ON İKİNCİ SÖZ – SENARYO Hikmet-i Kur’aniye ile hikmet-i fenniyenin farklarına şu gelecek hikâye-i temsiliye dürbünüyle bak: Bir zaman hem dindar hem gayet sanatkâr bir hâkim-i namdar istedi ki Kur’an-ı Hakîm’i, maânîsindeki kudsiyetine ve kelimatındaki i’caza şayeste bir yazı ile yazsın. O mu’ciz-nüma kamete, hârika bir libas giydirilsin. İşte o nakkaş zat, Kur’an’ı pek acib […]
ON BİRİNCİ SÖZ – SENARYO Ey kardeş! Eğer hikmet-i âlemin tılsımını ve hilkat-i insanın muammasını ve hakikat-i salâtın rumuzunu bir parça fehmetmek istersen nefsimle beraber şu temsilî hikâyeciğe bak: Bir zaman bir sultan varmış. Servetçe onun pek çok hazineleri vardı. Hem o hazinelerde her çeşit cevahir, elmas ve zümrüt bulunuyormuş. Hem gizli, pek acayip defineleri […]
ONUNCU SÖZ – SENARYO Birader, haşir ve âhireti basit ve avam lisanıyla ve vâzıh bir tarzda beyanını istersen öyle ise şu temsilî hikâyeciğe nefsimle beraber bak, dinle: Bir zaman iki adam, cennet gibi güzel bir memlekete –şu dünyaya işarettir– gidiyorlar. Bakarlar ki herkes ev, hane, dükkân kapılarını açık bırakıp muhafazasına dikkat etmiyorlar. Mal ve para, […]
SEKİZİNCİ SÖZ – SENARYO Şu dünya ve dünya içindeki ruh-u insanî ve insanda dinin mahiyet ve kıymetlerini ve eğer din-i hak olmazsa dünya bir zindan olması ve dinsiz insan, en bedbaht mahluk olduğunu ve şu âlemin tılsımını açan, ruh-u beşerîyi zulümattan kurtaran يَا اَللّٰهُ ve لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ olduğunu anlamak istersen şu temsilî hikâyeciğe […]
DÖRDÜNCÜ SÖZ – SENARYO Namaz, ne kadar kıymettar ve mühim hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır hem namazsız adam ne kadar divane ve zararlı olduğunu, iki kere iki dört eder derecesinde kat’î anlamak istersen şu temsilî hikâyeciğe bak, gör: Bir zaman bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, her birisine yirmi dört altın […]
ÜÇÜNCÜ SÖZ – SENARYO İbadet, ne büyük bir ticaret ve saadet; fısk ve sefahet, ne büyük bir hasaret ve helâket olduğunu anlamak istersen şu temsilî hikâyeciğe bak, dinle: Bir vakit iki asker, uzak bir şehre gitmek için emir alıyorlar. Beraber giderler, tâ yol ikileşir. Bir adam orada bulunur, onlara der: “Şu sağdaki yol, hiç zararı […]
YEDİNCİ SÖZ – SENARYO Şu kâinatın tılsım-ı muğlakını açan اٰمَنْتُ بِاللّٰهِ وَ بِالْيَوْمِ الْاٰخِرِ ruh-u beşer için saadet kapısını fetheden ne kadar kıymettar iki tılsım-ı müşkül-küşa olduğunu ve sabır ile Hâlık’ına tevekkül ve iltica ve şükür ile Rezzak’ından sual ve dua ne kadar nâfi’ ve tiryak gibi iki ilaç olduğunu ve Kur’an’ı dinlemek, hükmüne inkıyad […]
KORKUTULAN – ÜRKÜTÜLEN – ZİHİNLERİ İŞGAL EDİLEN BİR TOPLUM HALİNE GETİRİLDİK. İNANÇLARA PRANGA VURULDU. Firavunun zulmünden korkup oğlunu saklayan Musa’nın annesi gibi, Nemrudun ateşinden çekinenler gibi, Dakyanusun korkusundan 7 uyuyanlar gibi; uyuyan ve uyutulan bir neslin çocuklarıyız. Her dönem zalimlerinden birinin temsilciliğini yapan bir çok silik kopyalarının bulunduğu asrın mağdurlarıyız. Harcanan, kayıp bir nesiliz. ********* […]
Öz ve Kabuk: Bu Yolculuk Kiminle Biter? İnsan bu dünyaya gelirken özüyle gelir. Ruhuyla, fıtratıyla, tertemiz bir hakikat çekirdeğiyle… O öz, bir emanettir. İlâhî nefha ile can bulan bir sırdır. Lakin bu öz, hemen bir kabukla sarılır: Ceset, arzular, nefs, dünyevî meşgaleler… Kabuk, bu dünyaya aittir. Maddeden yapılmıştır, toprağa dönecektir. Ama öz, semaya meyleder. Geldiği […]
Kuşatma Altında Bir Vicdan: Gazze ve İnsanlığın İmtihanı İnsanlık tarihi, zalim ile mazlumun, işgalci ile direnişçinin, vicdan ile vahşetin kavgasına sahne olmuş bir yolculuktur. Ancak bazı dönemler vardır ki, bu mücadele yalnızca topraklar için değil, insanlığın ortak vicdanı için verilir. İşte bugün Gazze, bu imtihanın en çetin yaşandığı bir sahnedir. Kuşatma altında olan Gazze, son […]
GAZAB-I İLÂHÎ İSRAİL’İN ÜZERİNDE: HER CİHETTEN KUŞATMA Yangın Yetmedi, Şimdi de Kum Fırtınası… Allah’ın Orduları Devrede İsrail… Bugün alevlerle kıvranıyor, tozla boğuluyor. Bir yandan ormanlar cayır cayır yanıyor, diğer yandan semadan gelen toz bulutlarıyla karanlığa gömülüyor. Tel Aviv’den Kudüs’e kadar her cihet yangınla, fırtınayla kuşatılmış durumda. Bu öyle sıradan bir doğa olayı değil; bu, zulümle […]
Hain İçerden Olunca Kapı Kilit Tutmaz Oğul Mahmud Abbas Bunu da Yaptı: Yangınla Cedelleşen İsrail’e ‘Filistin’ İtfaiyesi Tarih boyunca nice kale dıştan kuşatılmış, ama hep içerden düşürülmüştür. Zira dışarıdan gelen düşmana karşı kale savunma yapar, ama içeriden gelen hain surları açar. Bugün o ihanetin bir örneğini Filistin topraklarında bir kez daha görmekteyiz. İsrail alev alev […]
İSRAİL’İN DIŞTAN DEĞİL, İÇTEN YANACAĞINI BEKLİYORDUK. GEÇ Mİ OLDU? ALLAH İMHAL EDER, İHMAL ETMEZ** Bazen bir ülkenin sonu, tankla tüfekle değil; içten içe çürüyerek, kendi eliyle ördüğü zulüm duvarlarının altında kalarak gelir. Tıpkı İsrail gibi. Yıllardır dıştan gelecek bir darbe, uluslararası baskı, bir savaş bekleniyordu. Ama görünmeyen, konuşulmayan yangın içerideydi. Ve işte şimdi, kibirle inşa […]
DÜN ABD’Yİ YAKAN İLÂHÎ ATEŞ, BUGÜN İSRAİL’İ YAKIYOR: ADI YANGIN Tarih sadece satırlarda değil, satır aralarında da yazılır. Ve bazen kader, insanlığın anlayamadığı bir dille konuşur: Ateşle, suyla, zelzeleyle, fırtınayla… Tıpkı bugün İsrail’de olduğu gibi. Tıpkı dün Amerika’da olduğu gibi. Bir zamanlar Amerika, “dünya jandarması” rolüyle mazlum coğrafyalara bomba yağdırırken; kendi içinde yangınlara boğulmuştu. Kaliforniya […]
Mazlumların Ahı: Görünmeyen Yangın Bir ülke alev alev yanıyor. Rüzgârın taşıdığı alevler ormanı değil, belki de vicdanları sarıyor. İsrail’de çıkan yangınlar, 6 ülkeden yardım istemeyi gerektirecek kadar büyük. Ama haberin satır aralarına dikkatle bakıldığında, göze çarpan başka bir yangın var: Görünmeyen bir yangın… Ateşin değil, ahın tutuşturduğu bir yangın. Mazlumların ahı, görünmeyen ama etkisi en […]