AZİMET – RUHSAT – ZARÛRET Azimet;kesin karar ve niyet. Fıkıh terimi olarak;Kulların özürleri göz önüne alınmaksızın üzerlerine önceden farz kılınan fiil”[1]lere verilen addır. Yani asıl ve genel olan bir hüküm olup umumu ilgilendiren,her mükellefin uymak zorunda kaldığı esastır.[2] Zira Allah-ın hükmü asıldır. Âyette:” Rabbinin sözü,doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun […]
KUR’AN-I KERİME ABDESTSİZ EL SÜRME CAİZ DEĞİLDİR. Bir konu hakkında herkes,bazı şeyler söyleyebilir. Ancak bu her söylenenin doğru olduğunu veya kabul göstermesi gerekeceğini gerektirmez. Bir şey ki;kabulü ammeye mazhar ise;o şey mu’teberdir. Efendimiz(SAM):”Ümmetim dalalet üzerine birleşmez.”hakikatıyla bunu izah eder. Şer’i delillerden olan icma’da dinin temel delillerinden biridir. Mesela mecliste bir mesele tartışılırken o görüş […]
DÜNYASINI BATIRAN ÂHİRETİNİ BİTİRENLER İnsanların farklı olması için,farklı ve muhalif görüşler sergilemesi gerekmez. Hele hele meşhur olmak için cami duvarına da bevletmek gerekmez. Türkiye-de dini yıkıp kaldıramayanlar,dinin saflığını ve safiliğini bozmaya çalışmaktadırlar. -Kur’an bize yeter- deyip de,en sahih hadisleri ve kaynaklarını mevzu deyip bir çırpıda reddedenler,kendi görüşlerini çok kuvvetli göstermekte,hiçbir kuvvetli […]