Archive for Haziran, 2025

Bâkî’ye Âşık Olanın Kendisinin de Bâkî Olması Gerekir

Bâkî’ye Âşık Olanın Kendisinin de Bâkî Olması Gerekir “Evet, ebedînin sadık dostu, ebedî olacak. Ve bâkinin âyine-i zîşuuru, bâki olmak lâzım gelir.” Şualar İnsanoğlu, yaratılış itibariyle ebediyeti arzulayan bir varlıktır. Geçici olanla tatmin olmaz, kalıcı olanın peşine düşer. Fakat bu ebediyet arzusu, eğer doğru yöne yönlendirilmezse, insanı sonsuzluğu dünyada aramaya götürür ki bu, karanlık bir […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Toprağın Altında Karanlık Değil, Nurlu Bir Başlangıç Var

Toprağın Altında Karanlık Değil, Nurlu Bir Başlangıç Var “Hem şuur-u imanî ve intisab-ı ubudiyet ile toprak perdesinin arkası ışıklanmasını ve ağır tabaka-i türabiye dahi ölülerin üstünden kalktığını ve kabir kapısıyla girilen yer altı dahi adem-âlûd karanlıklar olmadığını ilmelyakîn ile bildim. Bütün kuvvetimle حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكٖيلُ dedim.” Şualar Kabir… İnsanlığın gözünde bir ayrılık, bir son, […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Tanzimin Diliyle: Kehkeşan’dan Nar’a İlahi Kudretin İzleri

Tanzimin Diliyle: Kehkeşan’dan Nar’a İlahi Kudretin İzleri “Kehkeşan’dan ve manzume-i şemsiyeden tâ mısır ve nar gibi meyvelere kadar hükmeden tanzim” — Risale-i Nur Külliyatı’ndan İnsanoğlu, bir nar tanesinin kabuğunu soyarken farkında olmadan bir mucizeye dokunur. Mısır koçanının tane tane dizilişine bakarken, sadece bir besin değil, bir nizamın izini görür. Peki bu nizam nereden başlar? Risale-i […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Rahîmiyet ve Rezzâkıyet: Şefkat Eliyle Açılan Rızık Kapısı

Rahîmiyet ve Rezzâkıyet: Şefkat Eliyle Açılan Rızık Kapısı “Rahîmiyet ve rezzakıyet” hakikatidir.     Yani umum zemin yüzünde ve içinde ve havasında ve denizinde bütün zîhayatın ve bilhassa zîruhun ve bilhassa âciz ve zayıfların ve bilhassa yavruların hem maddî ve midevî hem manevî bütün rızıklarını, şefkatkârane, kuru ve basit bir topraktan ve camid ve kemik gibi […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Müdebbiriyet ve İdare: Kudretin Sessiz Musika-i İlahisi

Müdebbiriyet ve İdare: Kudretin Sessiz Musika-i İlahisi “Müdebbiriyet ve idare” hakikatidir.     Yani, gayet dehşetli ve süratli ecram-ı semaviyeyi ve gayet istilacı ve karıştırıcı unsurları ve gayet ihtiyaçlı, zafiyetli mahlukat-ı arziyeyi kemal-i intizam ve muvazene ile idare etmek, birbirlerine muavenettar yapmak ve imtizaçkârane idare etmek ve tedbirlerini görmek ve bu koca âlemi bir mükemmel memleket, […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Sahipsiz Değilsin: Seni Kim Yapmışsa, Kâinatın Sahibidir

Sahipsiz Değilsin: Seni Kim Yapmışsa, Kâinatın Sahibidir “BENİ KİM YAPMIŞ İSE, MEMLEKETTE İNTİŞAR EDEN BÜTÜN EMSALİMİ DE O YAPIYOR VE BÜTÜN MEMLEKETİN HER TARAFINDA BİZİ YETİŞTİREN, O’DUR. DEMEK MEMLEKETİN MÂLİKİ DE O’DUR. ÖYLE İSE, BÜTÜN BU MEMLEKETE, BU SARAYA MÂLİK KİM İSE, O BİZE MÂLİK OLABİLİR.” Risale-i Nur Külliyatından. İnsan, bir anlık tefekkürle başını kaldırıp […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Kabir: Seni Bekleyen Kapı, Dünyaya Sırtını Döndüren Gerçek

Kabir: Seni Bekleyen Kapı, Dünyaya Sırtını Döndüren Gerçek “Seni intizar etmekte ve senin de sür’atle ona doğru gitmekte olduğun kabir, dünyanın ziynetlı, lezzetli şeylerini hediye olarak kabul etmez. —-Risale-i Nur Külliyatı’ndan—- Dünyanın en çarpıcı hakikati: Her doğan ölür, her gelen gider… İnsanoğlu, ne kadar kendini eğlenceye, kazanca, makama kaptırsa da bir gerçek daima sessizce yaklaşır: […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Hâkimiyet Bölünmez: Tevhidin Kudretli Şahitliği

Hâkimiyet Bölünmez: Tevhidin Kudretli Şahitliği “Madem bir hâkimiyet-i mutlaka hakikati vardır, elbette şirkin hakikati olamaz. Çünkü لَوْ كَانَ فٖيهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَا âyetinin hakikat-i kātıasıyla, müteaddid eller müstebidane bir işe karışsalar karıştırırlar.” Şualar Kâinatın işleyişine, iç içe geçmiş sistemlerin mükemmel düzenine, galaksilerden hücrelere kadar uzanan dengeli yapısına bakıldığında, ortada açık bir hakikat belirir: Mutlak […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

TESADÜFÜN MASKESİ DÜŞTÜ: FÂİL-İ ZÜLCELÂL’İN MUHTEŞEM TASNİFİ

TESADÜFÜN MASKESİ DÜŞTÜ: FÂİL-İ ZÜLCELÂL’İN MUHTEŞEM TASNİFİ “Kâinatta tasarrufları görünen ef’al-i Rabbaniyenin ıtlak ve ihata ve nihayetsiz bir surette zuhurlarıdır. Ve o fiilleri takyid ve tahdid eden, yalnız hikmet ve iradedir ve mazharların kabiliyetleridir. Ve serseri tesadüf ve şuursuz tabiat ve kör kuvvet ve camid esbab ve kayıtsız ve her yere dağılan ve karıştıran unsurlar, […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Bir Güneş, Binler Aynada: Kudretin Şeffaf Yansımaları

Bir Güneş, Binler Aynada: Kudretin Şeffaf Yansımaları “Nasıl ki nuraniyet ve şeffafiyet ve itaat sırrıyla ve kudret-i zatiyenin bir cilvesiyle bir tek güneş, bir tek âyineye ziyalı akis verdiği gibi; hadsiz âyinelere ve parlak şeylere ve katrelere o kayıtsız kudretinin geniş faaliyetinden ziyalı ve hararetli olan ayn-ı aksini emr-i İlahî ile kolayca verebilir. Az ve […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

BAHARIN SIRRI: BİRLİK İÇİNDE SANAT, HİKMET İÇİNDE KUDRET

BAHARIN SIRRI: BİRLİK İÇİNDE SANAT, HİKMET İÇİNDE KUDRET “Evet mesela, her baharda nebatattan ve hayvanattan dört yüz bin nev’in hadsiz efradlarını, beraber ve birbiri içinde, bir anda ve bir tarzda, yanlışsız, hatasız, kemal-i hikmet ve hüsn-ü sanatla icad etmek ve idare ve iaşe etmek…” Şualar Bahar; sadece tabiatın uyanışı değil, aynı zamanda kudretin, hikmetin ve […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

İMDADA KOŞAN RAHMET: HER ŞEYİN BİR DİLİ VAR

İMDADA KOŞAN RAHMET: HER ŞEYİN BİR DİLİ VAR “Hem zerrat-ı taamiyeyi hüceyrat-ı bedeniyenin imdadına ve nebatatı hayvanatın imdadına ve hayvanatı insanların yardımına ve umum valideleri iktidarsız yavruların muavenetine hakîmane, rahîmane koşturmak, göndermek…” Şualar Kâinat, başıboş, gelişigüzel bir sahne değildir. Her şey yerli yerinde, her şey bir plan dahilinde işler. Öyle ki, en küçük bir zerreden […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

TEK SAHİP, TEK SULTAN: KÂİNATTAKİ TEVHİDİN AZAMETİ

TEK SAHİP, TEK SULTAN: KÂİNATTAKİ TEVHİDİN AZAMETİ “Bu kâinatın sâni’i ve müdebbiri ve bu memleketin sultanı ve mürebbisi ve bu sarayın sahibi ve bânisi birdir, tektir, vâhiddir, ehaddir. Misli ve naziri olamaz ve veziri ve muîni yoktur. Şeriki ve zıddı olamaz, aczi ve kusuru yoktur.” Şualar İnsan aklıyla bakınca bu kâinat; başıboş bir karmaşa değil, […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Firavun’un Mirasçıları: Zulümle Payidar Olanlar

Firavun’un Mirasçıları: Zulümle Payidar Olanlar Tarihin akışı boyunca zulüm, her zaman bir gölge gibi güçlülerin ardında sürüklendi. Ancak bu gölge, kimi zaman güneşi perdeleyecek kadar büyüdü. Bugün, 21. yüzyılın göbeğinde, en gelişmiş teknolojilerin, en yüksek diplomatik söylemlerin arasında hâlâ Firavunca bir kibirle konuşanlar var. Ve bu kibir, her defasında mazlumun yıkıntısı üzerinde hüküm sürmeye çalışıyor. […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025

Ortadoğu’nun Ateşinde Kim Elini Isıtıyor?

Ortadoğu’nun Ateşinde Kim Elini Isıtıyor? Dünya, Ortadoğu’nun kavrulan topraklarına bir kez daha dönüp bakmak zorunda kalıyor. Fakat bu defa olanlar ne “terörle mücadele”nin bir bahanesi ne de “savunma hakkı”nın gölgesinde meşrulaştırılabilir. Zira saldıran belli, savunan mazlum; ateşi yakan açık, kül olan halklar… İsrail, kuruluşundan bu yana sadece coğrafyaları değil, hakikatleri de kanla çizdi. Kudüs’ü ağlatan, […]

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025