İRAN BAHANESİ *(Bu yazı ikinci bir kirli oyunun sahneleneceği şu günlerde,aynı hataya düşülmemesi amacıyla uyarı niteliğinde yazılmıştır.) *İranın Şiiliği Şah İsmaille başlar.Ondan öncesinde iranda İmam-ı Azam gibi bir çok alim yetişmiştir. -İşte Yavuz Sultan Selim buna karşı mücadele etmiştir. Bugünkü batılıların kışkırtma oyununu o zamandan hissederek girişimde bulunmuştur. Şah İsmail anadoluyu Şiileştirme girişiminde bulunur. O […]
İSRAİL OYUNU İsrail bulunduğu bölgede hep çıban başı olmuştur. Kendi adeta imanlarının on şartından biri olan;-Öldürmeyeceksin- ifadesini,-Öldüreceksin- olarak uygulamaktadır. *Mahir Kaynak-ın ifadesiyle;El-Kaideye mektub göndermek isterseniz,Cıa-ya gönderiniz. El-Kaide israile karşı gibi gösterilirken.israile şimdiye kadar hiçbir saldırıda bulunmamıştır. *İsrail dünyayı ateşe vermeyi hesaplamaktadır.Sebeb olarak ise;Tanrıyı Kıyamete Zorlamak. Diğer yandan Mesihin,kurtarıcının gelişini hızlandırmak. Her din bir kurtarıcı beklemektedir.Yahudiler […]
İSA İLE İMTİHAN İsa peygamber sebebiyle kimisi ifrat hareket edip onu ilahın oğlu kabul ederek sapıtırken,diğer bir kesimde tefritte bulunup onun mucizelerini reddetmektedir. Bunlar Yahudiler olduğu gibi,bir kısım Müslümanlardır. Adeta İsa peygamber dünyanın önemli bir kesiminin ayrıştırılmasında önemli bir faktör oluşturmaktadır. *İmam, ehli kitap ile münazara için patrik ve papazların olduğu tartışma ortamında ilk cümlesi […]
HEDEFTEKİ ÜÇ DEVLET Suriye bahane,İran şahane!!! Zira hedefte üç devlet plâna dahil edilmiştir;Irak-Suriye-İran Irak ile Suriye İran-ın etrafını boşaltma amaçlı. Neden üç yıl Suriye için beklenildi.Hele bir yüz binden fazla kişi ölsün,bir milyondan fazla kişi de sürülsün,ondan sonra mı düşünürüz denildi? Çünkü öncede Suriye-de kimyasal silah kullanılmıştı.Herhalde sayı az olduğu için veya düşünülen plân tam […]
HALLAC-IN MARİFETİ Biyografik olarak onun hakkında; “Hallacın asıl adı, Hüseyin b. Mansur b. Muhamma el-Hallac’dır. Künyesi, Ebu Muğis’tir. Ebu Abdillah olduğu da söylenir. Dedesi, Fars’ın Beyda kentinden Muhamma adında Mecusi bir kimsedir. Va¬sıfta yetişti. Tüster’de yetiştiği de söylenir. Ama daha sonra Bağdat’a geldi. Mekke’ye gidip geldi, yazın ve kışın orada mescidin ortasında mücavir olarak yaşadı. […]
HADİSLERDE YEMEN-ŞAM Dünyanın hassas ayarı çok çabuk bozuluyor,bozduruluyor. Bizde üç kişi senaryoyu yapanların devreye koymasıyla dehşetli bir darbeye bahane olarak gösterildi. Haberde” 28 Şubat sürecinde, Aczimendi Tarikatı’nın (Müslüm Gündüz) ağına düşüp iğfal edilmiş mağdur kızı olarak tanınan Fadime Şahin’in aslında pavyonda çalışan bir telekız, TV ekranlarını uzun süre meşgul eden ‘irtica’ haberlerinin başlıca konuğu, Fadime […]
İDDİALAR *Önceden olsunda çamurdan olsun,derken,şimdilerde o çamurları temizlemekle meşgulüz. Çamurların attıkları çamurları da temizlemek,çok kirlenmelerden sonra uzun bir zaman alacaktır. Ayrık otlarını temizlemek,yeni ürünleri ekmeyi ve sağlıklı dermeyi geciktirmekte ve zorlamaktadır. Bir zaman insanlar hakkında çok rahat tekfirde bulunuluyordu. *”Dilleriniz yalana alışageldiğinden dolayı, Allah’a karşı yalan uydurmak için, “Şu helâldir”, “Şu haramdır” demeyin. Şüphesiz, Allah’a […]
KUR’AN KISSALARINDAN İKİ ADAMIN MİSALİ Kehf suresi 32-49 âyetleri insanlık tarihi boyunca tüm insanların durumu ve dünya hayatını bu iki adamın misalinde özetlenmiştir: “32. Onlara, şu iki adamı misal olarak anlat: Bunlardan birine iki üzüm bağı vermiş, her ikisinin de etrafını hurmalarla donatmış, aralarında da ekinler bitirmiştik. 33. İki bağın ikisi de yemişlerini vermiş, hiçbirini […]
FİR’AVUNUN DÖNÜŞÜ Bir sohbetimde dünya şimdiye kadar gelmiş geçmiş üç büyük zalimden bahsetmiştim.Bunlar ise; Buhtun Nasır,Firavun ve Nemrud… Artık onlar işin temelini de oluşturmuş olsalar,bundan sonra onlardan daha dehşetli olan Mısırın Sisi-si ve Suriyenin Esed-i onları gölgede bıraktı. Eğer peygamberimizden sonra Musa gibi bir peygamber gelseydi,Mısıra ve Suriyeye gelirdi. Mısır neredeyse Suriyeyi unutturacak derecede zulümde […]
DİN ADAMLARININ TEMSİLİYET ROLÜ Bir kısım ilâhiyat camiasında oluşan ve oluşturulmaya çalışılan düşünceler şu yönde gerçekleşmektedir; -Şimdiye kadar bilip öğrendiklerimiz yanlıştı.Doğrusunu ben söylüyorum.- Gerçek din,doğru bildiğimiz yanlışlar adıyla,aslında muhalefetle yanlışı doğru olarak yutturmaya çalışılmaktadır. Bilgi var ancak istikamet yok. Akıl vahyin önüne geçirilmekte,muhalefetle öne çıkıp farklılaşmaya çalışılmaktadır. Adeta İslâmın meseleleri bir yandan kuşatma altına alınırken,diğer […]
EHL-İ BEYT VE ALEVİLİK HZ.ALİ ” Hazret-i Ali’ye (R.A.) iki cihetle bakılmak gerektir. Bir ciheti; şahsî kemalât ve mertebesi noktasından. İkinci cihet: Âl-i Beytin şahs-ı manevîsini temsil ettiği noktasındandır. Âl-i Beytin şahs-ı manevîsi ise, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın bir nevi mahiyetini gösteriyor. İşte birinci nokta itibariyle Hazret-i Ali (R.A.) başta olarak bütün ehl-i hakikat, Hazret-i […]
DÜNYA DARBESİNİN AYAK SESLERİ Dünya darbesinin ayak sesleri duyulmaktadır.Bu ses öncesinden âşina olduğumuz bir sestir. Bu konuda tecrübeliyiz!Önceleri de duymuş,geliyoruz,demişti… Gelmesi için davet edilmesi ve ettirilmesi,ortamın hazırlandırılması gerekti. O konuda ordudaki psikolojik harekat dairesi ortamı hazırlamada ustaydı. Hazırladı da…Yazar türetildi,gazeteler kiralandı,kontrolsüz eli silah tutan insanlar sokağa salındı. Sağcı-solcu,alevi-sünni gruplar oluşturuldu.Ayrı ellere aynı silahlar verildi.Milletin bitkin […]
DOĞRULUK İnsaniyetin ve insanlığın simgesi olan Efendimiz,her konuda nümune-i imtisal olduğu gibi, dürüstlük ve sözünde durmada da simge şahsiyettir. Nevfel adlı bir müşrik arkadaşlarına hitaben; ‘Siz ona Kâhin dediniz,Sihirbaz dediniz,Şair dediniz ancak O’na hiç yalancı demediniz’ -Velid bin Muğire-de arkadaşlarını toplamış,Muhammed’e ne diyelim teklifinde bulunarak en son;sihirbaz demeye karar vermişlerdi. Ancak oda tutmamıştı. Zira Efendimiz […]