DEĞİŞEN NESİLLER Hastalıklı bir vücudun iyileşmesi,ölü ve hastalıklı hücrelerin yerine canlı,sağlıklı hücrelerin gelmesiyle mümkündür. Nesillerde böyledir. İngilizler 1700’lerde ektikleri tohumları hemen dermek için ekmemişlerdir. Öncekilerin kendilerine ektiklerini kendileri dererken,kendileri de sonrakilerin dermeleri için ekmişlerdir. O ümidle… Bir neslin değişip,yeni ve taze bir neslin gelmesi 40 yıl ister. Nitekim,Hz. Musa,fir’avnun zulmünden kurtarmış olduğu 600 bin israilliyi […]
A S R I N H A S T A L I K L A R I Bunalım.. Sitres.. İntihar… Ölüm hariç her şeyin çare ve reçetesi olduğu gibi,elbetteki bu hastalıklarında deva ve çaresi var ve mevcuttur. Reçetenin birinci maddesi;İman ve inançtır. Din yani inanç ve ahlakın,insanın uzun yaşaması için önemli faktörler olup,yaşlanmayı geciktirdiğini söyleyen […]
İANE “Ve Zuhr zamanında ki, o zaman, gündüzün kemali ve zevale meyli ve yevmî işlerin âvân-ı tekemmülü ve meşâgılin tazyikından muvakkat bir istirahat zamanı ve fâni dünyanın bekasız ve ağır işlerin verdiği gaflet ve sersemlikten ruhun teneffüse ihtiyaç vakti ve in’amat-ı İlahiyenin tezahür ettiği bir andır. Ruh-u beşer, o tazyikten kurtulup, o […]
ZAMANIN MÜSTESNASI BEDİ’ÜZZAMAN Herkesin olduğu gibi hasseten aydınlarımızın veya aydın geçinenlerimizin en fazla istifade etmesi gereken bir şahsiyettir,Bediüzzaman. Zira elindeki aydınlatıcı esaslar ve şifa verici reçeteleri sunmuş olması,karanlıkta bulunan asrımızın insanına,hasta asra lüzumu bilinmesi ve uygulanması gereken kaynaklık rolünü oynamaktadır. Yine her kesimden,hangi meslek erbabı olursa olsun şu bir gerçektir […]
RİSÂLE-İ NUR- DA SIRLAR ÖNSÖZ Ebced ve Cifir hesabı İslâmiyetten önce de uygulanmakta olan;harflerin rakamsal değerleriyle belli meselelere ışık tutmak,belli meselelerden ışıklar almak,bir uygulama olduğu gibi,İslamiyet döneminde de ve ondan sonra da uygulana gelmektedir. Hele hele her yönüyle mu’cize olan Kur’an-ın ayetlerinden geleceğe aid manaların çıkarılması,doğrudan doğruya Kur’an-a aid olan bir […]
RİSALE-İ NUR’DAN TAHLİL VE HÜLASALAR Üstad Bediüzzaman Said Nursi çok yönlü bir şahsiyet.Kendi bu külli şahsiyetinde tek bir noktayı toplamış,özetlemiş ve yansıtmıştır;İman hizmeti. Hizmetlerin şahı ve padişahı olan bu imanda terakki ile marifetullahda yükselişi sağlamıştır.Zira bir açının merkezindeki farklılıklar çevresindeki büyüklüğü de otomatikman arttırmış olacaktır. Üstad gerek hizmetinde gerekse eserlerinde asla şahsını […]
RİSALE-İ NUR’DA İSLAM VE İNSAN MODELİ USUL – METOD – MODEL -TARZ Her zamanın bir hükmü vardır.O hükme uygun harekette bulunulurken,asla da sadık kalınması gerekmektedir.Buna istinadendir ki;”Her asır başında Hadîsce geleceği tebşir edilen dînin yüksek hâdimleri, emr-i dinde mübtedi’ değil, müttebi’dirler. Yâni, kendilerinden ve yeniden birşey ihdâs etmezler, yeni ahkâm getirmezler. […]
Hutbe-i Şamiye Hutbe-i Şamiye ile ilgili olarak Risalelerde:”Sâniyen: Şiddetli hastalık ve sair sebeblerin tesiriyle ben Nurcu kardeşlerimle konuşamadığımdan ve o musahabeden mahrum kaldığımdan benim bedelime sizler ve Risale-i Nur’un Kur’an medresesinde Yeni Said’e verdiği ders ve Eski Said’in de Hutbe-i Şamiye ve zeyilleri gibi hayat-ı içtimaiye medresesinde aldığı dersleri ve konuşmaları bu bîçare […]
RİSALE-İ NURDAN DAMLALAR. SÖZLER “Ben nefsimi herkesten ziyade nasihata muhtaç görüyorum.” 5 “Senin nihayetsiz aczin ve fakrın, seni nihayetsiz kudrete, rahmete rabtedip Kadîr-i Rahîm’in dergâhında aczi, fakrı en makbul bir şefaatçı yapar.”6 “Evet bütün kâinatı bir saray, bir ev gibi muntazam idare eden ve yıldızları zerreler gibi hikmetli ve kolay çeviren ve gezdiren ve zerratı […]
DOKUZUNCU LEM’A Bu lem’ayı herkes okumasın. Vahdetü’l-vücudun ince kusurlarını herkes göremez ve muhtaç değil. Aziz, sıddık, muhlis, halis kardeşim, Kardeşimiz Abdülmecid’e ayrı mektup yazmadığımın sebebi, size yazdığım mektupları kâfi gördüğümdendir ki, Abdülmecid, benim için Hulûsi’den sonra kıymettar bir kardeşim, bir talebemdir. Her sabah akşam Hulûsî ile beraber, bazen daha evvel duâmda ismiyle hazır oluyor. […]
A H İ R E T A H V A L İ Ö N S Ö Z Bütün zihayatlar hayatlarının lisan-ı halleriyle Hâlıklarına takdim ettikleri mânevi hediyelerini ve lisan-ı hamdle ve şükürlerini,O Zât-ı Vâcib-ul Vücuda biz de takdim ederiz. Hem hadsiz Salât ve Selâm ol Peygamberimiz Muhammed Mustafa Aleyhis-Salâtu Vesselâm üzerine […]
ALLAHIN VARLIĞI NAKLİ DELİLLER Allahın varlığı konusunda tek söz sahibi elbetteki Allahın kendisidir. Söz odur,onundur ve ona derler. O halde O’nu yine O’ndan dinleyelim: “Acaba onlar herhangi bir yaratıcısız (boşluktan) mı yaratıldılar? Yoksa kendileri yaratıcı mıdırlar?”[1] Âyetler ışığında Kur’ana baktığımızda onun dörtte birinin Allahın varlığıyla ilgili olduğunu görürüz. O’nun varlığına delalet […]
M E Z H E B L E R Peygamberimiz zamanında sahabilerin bir meselesi olduğunda Peygamber efendimize varıp,problemlerini Peygamberimizin tavsiyeleri doğrultusunda,dolayısıyla vahiy ile çözülürdü. Birinci asırdakilerin problemlerini çözecek amil mevcut idi. İkinci devrede,farklı insanların ve fırkaların İslâmiyete girmeleriyle meselelerde çoğaldı. Merkezden muhite doğru bunları çözecek unsurların azlığı ve zaman içerisinde bunlarında vefatı çözümü […]
İSLÂM ALEMİ VE NESHOLMUŞ DİNLERİN DURUMU Bir yanda son dini temsil eden İslâm dini ve İslam alemi,diğer yanda da nesholmuş dinlerin ve dinden uzak yaşayanların durumu… Bu gün İslâm alemi batının kıskacında ve sefâhetinde yandırılmaktadır. O batı ki,her şeyini menfaat üzerine bina etmektedir. İslâm alemi saflığını,bir Lawrense aldanmakla göstermiştir. Bu […]
2000-2001 YILI RAMAZAN SENARYOLARI 2000 yılı Ramazanın da caminin duvarına ve zemzem suyuna bevledenler;şimdi de yemeğe bevlettiler. İçkinin yemeğe konulup,tuz ile tesirinin kaybolacağı şüpheleri ortaya atıldı. Süveyd İbnu Gafle (radıyallâhu anh) anlatıyor: “Hz. Ömer’in Ebü Müsa (radıyallâhu anhümâ)’ya yazdığı mektubu okudum, diyordu ki: “Emmâ ba’d! Bilesin bana deve katranı gibi siyah, sert […]