DÜRÜST MÜYÜZ Pek değiliz dediğinizi duyar gibiyim. Ne kadar dürüstüz? Tartışılabilir değil mi? Dürüstlük, her noktada, inanç ve amelde, insanlıkta istikameti elde etmek ve korumaktır. Özellikle ve özellikle bunun hayata yansıyan noktası olan sözlerimizde bu dürüstlüğü ne kadar göstermekteyiz? Bediüzzaman Emevi camiinde verdiği hutbede; “Evet, sıdk ve doğruluk, İslamiyetin hayat-ı içtimaiyesinde ukde-i hayatiyesidir; riyakarlık fiilî […]
-Bediüzzaman özellikle Türkiyede dinsiz bir komiteden bahseder. Bütün menfiliklerin altında bunların olduğunu söylerken, özellikle bunların masonlar olduğuna da işaret eder. -Bu konuda daha önce de yazmıştım.[1] -Masonlar zahiren sakin, sessiz gibi görünse de, gayet derinden yürümektedir. Devletin önemli noktalarına getirdikleri adamlarına önemli bir iş yaptırarak, bir çok alanda etkili olmayı sağlar. Geçmişe doğru baktığımızda devletin […]
SEÇKİN HAYATLAR Ölüm öncesi ve sonrası bir hayatı hiç mukayese ederekten düşündünüz mü? Düşününüz ki; ortalama 70 yıl bir hayat yaşıyorsunuz ve ondan sonra ne olacağını bilmeden yaşadığınız bir hayatın sizin için ne kadar bir elem verici, sıkıntılı ve en büyük bir kayıp olduğunu düşününüz. Her şey ve bu dünyada iken elde edeceğiniz her şey […]
VARLIKLARA MÜDAHALE YETKİSİ Allah insane Varlıklara müdahale yetkisini vermiştir. Sınırsız yetki sahibi olan Allah, meşru dairede insana sınırlı bir yetki vermiştir. Mesela bütün varlıklar Allahı tesbih etmektedirler. İnsan ise onların tesbihine son verme yetkisine sahiptir. Mesela bir çiçeği koparma veya kurban olarak bir hayvanın hayatına son vererek, onu kurban etmek veya onlarla hayatını idame ettirmek. […]
İLAHİ MEMNUNİYET Memnuniyet- i Mukaddese- Lezzet-i Mukaddes- Sürur-u Mukaddes… İlahi Lezzet. Şanına yakışan sevinç. Mahlukat elbette Halıka, Halık da elbette mahlukata kıyas edilemez. Ancak bizlerdeki ene gibi, irade gibi sübuti olan sınırlı sıfatlar, Yüce Allahı anlamak için verilmiş duygulardır. Vahid-i kıyasi… Ölçü birimi… Enenin yani insandaki ben-liğin Allaha bakan yönüyle; Allahın rububiyetini ve uluhiyetini anlama […]
DİNİ KEMİREN KURTÇUKLAR “Şu dinlerini parça parça edenler ve kendileri de grup grup ayrılmış olanlar var ya, (senin) onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi ancak Allah’a kalmıştır. Sonra (O), yapmakta olduklarını kendilerine haber verecektir.”[1] “Allah’a yönelmiş kimseler olarak yüzünüzü hak dine çevirin, O’na karşı gelmekten sakının, namazı dosdoğru kılın ve müşriklerden; dinlerini darmadağınık edip grup […]
AKILCILIK – İŞRAKİYYUN “Terim anlamında işrak, epistemolojik açıdan akıl yürütmeye veya bir bilgi vasıtasına gerek kalmadan bilginin doğrudan içe doğması, iç aydınlanma, keşf ve zevke (mânevî tecrübe) dayanan bilgi için kullanılır. Ontolojik açıdan işrak, aklî nurların tecellisi sonucunda varlığın zuhur edip gerçeklik kazanmasıdır. Aynı zamanda işrak, arınan insan nefsinin ilâhî nurların tecellisiyle aydınlanıp kemale ermesi […]
AYİNE VARLIK İNSAN Ayinedir bu âlem, her şey Hak ile kaim / Mir’at-ı Muhammed’den Allah görünür daim.” -İnsan nihayet hayra ve şerre kabildir. Hakka bakan cihetle hayra kabil, halka bakan cihetle de şerre kabildir. İnsanın şer ve düşüşte de sınırı yoktur, esfel-i safiline kadar gider. Hayırda da sınırı olmayıp, ala-i illiyyine kadar yükselir. ”Hak […]
HİKMETİ HÜKÜMETTEN HİKMETİ MEHMETE Şimdiye kadar yapılan örtülü savaştan, örtüsü açılan açık savaşa geçmiş durumdayız. O halde oyunları da artık gizliden değil, açıktan oynamak, oyuna gelmemek için açık söylemek, tükürülecekse açıktan tükürmek gerektir. Erdoğanın samimi, iyi niyetli, vatanı için hizmet ettiği tartışılmaz bir gerçektir. Onun için destek olarak hiç bir şey yapılmasa bile, dua etmek, […]
TASAVVUFTA HAKİKAT Tasavvuf saflıktır. Saflığa varmak ve ulaşmaktır. Dosta kavuşmaktır. Aşk yanmaktır. Dost yolunda ölmek, Ona kavuşmamaktır. Şems şöyle der:”Şeytanda bir şey hariç bütün insani özellikler mevcuttur. Şeytan aşkı bilmez. Aşk şeytana verilmemiştir. Aşk Âdemoğullarına verilmiştir. Şeytanın insanı kıskandığı, çekemediği aşksızlığındandır…” Şeytan Allahı bildi ancak göremedi. Marifetine varamadı. Ona aşık olamadı. “Aşk bakışta kıvılcımlanır, görmek […]
KOKMUŞ İNSAN Kokmuş ve de kokuşmuş insan!!! Seni gidi kokmuş ve kokuşmuş…. Kötü kokulu çamurdan yapılmış… “Ey Peygamber! Rabbinin meleklere şöyle dediğini hatırla: “Ben, kuru balçıktan, şekil verilmiş kokuşmuş çamurdan bir insan yaratacağım.” [1] Secde ve hürmeti emreden Allaha şeytan secde etmedi. Allah sebebini sordu;” Allah buyurdu ki: “Ey İblis! Ne oluyor sana da, secde […]
DÜNYAYI YÜKLENEN KADIN Sayın Erdoğan-ın; Kur’an-da kadının camiye gitmemesi ile bir ayet mi var? Ben reformist değilim, ifadeleri. İşte bunu deme mecburiyetinde olmamak için yazacağım. Sayın Erdoğanın bu meseleyi gündeme getirmesi gerçekten bir ihtiyaçtır. Ancak yapması ve konuşması gereken Diyanettir. Diyanetin yapmadığını da Sayın Erdoğan yapmaktadır. Bu kadar sırtlanların saldırdığı bir ortamda, gerçekten Allah Sayın […]
CUMHURİYETİN KURULUŞUNDA İNGİLİZ ELİ Atatürkün bir İngiliz valisi mesabesinde görev yaptığı ve hatta ajanı olduğu sözü bir iddia olarak dolaşmaktadır. Bir iddia da olsa muhtelif görüşler bu konuda serdedilmektedir. İşte bir haber; -“M. Kemal Atatürk’ün İngiliz İstihbaratı ile gizli ilişkisi deşifre oldu. Bizim kemalistler Şerif Hüseyin’e “hain”; M. Kemal Atatürk’e ise “kahraman” diyorlar. Oysa yaptıkları […]
DUYGUSUZLAŞIYORMUYUZ Evet, gerçekten duygusuzlaşıyor muyuz? Yapılan zulümleri göre göre, sessiz kala kala adeta normal bir hal olarak görmekteyiz. Allah korusun daha da öte tabirle, medyanın da bunu sürekli gündeme getirmesiyle, görmeyince bir eksiklik olarak görüyor, şaşırmaya başlanıyor. Maalesef, vahşete şaşmak gerekirken, vahşetin neredeyse görülmemesine hayret edilmektedir. Sindire sindire duygusuzlaştık, duygusuzlaştırıldık. -İslam dünyası olarak, ferdi ve […]
BEDEVİLER Suud vatandaşı olan Cemal Kaşıkçı-nın üst düzey 15 kişi tarafından İstanbul Konsolosluğunda öldürülmesi nazarları kral Salmana ve Abd-ye çevirdi. Bunun tamamen oyuna gelen Suudun ABD- nin oyununa geldiğini gösteriyordu. Zira aynı zamanda Abd vatandaşı olan Kaşıkçı- nın önce Abd konsolosluğa gidipte kendisinin Türk konsolosluğuna gönderilmesi bir hinliği gösteriyordu.[1] -Beni korkutan ve ilgilendiren Selman değildi. […]