Dua ve Tevekkül, Tövbe ve İstiğfar: Kalbin Kaderle Buluştuğu İki Yol “Demek dua ve tevekkül, meyelan-ı hayra büyük bir kuvvet verdiği gibi; istiğfar ve tövbe dahi meyelan-ı şerri keser, tecavüzatını kırar.” – Sözler, 26. Söz İrade Denilen Kıvılcım İnsanoğlu, kaderin geniş denizinde küçücük bir sandala benzer. Ne tam anlamıyla hâkimdir hayata, ne de tamamen teslim […]
Tesadüfe Yer Yok: Kudret Delilleriyle Yaratılışın Şahitliği İnsan gözüyle bakıldığında “sıradan” gibi görünen birçok hadise, derinlemesine incelendiğinde muazzam bir ilahi nizamı fısıldar. Modern bilimin en ileri ölçüm teknikleriyle ortaya koyduğu gerçekler, rastlantının kör karanlığını değil; kudretin, iradenin ve sonsuz ilmin tecellilerini haykırır. Balinanın Devasa Bedeni ve Birkaç Damla Sperm Yüz elli beş tonluk bir balina… […]
İnsan Kalmak: Sözleşmeden Hesaba Giden Yol Allah insanlara fırsat veriyor. O da bir ömür boyunca. Adeta, her şeyi bilen Rabbimiz; bak seni insan olarak diğer varlıklardan farklı olarak yaratıyorum. İnsan olarak kalacağına dair bana söz veriyor musun? Zahiren bütün ruhlar; Bela yani evet demişti. Dünyaya geldi, insanlığın, insan olmanın, her şey emrine verilmiş olmanın nimetlerinden […]
Aynaya Bakmak Zor Olsa da Gereklidir: Türkiye Solunun Dine Bakışı Üzerine Bir Muhasebe “Bizdeki aydınlar din düşmanı değil, İslam düşmanıdır.” – Cemil Meriç Bir İdeolojinin Yaralı Vicdanı Türkiye’de “sol” olarak tanımlanan kesim, tarihi boyunca kendi içindeki çelişkilerle ve toplumsal hafızayla yeterince yüzleşememiştir. Sol ideolojinin evrensel anlamda emek, adalet ve eşitlik gibi yüce değerleri savunması gerekirken; […]
Suskun Taşların Fısıltısı: 1993’ün Kanlı Yüzü ve Faili Meçhuller Türkiye yakın tarihinde derin izler bırakan faili meçhul cinayetler, şüpheli ölümler ve devlet içi karanlık yapıların faaliyetlerine dair birçok soru işaretini içinde barındırıyor. Tarih, bazen kanla, bazen gözyaşıyla yazılır. Ama en çok da suskunlukla örtülür. Türkiye, 1993 yılında böylesi bir suskunluk girdabına çekildi. Birer birer giden […]
Ezelî Nazarın Gölgesinde: Kaderin Aynasında Zamanın Sırrı “Kader, ilm-i ezelîden olduğu için ilm-i ezelî, hadîsin tabiriyle ‘Manzar-ı a’lâdan, ezelden ebede kadar her şey, olmuş ve olacak, birden tutar, ihata eder bir makam-ı a’lâdadır.’ Biz ve muhakematımız, onun haricinde olamaz ki mazi mesafesinde bir âyine tarzında olsun.” – Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 26. Söz Bir İnsan […]
Kaderin Aynasında İrade ve İlim: Alın Yazısı mı, Seçim Yazısı mı? “Kader, ilim nev’indendir. İlim, malûma tâbidir. Yani nasıl olacak, öyle taalluk ediyor. Yoksa malûm, ilme tâbi değil.” – Sözler, 26. Söz, Bediüzzaman Said Nursî İnsanlık tarihi boyunca kader meselesi, akılları meşgul eden en derin sorulardan biri olmuştur. “Benim başıma gelecekler önceden yazılmışsa, ben neden […]
İstikbalin Aynası: Kur’ân ve Gelecek Haberleri Zaman, bizim için geçmiş, an ve gelecekten ibarettir. Biz geleceği sadece tahmin eder, geçmişi ise ancak yaşadıktan sonra anlarız. Fakat Kur’ân, zamanı bir bütün olarak kavrayan Allah’ın kelamıdır. O, yalnızca geçmişin hikâyelerini değil, aynı zamanda geleceğin hakikatlerini de dile getirir. Zira Kur’ân, bir tarih kitabı olmadığı gibi, sıradan bir […]
Tarih Boyunca Zillet Tokadı: Hubb-u Hayatın Akıbeti ve Filistin Meselesi “Yahudi milleti hubb-u hayat ve dünyaperestlikte ifrat ettikleri için, her asırda zillet ve meskenet tokadını yemeye müstehak olmuşlar. Fakat bu Filistin meselesinde; hubb-u hayat ve dünyaperestlik hissi değil, belki enbiya-yı Benî İsrailiyenin mezaristanı olan Filistin, o eski peygamberlerin kendi milliyetlerinden bulunması cihetiyle, bir cihette bir […]
Hakkın Delili: Kur’ân’da İsbât Ayetlerinin Derin Hikmeti Kur’ân-ı Kerîm sadece bir emirler ve yasaklar kitabı değil, aynı zamanda bir delil ve isbat kitabıdır. O, iddialarını kuru bir şekilde ortaya koymaz; akla, kalbe ve vicdana hitap ederek delillerle hakikati ortaya koyar. Bu yönüyle Kur’ân, sadece inananlara değil, düşünen her insana meydan okuyan ve onları delil üzerinden […]
Kur’ân’ın Sert Sesi: Zem ve Zecir Ayetlerinin Hikmeti Kur’ân-ı Kerîm, bir hidayet rehberi olmanın yanı sıra, insan nefsinin karanlık yönlerini de deşifre eden ilahi bir aynadır. Bu aynada sadece nur ve rahmet değil, aynı zamanda ikaz, yerme ve sarsıcı uyarılar da vardır. Çünkü Kur’ân’ın muhatabı olan insan, hem iyiliğe meyyal bir ruh hem de kötülüğe […]
Kur’ân’ın Övgüsünde Saklı Olan Sır: Medhedilen Kulların İzinde Kur’ân-ı Kerîm, sadece emir ve yasakları bildiren bir kitap değildir; aynı zamanda örnek şahsiyetleri öne çıkararak insanlığa yol gösteren bir ahlak rehberidir. Bu rehberlikte Allah Teâlâ, bazı kullarını açıkça över. Bu övgü sadece bir takdir değil, aynı zamanda bir davettir: “Siz de onlar gibi olun!” Medih Ayetlerinin […]
Kur’ân’ın Terğib ve Terhib Dili: Rahmetle Uyarı Arasında İlahi Denge Kur’ân-ı Kerîm, insanın hem ümit hem de korku duygusuna hitap eden ilahi bir hitaptır. Zira insan, sadece sevgiyle veya sadece korkuyla terbiye edilemez. Kalpleri harekete geçiren ve ruhları arındıran en etkili yöntem, “terğib” (müjdeleme) ile “terhib” (uyarma) arasındaki dengeyi kurmaktır. Kur’ân, işte bu iki kanatla […]
Mazlumdan Zalim Doğarsa: Tarih Tekerrür Eder mi? Tarihin en karanlık sayfalarından biri, hiç kuşkusuz II. Dünya Savaşı yıllarında Nazi Almanyası’nın Yahudilere uyguladığı sistematik zulümdür. Toplama kampları, fırınlar, açlık, aşağılanma ve insanlık dışı muamele… Dünya bu zulmü unutmasın diye müzeler inşa edildi, filmler yapıldı, anma günleri ilan edildi. Fakat bugün, o müzelerde gözyaşı döken bazı ellerin, […]
Utansın Toprak, Utansın Kısrak: Sorumluluğun Şiirle Hesabı > “Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varmayan mızrak utansın! Hey gidi Küheylan, koşmana bak sen! Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!” — Necip Fazıl Kısakürek Bu dört mısra, yalnızca bir şairin kaleminden çıkmış dizeler değildir; adeta ruhu silkelercesine insanın alnına vurulan bir hakkaniyet tokadı, bir varlık sorgusu, bir diriliş […]