Sülûkun Yol Haritası: Ene’nin Çöküşü ve Tevazuun Yükselişi “Bizde sülûk tevazudan başlar, mahviyetten geçer, Fena fillah makamını görür. Gayr-ı mütenahî makamatta sülûke başlar. Ene ve nefs-i emmare kibriyle, gururuyla söner. Hakikî Hristiyanlık değil, belki tahrif ve felsefe ile sarsılmış Hristiyanda, “ene” levazımatıyla kuvvetleşir. Enesi kuvvetli, müteşahhıs, rütbeli, makam sahibi bir adam Hristiyan olsa, mütesallib olur. […]
Kalbin Tarlası ve Hakikatin Yolculuğu: Fıtneden Uzak, Hikmete Yakın Bir Bakış İnsanoğlu, varoluş sahnesinde bir misafir, her anı bir imtihan olan uzun bir yolculuğun yolcusudur. Bu seyrüseferde, yol azığı ve rehber, çoğu zaman göz önündeki maddi gerçeklikten çok, kalbin derinliklerinde saklı manevi hakikatlerdir. Mevlânâ’nın hikmetli sözüyle “Ot kendini derde şifa sanmasın, Çare de Allah, Hekim […]
Yabancıya Yalancı, Millete Yabancı: Ruhları Kiralanmış Zihniyetin Anatomisi GİRİŞ: BİR MİLLETİN EN ZOR DÜŞMANI Her milletin tarihindeki en büyük yıkımlar, çoğu zaman dış düşmanlardan değil, içteki yabancılaşmış ruhlardan gelir. Bunlar sayıca az olabilir; ama yerleştikleri makamlar, tuttukları mevkiler, aldıkları pozisyonlar sebebiyle etkileri büyüktür. Çünkü onlar milletin bağrında yetişmemiş, ona ait olmamış, onunla hemhâl olmamış; ama […]
Ruhun Dirilişi: Pasiflikte Çürüyen İnsan, Faaliyette Yeşeren Tohumdur İnsan ruhu, yaratılış itibarıyla yüksek istidatlarla donatılmıştır. Ancak bu istidatlar, hareketsizlik ve rehavet ortamında körelir, çürür ve yok olur. Tıpkı toprağa atılmayan bir tohum gibi… Oysa tohumun karanlık, soğuk ve basınçlı toprak altında çatlayarak dirilişe geçmesi gibi; insan da sıkıntılarla, meşakkatlerle, mücadeleyle yoğrularak yükselir. Bu hakikatin ilk […]
Sır: Tekâmülün Kanunu ve Hayatın Nizamı “Kuvveden fiile geçmek olan faaliyetteki şedid ve mütenevvi lezzet, tegayyür-ü âlemin mayesi ve kanun-u tekâmülün nüvesidir. Zindandan bostana çıkmak, dâneden sünbüle geçmek ayn-ı lezzettir. Faaliyet istihaleyi tazammun etse, lezzet tezayüd ederek taşar. Vazifedeki külfeti taşıttıran o tattır. Zîşuura nisbeten gayetteki kemâl, ne kadar cazibedarsa, “Lâmüdrike”ye nisbeten nefs-i faaliyet öyle […]
Kalbin İki Yüzü: Zahiri Âlemden Bâtıni Derinliğe Yolculuk “Allah kalbin bâtınını iman ve mârifet ve muhabbeti için yaratmıştır. Kalbin zahirini, sair şeylere müheyya etmiştir.” Âsâr-ı Bediiye Giriş: Kalp, İki Kapılı Bir Saray Bediüzzaman Said Nursî’nin şu ifadesi, insanın yaratılış sırrını ve deruni âlemini derin bir hakikatle özetler: > “Allah kalbin bâtınını iman ve mârifet ve […]
Sosyalizm, Seküler Medeniyet ve İslâmiyet: Fikri Bir Mukayese “Sosyalistlik desatiri, İslâmiyetin esasatını bozamaz. Şu medeniyet-i sefihe bozuyor. Hem çok pahalı düşüyor. Zîrâ maddiyunluk ve engizisyonluk mayasıyla neşvü-nema bulan medeniyet-i hâzıra, pek çok aldatıcı ve müşevvik vesâit ile mücehhez ve câzibedârdır. O sehhâre, din ve nâmus ve fazilet mukabilinde kendini satıyor. Şa’şalı bir hayatı gösterip takdim […]
Kimin Elinde Kalırsa O Yön Verir: Din, Medeniyet ve Fikrin Silahı “İslâmiyet gaflet edip küstü; Hristiyanlık dini kendi hasmı olan fen ve medeniyeti kendine maledip iki silahla galebe çaldı. Şimdi şarkta müthiş bir silah îmal ediliyor. Bunun hak kısmına sahip olmalı. Yoksa yine küssek, onu da Hristiyanlık İslâmiyet aleyhinde istimal edecektir. Buna karşı husumetle […]
Vicdanın Sessizliği: Fasıkın İç Dünyası ve İslam’ın Adalet Telakkisi “Bizde biri fâsık olsa, galiben ahlâksız ve vicdansız olur. Zîrâ arzu-yu masiyet, vicdandaki imanın sadâsını susturmakla inkişaf edebilir. Demek vicdanını ve maneviyatını sarsmadan, istihfaf etmeden, tam ihtiyarıyla şerri işlemez. Onun için İslâmiyet; fâsıkı hain bilir, şehâdetini reddeder. Mürtedi zehir bilir, i’dam eder. Zimmîyi ve muahidi ibka […]
DİN VE VATAN SADAKATİ: “İkdam Ceride-i Muteberesine! Evvelki günkü gazeteler, Paris’de Şerif Paşa ile Ermeni heyet-i murahhasası reisi Boğos Nubar Paşa arasında Kürdistan ve Ermenistan hakkında bir i’tilaf akd edildiğini yazarak, Kürd efkâr-ı umumiyesinden istizahatta bulunuyorlardı. Dörtbuçuk asırdan beri vahdet-i İslâmiyenin fedakar ve cesur hâdim ve taraftarları olarak yaşamış ve dinî ananesine sadakati […]
Her Ebu Cehil Bir Gün Biter, Her İkrime Yeni Bir Diriliştir Zulmün Sonu, Hidayetin Başlangıcıdır ✦ GİRİŞ Tarih; hak ile bâtılın, nur ile zulmetin mücadelesidir. Bu mücadele her çağda farklı isimlerle, farklı coğrafyalarda sürer durur. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) yaşadığı dönemde bu çatışmanın iki güçlü siması vardı: Ebu Cehil ve İkrime bin Ebu Cehil. Biri zulmün […]
ÜMMET ŞUURU: BİR BEDEN, BİR RUH, BİR İSTİKAMET Yalnız Bireyler Değil, Bir Ümmetiz İnsanlık tarihi, sadece fertlerin değil, toplulukların yazdığı bir destandır. Bu destanın en hikmetli ve en kutlu halkasını ise ümmet-i Muhammed oluşturur. Kur’ân-ı Kerîm, insanlığı bir ümmet bilincine çağırırken, Hadîs-i Şerifler bu bilinci hayatın merkezine yerleştirir. Risale-i Nur ise bu şuurun manevî, aklî […]
🎬 İSLAM BİLGİ ARŞİVİ | Gerçek Bilgiye Yolculuk Burada Başlar! 📚 Kur’an, Hadis, Risale-i Nur, İslam tarihi ve güncel meseleler üzerine 4.000’den fazla video! 🔍 Hakikat arayanlar, manevî derinlik isteyenler için eşsiz bir kaynak! 🎙️ Mehmet Özçelik’in anlatımıyla hikmetli dersler, belgesel tarzı içerikler, tematik sohbetler ve özel analizler… 💡 İslamî ilimlerle donanmak, geçmişin hikmetini bugüne […]