Kur’an’ın Hitap Tarzı: İskat ve İsbât Giriş Kur’an-ı Kerim, sadece bir kitap değil; ilahi kelamın insan aklına, kalbine ve vicdanına yönelik hikmetli bir hitabıdır. O, insanı ikna eden değil, irşad eden, zorlayan değil, delil ile susturan (iskat eden) ve ardından hakikati beyan eden (isbat eden) bir ilahi kelam mucizesidir. Kur’an’ın üslûbunda bu iki yön—iskat ve […]
Kur’an’daki Yemin (Kasem) İfadelerinin Sistematik Tahlili: Mûksemun Bih ve Cevâbü’l-Kasem Arasındaki Derûnî Münasebet Özet Bu makale, Kur’an-ı Kerim’in belâgat üslupları içinde mühim bir yer tutan yemin (kasem) ifadelerini sistematik bir surette tahlil etmeyi amaçlamaktadır. Çalışma, üzerine yemin edilen varlıklar (el-mûksemun bih) ile yeminin cevabı olarak sunulan hakikat (cevâbü’l-kasem) arasındaki lafzî ve manevî münasebeti ortaya çıkarmayı […]
Kur’an-ı Kerim’in Fono-Semantik Yapısı: Lafız ve Mana Bütünlüğünün Derûnî Ahengi Özet Bu makale, Kur’an-ı Kerim’in lafzındaki i’câzın (mucizevîlik) en mühim veçhelerinden biri olan ses-mana ilişkisini, yani fono-semantik yapısını modern dilbilim ve geleneksel Tecvid ilminin verilerini birleştirerek tahlil etmeyi hedeflemektedir. Çalışmada, Kur’an’daki harflerin mahreç (çıkış noktası) ve sıfatlarının, kelimelerin ses ahengindeki seçiciliğin ve ayet sonlarındaki fâsılaların […]
Hayatın Üç Ana Musibeti: İllet, Zillet ve Kıllet İnsan hayatı, üç büyük imtihan ekseni etrafında döner: İllet (hastalık), zillet (hor görülme) ve kıllet (fakirlik). Bu üçü, görünüşte birer musibet gibi görünse de, hakikatte insanın imanını, ahlâkını ve aklını olgunlaştıran üç büyük rahmet kapısıdır. 1. İllet: Bedenin İkazı ve Ruhun Tezkiyesi Hastalık, insanın fıtratında gizlenen zayıflığı […]
Kur’an-ı Kerim’de Manevî Hakikatlerin İfadesinde Ticaret, Borç ve Mülkiyet Metaforları Özet Bu makale, Kur’an-ı Kerim’in iman, hidayet, ahiret ve Allah ile kul arasındaki ahid gibi derûnî ve mücerret hakikatleri beşer idrakine yaklaştırmak için kullandığı ticaret, borç ve mülkiyet metaforlarını sistematik bir surette tahlil etmektedir. Kur’an’ın, hitap ettiği ilk cemiyetin hayatında merkezî bir yer tutan ticarî […]
Kur’an’da Sekine, Meveddet ve Rahmet Kavramlarının Ailevî ve Sosyal Hayata Yansımaları Özet Bu makale, Kur’an-ı Kerim’de zikredilen “sekine”, “meveddet” ve “rahmet” kavramlarının, sıkça ele alındığı derûnî ve tasavvufî manalarının ötesinde, ailevî ve sosyal hayattaki zahirî tezahürlerini ve bu tezahürlerin oluşturduğu ahlâkî zemini incelemeyi hedeflemektedir. Çalışmada, “sekine”nin sadece kalbî bir itminan hali olmadığı, aynı zamanda toplumsal […]
TEVEKKÜL VE RIZIK: VARLIĞIN ASLI, İHTİYACIN MERKEZİ Giriş İnsanın yaratılışındaki hakikat, onun yokluktan varlığa çıkarılmasıdır. Yoktan var eden ise, elbette Mutlak Varlık olan Allah’tır. Öyleyse insanın varlığı da, varlığının devamı da, ihtiyaçlarının karşılanması da O’na bağlıdır. Bu itibarla insanın hem varlık sebebi hem de rızık kaynağı yalnız Allah’tır. Kur’ân-ı Kerîm bu gerçeği şöyle beyan eder: […]
Kur’an Kıssalarında Anlatım Yapısı ve Hikmet Boyutu: Sure Açısından Üslûp ve Tekrarın Tahlili Özet Bu makale, Kur’an-ı Kerim’de yer alan peygamber kıssalarını, sadece tarihî ve ibret alınacak veçheleriyle değil, aynı zamanda sahip oldukları özel edebî ve anlatım yapıları açısından tahlil etmeyi amaçlamaktadır. Çalışma, bir kıssanın Kur’an’ın farklı surelerinde neden değişik tafsilat ve üslûplarla tekrarlandığı meselesini […]
Kur’ân: Lafzen Muhafaza Edilmiş, Mânen Sonsuz Bir Kelâm-ı Ezelî “Şüphesiz ki Biz o Zikr’i (Kur’ân’ı) indirdik ve elbette Biz onu koruyacağız.” (el-Hicr, 15/9) I. Kelâm-ı İlâhînin Ezelîliği ve İ’câzı Kur’ân-ı Kerîm, insanlığın semâsına inmiş en büyük rahmettir. O, Allah’ın kelâmıdır. Lafzıyla da mânâsıyla da ilâhîdir; ezelden gelmiş, ebede akmaktadır. Kelâm sıfatı, Cenâb-ı Hakk’ın zâtî sıfatlarındandır; […]
Doğruluk Odunu: Hak Yolunda Eğrilmeyenlerin Hikmeti Bir zamanlar bir baba vardı. Evlatlarını yanına çağırdı ve onlara dedi ki: “Ey evlatlarım, ormana gidin, bana odun getirin. Fakat odunlarınız düzgün olsun. Eğri, çatlak, çürük olanı getirmeyin.” Çocuklar ormana dağıldılar. Kimi aceleyle topladı odunları, kimisi özenle seçti. Akşam olduğunda baba evin önüne topladı hepsini. Odunlara baktı; eğrileri bir […]
BERCESTE VE İZAHI – 107 Şeyhülislam Bahâî’nin Sabır ve Devamlılık Beyiti “Ne teshîr etdi gülzârı ne urdu âteşe hârı Yine durmaz okursun rûz u şeb evrâdın ey bülbül” Bu beyit, Bülbül’ün Gül’e olan aşkını bir tenkit ve ibret vesilesi olarak kullanır. Bülbül, güle ulaşamasa da, dikeni onu yaralasa da, güller solup gitse de, gecesini gündüzüne […]
BERCESTE VE İZAHI – 106 Hayatın Mana ve Hikmeti Üzerine Bir Enaniyet ve Enbiya Nazarında Bir Tefekkür Hayat, insan için bir yolculuktan ibarettir. Bu yolculukta karşımıza türlü sözler, haller ve idrak meseleleri çıkar. Bu meselelere nazar ederken, insanın enesinin ve idrakinin rolü büyük bir ehemmiyet taşır. İnsan, kendi hakikatini ve tabiatın sırlarını keşfettikçe, hayatın manasına […]
BERCESTE VE İZAHI – 105 1. Yunus Emre’nin Hikmeti: “Yunus Emre der hoca gerekse var bin hacca / Hepisinden iyice bir gönüle girmekdir” Yunus Emre, Türk tasavvuf edebiyatının en büyük şahsiyetlerinden biridir. Onun düşüncesinin merkezinde, Hak Teâlâ’ya ulaşmak için zahiri ibadetlerin ötesinde, kalbî ve derûnî bir temizliğin, yani gönül yapmanın ve gönüllere girmenin ehemmiyeti vardır. […]
BERCESTE VE İZAHI – 104– Şeyhülislâm Yahyâ – “Hüdâ Kerîm’dir elbet eylemez mahrûm” Şeyhülislâm Yahyâ’nın bu beyiti, hayatın en derin hakikatlerinden birine, Allah’ın Kerîm sıfatına ve kulun bu sıfatla olan bağlantısına nazar eder. Beyit, insanın Allah’a olan tevekkülünü ve duanın gücünü tasvir eder. “Hüdâ Kerîm’dir elbet eylemez mahrûm” mısraı, Allah’ın cömertliğinin ve merhametinin sonsuzluğunu ve […]
BERCESTE VE İZAHI – 103– Derûnî Bir Seyr-ü Sefer: Dört Beytin Hikmeti ve Sırrı Bu dört beyit, insan hayatının muhtelif veçhelerini ve en derin hakikatlerini tasvir eden birer inci gibidir. Her biri, kendi içinde bir alemi ihtiva etmekte, okuyana bir yol göstermekte ve onu derûnî bir tefekküre davet etmektedir. Beyitler, bizi zahiri mevcudattan batınî hakikatlere, […]