RİSÂLE-İ NUR’DAN TEVHİDE DAİR NOTLAR Risale-i Nur Külliyatı’nın temel esası ve gayesi olan “Tevhid-i Hakikî”yi (Hakikî Tevhid) isbat etme yolunda pek mühim noktaları bir araya getirmektedir. Üstad Bediüzzaman Hazretleri’nin ifade ettiği gibi, Risale-i Nur’un “dükkanında Tevhid’den başka bir şey bulunmadığının” bir hülasası mahiyetindedir. 1. Kâinat: Bir Kitab-ı Samedânî ve Tevhid Mührü “Bir kitabda yazılı bir […]
RİSALE-İ NUR’UN HAKİKATI ÜZERİNE TAFSİLATLI BİR İZAH Risale-i Nur’un hakikati, “asrın hakikatıdır.” O, bu asrın idrakine, hususiyetle de fen ve felsefeden neş’et eden (kaynaklanan) şübehat (şüpheler) ve dalalet (sapıklık) cereyanlarına karşı Kur’an-ı Hakîm’in elmas bir kılıcı ve manevî bir tefsiridir. Bu izahı, altı ana başlıkta tanzim edebiliriz: 1. Hakikati: Asrın İdrakine Kur’anî Bir Reçete Olması […]
RİSALE-İ NURUN KUDSİYETİ – 2 – Bu esaslar üç ana başlık altında ele alınacaktır: • Hizmetin Kudsiyeti: İhlas ve Şahs-ı Manevi • Cazibenin Sırrı: Asrın İdrakine Hitap ve Kapsayıcılık • Temel Gaye: İmanı Kurtarmak ve Hayata İstikamet Vermek 1. Hizmetin Kudsiyeti: İhlas ve Şahs-ı Manevi Hizmetin kudsiyetinin “başkalarının bu işe müdahalesini reddettiğini” ve “Üstad bile […]
Risale-i Nur’da Eğitim- 2 – Risale-i Nur’un eğitim sistemi, asrın idrakine ve ihtiyaçlarına cevap veren, hem aklı hem de kalbi tamir ve tatmin eden Kur’anî bir menhecdir (metottur). 1. Eğitimin Başlangıç Noktası: Nefsin Islahı (Tezkiye-i Nefs) Eğitimin (terbiyenin) ilk ve en esaslı adımı, bizzat eğiticinin veya öğrencinin kendi nefsinden başlamasıdır. “Madem nefsim emmaredir. Nefsini ıslah […]
RİSALE-İ NURLARDA CUMHURİYET HALK PARTİSİ- 2 – Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin, hususan Demokrat Parti (DP) iktidarı dönemindeki siyasî duruşunu ve bu duruşun ardındaki derûnî hikmetleri tasvir etmektedir. Bu hikmet, basit bir siyasî tarafgirlik değil, “ehven-i şer” (şerlerin daha hafifi) kaidesine dayanan, iman ve vatanın muhafazasını gaye edinen basiretli bir stratejidir: 1. Siyasî Duruşun Esası: […]
RİSÂLE-İ NUR-DA SIRLAR – 2 – Kur’an-ı Kerim’in ve Hadis-i Şeriflerin lafızlarında, harflerinde ve cümlelerinde mündemiç (saklı) olan derûnî manaların ve istikbale dair işaretlerin, “İlm-i Cifir” ve “Ebced Hesabı” vasıtasıyla, bilhassa “tevafuk” anahtarıyla nasıl anlaşılabileceği ve bu usûlün Risâle-i Nur’da nasıl istimal edildiği (kullanıldığı) teşkil etmektedir. 1. Temel Esas: Kur’an’ın İ’câzı (Mu’cize Oluşu) ve Harflerin […]
RİSALE-İ NUR KÜLLİYATI’NDA İSTİDAT-KABİLİYET VE DUYGULAR- 2 – Risale-i Nur Külliyatı’nda İstidat, Kabiliyet ve Duygular (Geniş İzah) Risale-i Nur Külliyatı’nda insan, kâinatın en münevver (nurlu) meyvesi ve Cenab-ı Hakk’ın isim ve sıfatlarının en cami (toplayıcı) ayinesi olarak tasvir edilir. İnsanın bu müstesna makamının temeli, ona bahşedilen istidat, kabiliyet ve duygular (hissiyat/latifeler) ile atılmıştır. Bu cihazat, […]
Bediüzzaman Said Nursi’nin Asarı Bediiyye adlı eseri ve Külliyatında KÜRTLER -2- Bediüzzaman’ın bu konudaki yaklaşımı, ırkî bir tahlilden ziyade, temelini Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyye’den alan “Uhuvvet-i İslamiye” (İslam Kardeşliği) ve “içtimaî adalet” prensipleri üzerine kurar. Onun nazarında Kürtler, İslam ümmetinin ayrılmaz, mühim ve kahraman bir cüz’üdür. İşte bu bakış açısını tasvir eden ana başlıklar […]
BEDİÜZZAMAN VE RİSÂLE-İ NUR -2- Risale-i Nur’un asrımızdaki vazifesine, metodolojisine ve ihtiva ettiği temel esaslara dair derûnî ve mühim tesbitler ihtiva etmektedir. 1. Asrın İhtiyacına Cevap ve İmanın Keşfi Risale-i Nur’un “gürültülü asırda” ihtilafları bir kenara bırakıp insanlık alemini “Tevhid ve İman” noktasında topladığı ifade edilmektedir. Bu, Risale-i Nur’un en esaslı vazifesi olan iman-ı tahkikî […]
BEDİÜZZAMANDAN KESİTLER Bediüzzaman Hazretleri’nin manevî makamının ulviyeti ve meşrebinin tarikatlardan farklı ciheti (Veraset-i Nübüvvet), Risale-i Nur eserlerinin “ruh” ve “tasdik” ile olan derûnî irtibatı, şahsî duruşundaki ifrat ve tefritten müberra (uzak) istikamet ve Ehl-i Sünnet dairesindeki muhakkikane tavrıdır. 1. Manevî Makam: Veraset-i Nübüvvet ve Tarikatın FeVkindeki Meşrep Bediüzzaman Hazretleri’nin manevî silsilesi ve feyiz aldığı kaynak […]
RİSALE-İ NUR KÜLLİYATI’NDA ŞİRK MEFHUMUNUN TAHLİLİ Risale-i Nur Külliyatı, baştan sona bir tevhid tefsiridir. Bediüzzaman Hazretleri’nin ifadesiyle, bütün mesaisi “iman” ve “tevhid” üzerine müessesdir. Bu sebeple, imanın zıddı olan “küfür” ve tevhidin zıddı olan “şirk”, Külliyat’ın en esaslı hedefidir. Risale-i Nur, şirkin her bir nevi’ni (türünü) aklen, mantıken ve vicdanen reddetmekle kalmaz, onun kâinat nizamı […]
MUHAKEMATTAN BÖLÜMLER VE İZAHLARI Mariz Bir Asrın Hasta Bir Unsurun, Alîl Bir Uzvun Reçetesi Veyahut Saykal-ül İslâmiyet Veyahut Bediüzzaman’ın MUHÂKEMATI — · ⁖ · — Cümle Tahiyyat, ol Hâkim-i Ezel ve Hakîm-i Ezelî ve Rahman-ı Lemyezelî’ye elyaktır ki: Bizi İslâmiyetle serfiraz ve Şeriat-ı Garra ile Sırat-ı Müstakime Hidayet etmiştir. Öyle bir Şeriat ki; Akıl […]
A H İ R E T A H V A L İ – HÜLASASI – Ahiret Ahvali” başlıklı bitirme tezinin önemli noktalarını ihtiva eden bir hülasası aşağıdadır: Giriş ve Önsöz: Eser, Allah’a hamd ve Resulullah’a (SAV) salat ile başlamaktadır. Kur’an-ı Kerim’in dört temel esasından (Tevhid, Nübüvvet, Ahiret, Muamelat) birinin Ahiret olduğu vurgulanmaktadır1. Ahiret […]
ŞUALAR’DAN BÖLÜMLER VE İZAHLARI Berâhin-i Tevhidiyeye dairdir Dünyaya iman için gönderilen ve bütün kâinatta fikren seyahat eden ve herşeyden Hâlıkını soran ve her yerde Rabbini arayan ve hakkalyakîn derecesinde İlâhını vücub-u vücud noktasında bulan dünya misafiri, kendi aklına dedi ki: “Gel, Vâcibü’l-Vücud Hâlıkımızın vahdet bürhanlarını temâşâ için yine beraber bir seyahate gideceğiz.” Beraber gittiler. […]
SÜNUHAT’DAN BÖLÜMLER VE İZAHLARI بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَ عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ {(1): Yalnız ıtlakın nüktesini beyan eder.} Kur’an “sâlihat”ı mutlak, mübhem bırakıyor. Çünki ahlâk ve faziletler, hüsn ve hayr çoğu nisbîdirler. Nev’den nev’e geçtikçe değişir. Sınıftan sınıfa nâzil oldukça ayrılır. Mahalden mahalle tebdil-i mekân ettikçe başkalaşır. Cihet muhtelif olsa, muhtelif olur. Ferdden cemaate, şahıstan […]