ZAMAN SULH – BİRLİK, BERABERLİK VE KARDEŞLİK ZAMANIDIR Kavga çözümsüzlüktür. Tarih boyunca insanlık, ne zaman birliğe sarılmışsa yükselmiş; ne zaman ayrılığa düşmüşse zelil olmuştur. Kalplerin birleştiği, gönüllerin aynı hedefte çarptığı zamanlar, insanlığın huzur ve saadet bulduğu nadir anlardır. Bugün ise öyle bir zamandayız ki, ihtilaf değil ittifak; kin değil muhabbet; kavga değil sulh çağrısı yapmak […]
İbrâhîm Gibi Olmak: Teslimiyetin ve Hanîfliğin Çağrısı “Ve kendisi iyilik eden bir kimse olarak, nefsini Allah’a teslîm eden ve Hanîf(hakka yönelmiş) olarak İbrâhîm’in dînine tâbi’ olan kimseden, din bakımından daha güzel kim olabilir? Zîrâ Allah, İbrâhîm’i dost edinmiştir.” (Nisa, 4/125) İnsanlık tarihi boyunca arayış bitmedi. Kalbini hakikate açanlar da oldu, nefsinin peşinden koşanlar da. Ancak […]
Ruhların Tanışıklığı ve İlahi Çekim: Gönüllerin Meçhul Dili “Ruhlar toplanmış cemaatler (gibidir). Onlardan birbiriyle (önceden) tanışanlar kaynaşır, tanışmayanlar ayrılırlar.” [Buhârî, Enbiya 2; Müslim, Birr 159, (2638); Ebû Dâvud, Edeb 19, (4834).] İnsan bazen biriyle ilk defa karşılaşır fakat onu yıllardır tanıyormuş gibi hisseder. Yüzünde bir aşinalık, sesinde bir tanıdıklık, kalbinde ise tarif edilemeyen bir sıcaklık […]
Papaların kehaneti adlı eserde gizemli,tarihsel olaylar. “Papaların Kehaneti” (Prophecy of the Popes) adıyla bilinen bu eser, genellikle 12. yüzyılda yaşamış Aziz Malaki’ye (St. Malachy) atfedilen kehanetlere dayandırılır. Efsaneye göre Malaki, Roma’yı ziyaret ettikten sonra 112 kehanetlik bir liste kaleme almış ve bu liste Vatikan arşivlerinde saklanmıştır. 1595’te ise bu liste ilk kez yayınlanmıştır. İşte bu […]
KÂİNATLA BERABER DEVAM EDEN VAR OLUŞ SÜRECİMİZ İnsan, kâinatın içinde bir damla kadar görünse de, hakikatte bir âlem gibidir. Kâinat nasıl ki sonsuz bir nizam ve intizamla hareket ediyor; her zerresi ilahi bir plana göre işliyor, insanın varlığı da bu büyük sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Biz farkında olalım ya da olmayalım, var oluş sürecimiz kâinatla […]
BASAR VE BASİRETİ AÇIK İKİ HAKİKAT YOLCUSU: EVLİYA VE ASFİYÂ Zamanın karanlığında hakikate giden yollar çoğu zaman sisle kaplanır. Göz gözü görmez, kalpler şaşkınlığa düşer, fikirler savrulur. İşte bu karanlık zamanlarda basar (göz) ve basîret (gönül gözü) nuruyla hakikati gören iki fırka parlar: Evliyâ ve Asfiyâ. Biri kalbin kemâliyle, diğeri aklın derinliğiyle Allah’a yönelmiş iki […]
ŞEYTAN’IN HİLE VE DESİSELERİ: GİZLİ DÜŞMANIN AÇIK TUZAKLARI İnsan, yaratıldığı andan itibaren iki büyük düşmanla imtihan hâlindedir: biri içerdeki nefis, diğeri dışarıdaki şeytan. Her iki düşman da insanı hak yoldan saptırmak için gece gündüz çalışır. Ancak şeytan, tuzaklarını daha sinsi, daha derinden, daha örgülü kurar. Kur’ân-ı Kerîm ve Hadîs-i Şerîfler, bu ebedî düşmanın karakterini, yöntemlerini […]
YOLLARIN HAKİKATİ: SIRAT, SEBÎL VE TARÎK ARASINDAKİ İNCELİK İnsan, dünyada yürüyen bir yolcudur. Her adımı ya hakikate ya da gaflete doğru atar. Kur’ân-ı Kerîm, bu yolculuğu anlatırken farklı kavramlar kullanır: Sırat, Sebîl ve Tarîk. Her biri “yol” anlamına gelse de, ihtiva ettikleri mâna derinliği ve işaret ettikleri yön bambaşkadır. Bu üç kelime, zahirde benzer; fakat […]
NEFSİN HİLE VE DESİSELERİ: İNSANIN EN BÜYÜK İMTİHANI İnsanoğlunun en zorlu düşmanı çoğu zaman dışarıda değil, kendi içinde gizlidir: nefis. Kur’ân-ı Kerîm ve Hadîs-i Şerîfler, nefsin türlü hile ve desiselerini anlatarak müminleri bu iç düşmana karşı uyanık olmaya davet eder. Çünkü nefis, insanı Hak’tan uzaklaştırmak için şeytanla ittifak eden sinsi bir tuzakçıdır. Onun oyunları bazen […]
ALLAH’IN AFV – MAĞFİRET VE RAHMET İSİMLERİ ARASINDAKİ FARK. AFFEDENİN AFFI: Afv, Mağfiret ve Rahmet Üzerine Derin Bir Yolculuk Bir kul, günah işlediğinde ne bekler? Cezalandırılmak mı? Yargılanmak mı? Yoksa… affedilmek mi? Allah’ın isimleri arasında öyle üç isim vardır ki, kulun boynunu büktüğü her anda, secdeye kapandığı her gecede onun sığınacağı yegâne liman olur: Afv, […]
İnkârdaki Gizli İkrar Zor Anların Dilinden Dökülen Gerçekler İnsanın diliyle söylediği ile kalbinin derinliklerinde sakladığı her zaman aynı değildir. Özellikle inanç konusunda bu fark daha da belirginleşir. Nice kimse vardır ki, diliyle inkâr ettiğini söyler; ama başına bir felaket geldiğinde, ölümle yüzleştiğinde veya çaresizlik içinde kıvrandığında, kalbinin derinliklerinden bir yakarış, bir dua, bir yöneliş fışkırır: […]
HAYIR ALLAH’IN TERCİH ETTİĞİNDEDİR El-Hayru Fî Mâhterahullah – Hayır, Allah’ın Tercih Ettiğindedir Hikmetli, İbretli ve Derinlikli Bir Bakış İnsan, sınırlı aklıyla sınırsız kaderi anlamaya çalışırken çoğu zaman hayretler içinde kalır. Hayat bazen planladığımız gibi gitmez; umduğumuz yerden üzüntü, beklemediğimiz yerden sevinç gelir. İşte tam da bu noktada, ehl-i iman için sarsılmaz bir hakikat vardır: “El-hayru […]
İNSANI AYNADA DEĞİL, İMTİHANDA TANI: Alacalı, Kel ve Kör Üç Kişinin Kıssasından Dersler Hayat, bize verilmiş bir nimet olduğu kadar, aynı zamanda bir imtihandır. Her bir nimet, görünmeyen bir sınav kâğıdı gibidir. Allah Teâlâ, bazen vermekle, bazen almakla, bazen de geri istemekle kullarını sınar. Bu hakikati en güzel şekilde anlatan kıssalardan biri de, Hz. Peygamber’in […]
TAKVA: Temizlenmek Değil, Kirlenmemeyi Seçmektir İnsanoğlu, yaratılışı gereği hata etmeye meyillidir. Fakat takva, insanın yalnızca günah işledikten sonra temizlenmesi değil, asıl olarak o günaha hiç bulaşmamak için gösterdiği bilinçli çabadır. Takva, sadece nefsin kirinden arınmak değil; kirlenme ihtimali olan yollardan uzak durmaktır. Hani temiz kalmayı önemseyen biri, çamurlu bir yolda yürümemeyi tercih eder ya; takva […]
ŞEYTANCA BİR YAHUDİ PLANI: FITRATA MÜDAHALE VE YIKIM “Andolsun, onları saptıracağım, onları boş kuruntulara sürükleyeceğim, onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, Allah’ın yaratışını (fıtratını) değiştirecekler…” (Nisâ, 119) 1. Hakikatin Kalbine Yönelik Bir Saldırı Fıtrat, Allah’ın insanı en güzel şekilde yaratmasıdır. Cinsiyet, akıl, vicdan, haya, şefkat ve merhamet gibi değerler, bu fıtratın temel taşlarıdır. Lakin şeytan, […]