İNSAN FİKİRDİR “Fikirler ordulardan daha güçlüdür.” İnsanı insan yapan fikirdir. Kişiliğini belirleyen fikridir. Fikir varlıklar arasındaki ince bir zar gibi olan perdeyi kaldırmaktır. Umum efkarca bilinen,düşünme diye isimlendirilen düşünce,hayvanlarda mevcut olmayıp,insanı farklı ve üstün kılan bunun yerini his almıştır. Onlar hislerine göre hareket ederler. Dünyada her türlü ilim,teknik,teknoloji gibi benzer olanların dahi üstünlükleri,aslında fikrin hakimiyetidir. […]
KAYBOLAN KİMLİĞİMİZ DİLİMİZ “O’nun delillerinden biri de,gökleri ve yeri yaratması,lisanlarınızın ve renklerinizin değişik olmasıdır. Şüphesiz bunda bilenler için (alınacak) dersler vardır.”[1] Her milletin anlaşma vesilesi ve yılların tescillenmiş olan dil ve kültür birikimlerindeki;”Dillerin farklı farklı oluşunda”[2] her millete ait dersler,ibretler ve gerçekler yatmaktadır. Dilimiz kimliğimizdir. Kimliğimiz şahsiyetimizdir. Şahsiyetimiz haysiyetimizdir. Haysiyetimiz değerlerimizdir. Değerlerimiz inancımızdır. İnancımız dinimizdir. […]
EDİP VE YAZARLARIMIZ Not:”İçindekiler”sonda Milletlerin edibi,milletlerin edebidir. Edipler toplumun aynasıdır. Toplumun yetiştirdiği edipler,neticede toplumu yetiştirirler. Binaen aleyh,toplumun edebi,ediplerin edebiyle ölçülür. Kur’an ve İslâmın edebiyle edeblenmiş bir edibin edebi,elbette Kur’an ve İslam edebi olacaktır. O halde deriz ki; “Edipler edepli olmalı;hem de edebi İslâmiye ile müteeddib olmalıdırlar.”[1] Meseleye iki ayrı açıdan bakmak gerek. Şöyle ki;Her edip […]
SAPTIRILAN HEDEFLER Bir asırdır yanlış hedefe sıkılan kurşunlar,alış verişte yanlış yapılan hesaplar bizi şu anki iflasa getirdi. İslam gitmiş,Kur’an yasaklanmış,iman esasları ateizm ve kominizmle tehlikeye girmişken insana ve inancına değil,devlete talib olundu.Bu gün o devlete talib olanlar ateist ve koministlerle beraber olup,dün mücahitlik adına,bugün ise Ergenekon adına ortaklık kurularak bir devre iflasla kapatıldı. Milletin imanına […]
RİSALE-İ NUR’LARDA YAĞMUR VE YAĞMURSUZLUK “Çünki saltanat-ı rububiyetin hikmeti iktiza eder ki: Zîşuur için, bahusus en mühim vazifesi müşahede ve şehadet ve dellâllık ve nezaret olan insan için tasarrufat-ı gaybiyenin mühimlerine bir işaret koysun, birer alâmet bıraksın. Nasılki nihayetsiz bahar mu’cizatına yağmuru işaret koymuş ve havarik-ı san’atına esbab-ı zahiriyeyi alâmet etmiş. Tâ, âlem-i şehadet ehlini […]
TÜKÜRÜN DARBECİLERİN HAYASIZ YÜZÜNE,TÜKÜRÜN… Evet tükürün o darbecilerin hayasız yüzlerine..olmayan haysiyet, şahsiyetlerine… Milletin hakimiyetini kendi kısır ellerinde tutup,milleti kısır bırakan o zalimlere… Her türlü gayrı meşru yola girip,bir asırdır milleti gayrı meşru yollara sevkedenlere… Kardeşi kardeşe vurduranlara..meçhul cinayetlere girenlere..pkk-yı besleyenlere..toplumu bölenlere..uyuşturucu,silah gibi bir çok pis işlere giren ve girdirenlere..yönetimi,askeriyeyi,üniversiteleri,adaleti kendi pis emellerine alet edenlere… Milletin […]
TARİHİ AKIŞI İÇERİSİNDE KUR’AN-I KERİM *İslâmın dört temel kaynağından birisi ve birincisi olan Kur’an-ı Kerim;610 yılında,peygamberimiz 40 yaşında iken,Hira mağarasında,Alak suresinin ilk beş ayeti ile inmeye başlamıştır. 42 Ashabı Suffadan kişinin kaydetmesiyle,her yıl Cebrail ile beraber mukabeleten gelen ayetlerin okunup ve belirtilen yerlerine konulmasıyla;12 yıl boyunca 93 suresiyle Mekke de,11 yıl boyunca da 21 suresiyle […]
SAĞ DUYUSUZ,SOL ZİHNİYET Türkiyeyi bir asırdan fazladır kısır bırakan düşünce,sol düşüncedir.Sol düşüncenin yapısında mutlak hürriyet,mutlak serbestilik,mutlak yaşayışla beraber,kendisi gibi olmayanları tamamen hayattan silme zihniyet ve uygulaması mevcuttur. Dünyadaki sol zihniyeti değerlendirmekte bir derece esnek davranılabilir ancak Türkiye’deki sol zihniyet kimliğini yitirmiş,kendini,değerlerini,tarihini unutmakla kalmayıp ona düşman olan bir sol zihniyet. Manevi değerleri kaldırmakla kalmayıp,yok olması,dünyadan çıkarılması […]
İLLÂ O – İLLÂ HU Lâ-yı hiç sevmedim,hep illâ ile olmak istedim.İllâ da kaldım..illâ da kıldım. Ondan olsa gerek ki,hep lâ yani hayır demek ağır gelir bana. Alışamadım..alışmakta istemiyorum. İllâ ben..illâ da ben… Lâ yoktu illâ vardı.İllâ lâ ile var oldu,varlığı bilindi. Ben-deki ben ondaki ben ile var oldu,varlığa çıktı. İllâ o..illâ huu. La-da buldum […]
SES-SİZ OLUN!!HUKUKUN ÖLÜM SANCILARI ARTIYOR!!! Türkiye-de hukuk sancılı,dolayısıyla millet de sancılı. Hukukun sancıları geçmişten günümüze azalmamış,maalesef artış göstermiştir. Hukukumuz kırk yamalı bohça gibi.Toplama bilgisayar gibi,garantisi yok.. delinebilirliliği çok..bu da onun virüs kapmasına,hastalanıp,toplumun hastalığını arttırmaya sebeb oluşturuyor,kolaylaştırıyor. Türkiye de en az ifadeyle bir asırdır sancılı..son zamanlarda bu sancı daha da artış göstermektedir.Bu sancının önemli ayağını hukuk […]
HUKUKUN DİBE VURDUĞU AN İki yıla yakındır hukuku yakın takibe almıştım. Şunu gördüm;nasıl ki 2000 yılında Türkiye asrın en büyük ekonomik krizini yaşadı,2007-den itibaren itibaren asrın en dehşet çetesi ergenekon gün yüzüne çıktı,şimdi ise Türkiyenin en insan hakları ihlallerinin yaşandığı hukukla karşı karşıyayız. Türkiyede hukuk dibe vurmuştur.Hayali ve sanal rejim muhafızlığı uğruna insanlar ve insanlık […]
KOCAMAN ÖMRÜ HEBA ETTİK 60 küsur sene ömrü boşu boşuna geçirmişti.Geriye baktığında kendisini memnun edip yüzünü güldürecek bir şeyi yoktu. Gelmesiyle gitmesi arasında pek bir fark olmadığı gibi,doğuştan getirdiği güzellikleri de kaybetmiş,sermayeyi tüketmişti. Şimdi ise yaşı hayli ilerlemiş belki de ölüm meleğinin etrafında gezdiğini hissediyordu. Dünyada kimseyi pek memnun etmediği gibi,ahrette de memnun olacağı ve […]
MAHALLE BASKISI Mahalle baskısı,azınlığın çoğunluğa hakim olma sevdasıdır.Çoğunluğun devre dışı bırakılma çabasıdır. Yukarıdan değilde aşağıdan bakınca,aşağıdakilerin yukarıya olan özlem ve çıkma talebleridir. Mahalle muhtarı,mahalle imamı,mahalle bekçisi ve polisi,mahallenin büyüğü,dayısı,bilgesi bir vakıadır. Muhtarı çoğunluk seçer,muhtarda çoğunluğa göre hareket eder.Azınlıklar bundan neden rahatsızlık duymaktadırlar? Mahalle baskısı,mahalleyi yozlaştırma çabasıdır.Yani bir mahallede rahatlıkla gazino,meyhane ve sefahetini rahatlıkla uygulama özgürlüğü! […]
HUKUKUN GÖRÜNÜMÜ Her kurum az çok sancılı olduğu gibi,hukuk sistemi de kendi içerisinde bir sancı yaşamaktadır. Hukukun yavaş işlemesi,tam adaletin uygulanmaması,baskıların,su-i istimallerin,bir türlü değişemeyen kanunlar,hukuktaki yetersizlik ve eksiklikler,suçları işleyenlerin yeterli cezaya çarptırılmamaları,adeta öldürenlerin az bir ceza ile çıkması ve birde buna afların eklenmesiyle adaletin tam tesis edilmemesi,edilememesi,ettirilmemesi,adeta toplumun tüm kesimlerini etkilemekte,herkes için bir maduriyet söz […]
DOĞUDA İNANÇLI KİŞİLER GÖREVLENDİRİLMELİ Doğuda hakim olan din ve diyanettir.Doğu insanı kendisi dindar olmasa da kendisini idare edeni dinine bağlı bir kişi olarak görmek ister. Bediüzzaman bir tesbitinde şöyle der: “Bu millet-i İslamın cemaatleri, her ne kadar bir cemaat namazsız kalsa, hatta fasık da olsa, yine başlarındakini mütedeyyin görmek ister. Hatta, umum Şarkta, umum memurlara […]