KIRK KERE MÂŞALLAH Aslında kırk bin kere mâşallah demek daha münasib olur. Risale-i Nur Külliyatında Kırk üzerinde çok durulmaktadır. Âdeta eskilerde kırk-lar-yediler gibi,bu zamanda da tezahür eden kırk esrarı üzerine cereyan eden olaylar bir tesadüf olmayıp,tam bir kasdın tezahürüdür.Bu âyetlerde ve hadislerde de böyledir. Fir’avunun kırk tane dünyaca meşhur sihirbazının Hz.Musa’ya karşı yenilerek müslüman olmaları… […]
M E H D İ L İ K Mehdi;hidayete eren veya hidayete vesile olan,sahibuz-zaman,ahirzamanda gelib bütün müslümanları hakaik-i imaniye ve Kur’aniyeye cami’ eserleriyle uyandıracak,dinlerini takviye ve imanlarını tecdid edecek olan,Peygamberimizin (SAM) Âl-inden bir zattır.[1] Bu konuda yapılan rivayetlerde:”Şu ümmetin mehdisi Hasan ve Hüseyin’dir.”[2] “Zamanın inkita’a uğradığı (sistemlerin değiştiği) bir dönemde,mehdi denen bir adam gelecek ve […]
VELİLER ŞÂHI HAZRETİ ALİ (Doğumunun 1436. yılı Anısına) Peygamber Efendimizin amcası Ebu Talib’in oğlu olan Hz. Ali;hem yeğeni,hem de damadıdır. Annesinin adı ise;Fatıma binti Esed b. Haşim’dir. Peygamberimiz otuz yaşlarında iken Hz. Ali doğmuştur. Ona Ali ismini de Efendimiz koymuş ve kendi dilini de ağzına vererek uyutuncaya kadar emzirmiştir. Annesi de Esed (Haydar) ismini koymuştur.[1] […]
D A Ğ L A R Gönülleri dağlayan dağlar,sırlarla dolu yüce mekânlardır.Mahlukata o bulundukları yüce mekândan kuş bakışı bakar,temaşa ederler.Gönlünü dağlamak isteyenlerin,olup olgunlaşmak arzu edenlerin maddi-manevi fırınıdır dağlar. Hz.Âdem ve Havva cennetten yeryüzüne dağa iniş yaptı.Dağlanan kalblerini göz yaşlarıyla dağlarda ağlayarak dağladılar. Ashabı Kehf dağın ağzı olan mağarada Rablerini aradılar ve buldular.Orada hakikata erdiler.Oraya sığındı […]
HERŞEYİN FAŞ OLDUĞU ZAMAN ÂHİRZAMAN Asrımızdaki çıkışlar 3. asra benzemektedir.Gayrı müslimlerin islamiyete girişleri,eski tüm bilgi ve birikimleriyle beraber olmaktadır.Zamanımızda da hakeza.Tüm eski ve zayıf görüşlerle beraber,doğru ve yanlışların tüm birikimleri ortaya dökülmektedir. İslamiyet en karışık dönem olan işte bu 3. asırda parlamış ve patlak vermiştir.Kimi hadislerin,kimi fıkıh,tefsir,kelam ,kimi de dinin tasavvuf gibi yaşayış,itikad,ibadetlerin muhafaza ve […]
EY RABBİM-EY RABBİMİZ Kur’an-ı Kerim-de Rabbi ifadesi 67 kere geçmektedir.Bi harfi cerriyle de 2 kere geçmektedir. -FELAK:”1-De ki: Felakın -yaratılıp meydana getirilmiş olan şeylerin-Rab’bine sığınırım.” -NAS:”1-De ki: İnsanların Rab’bine sığınırım.” -BAKARA:”126. Şunu da zikret ki: İbrahim, Rabbim! Burasını bir emin belde kıl, ahalisini Allah’a ve âhiret gününe îman etmiş olanları da meyvelerden rızıklandır, demiştir.” -260. […]
GAYB Gayb;bilinmeyen,örtülü ve perdeli olan,bizden kaybolup,bize meçhul olan,ilmimizde ve müşahedemizde bulunmayan,ihata edemediğimiz şeylerdir. Gaybın anahtarı,bilgisi,kendisine bildirdiği kimseler hariç,Allah’ın nezdindedir.[1] Allah bildirmedikçe gaybı peygamberler de bilmez [2],cinlerde bilmez [3],İnsan da bilmez.[4] Gaybı yalnız Allah bilir.[5] Kur’an-da müminler vasıflandırılırlarken,gabya iman eden kimseler olarak bildirilirler.[6] Mugayyebat-ı Hamse yani beş gaybi,bilinmeyen şey olarak belirlenen âyette:”Kıyamet saatinin ne zaman geleceğini […]
SADDAM Kudüs fatihi olmak isteyen ve Selahaddin-i Eyyubiye özenen Saddam,ismiyle müsemma yani çarpışıp, savaşan,çok müsademede bulunan anlamına gelmektedir. 1937 yılında Bağdatta Tikrit kasabasının el-Avca köyünde fakir ve yetim olarak dünyaya gelmiştir.Daha küçük yaşta babası onları terketmişti.Daha da ötesi,kendisine hamile olan annesi annesi onu düşürmek istemiş,yahudi komşusunun ısrarı ile bundan vaz geçmişti. Sû-i kasdlarda bulunmuş,iki sefer […]
KUR’AN-I KERİM’DE KEŞKE –LEV-LEV LA….- Keşke- Lev- ifadesi Kur’an-da 85 yerde,-Ve Lev- şekliyle 109 yerde geçer.Gerek dünyada gerekse de âhirette kaçmış ve ele geçmeyen bir şeyi elde etmek için temenni etmeyi ifade eder. Levlâ ifadesi 35 yerde geçmektedir.Bu da –şöyle veya böyle olsaydı ya!-anlamlarına gelmektedir. Keşke ve temenni eden kelimelerden –Leytenâ- 2 yerde,-Leytenî- 8 yerde,Leytehâ- […]
CİHAD “Vazifeperver nefer, talime ve cihada dikkat eder.”Çünki,”Onun asıl vazifesi, talim ve cihaddır.”[1] Hayatı muhafaza etmekte bir cihaddır.[2] Bu zamanda ise,“Cihad ve hem gazâya, bağy ismi takılmış.”[3] “Eski zamandan beri istiklal-i İslâm’ın bekası, hem Kelimetullah’ın i’lâsı için, farz-ı kifaye-i cihadı; o lâzime-i diyanet Deruhde ile, kendini yekvücud-u vahdanî, İslâm’ın âlemine fedaya vazifedar, hilafete bayrakdar görmüş […]
VECİZ İKTİBASLAR -Hadiste:”Essahiyyu habibullah velevkâne fâsikan. Elbahilu aduvvullah velev kâne sâlihan.” ”Cömert Allah’ın dostudur velev fâsıkta olsa,Cimri Allah’ın düşmanıdır velev sâlihte olsa…” -Din bir imtihandır.Dinin mahiyeti,imtihanın neticesinde altın ve kömür ruhlu insanları Temyiz ve Tefrik etmektedir. -İnsan yeryüzünün halifesi olma liyakatını Talim-i Esma ile elde etmiştir. -Meleklerin Allaha karşı;Yeryüzünde fesad çıkaracak,kan dökecek varlıkları mı yaratacaksın?”sözünden […]
AYKIRI GÖRÜŞLER Türkiyede olduğu gibi,İslam memleketlerinde de artık tepeden inme bir düşünce,islam devleti kurma gibi bir mesele,devleti ve iktidarı ele geçirme gibi bir kaygı ve dava ve de hedef alınan seviyeden dolayı yer almamakta,taleb edilmeyip isabetli bir düşünce olmadığı anlaşılmaktadır.Bu da Bediüzzamanın bu asırdaki tüm islam alemindeki hizmet farkını göstermektedir.Özellikle biz de dahil olmak üzere,islam […]
GÖÇLER VE GÖÇMENLER Hayat göçle başlar.Ruhlar aleminden anne karnına oradan da dünyaya olan umumi göç.Göçmen kuşlarının göçü gibi.Önde rehber,arkadan göçler. İlk dedemiz Hz.Âdemin cennetten ilk göçünden sonra,bizlere de yollar görülmüş oldu. Neyleyelim..yeni bir hava,yeni bir memleket,yardan,yârandan ayrı düşülen bir göç..mevsim değişikliği..hayatın mukadder çerçevedeki gidişi ve devamı için şart olan bir seyir.. Gelinen yerle gidilen yerin […]
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE ALEVİLİK Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAM) nasıl ki Kur’an-ın ahlakı ile ahlaklanmış ise,Hz.Ali’de küçüklüğünden beri Peygamberimizin ahlakı ile ahlaklanmış bir şahsiyettir. Peygamber efendimizi namaz kılarken gördüğünde bunun ne olduğunu sormuş,namaz olduğunu öğrenerek küçük yaşından beri bir veya iki vakit peygamberimizden az olarak namazı sonuna kadar kılmış ve o yolda da vefat etmiştir. İlk inanan […]