Archive for Temmuz, 2025

Vicdanın Ziyası ile Aklın Nuru: İki Kanatla Yükselen İnsan

Vicdanın Ziyası ile Aklın Nuru: İki Kanatla Yükselen İnsan “Vicdanın ziyası, ulûm-u diniyedir. Aklın nuru, fünûn-u medeniyedir. İkisinin imtizacıyla hakikat tecelli eder. O iki cenah ile talebenin himmeti pervaz eder. İftirak ettikleri vakit; birincisinde taassub, ikincisinde hile, şüphe tevellüd eder.” Münâzarât İnsan hem akıl hem kalp taşıyan bir varlıktır. Yani sadece düşünen bir mahlûk değil, […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Hikmetli Bakışlarla Kainat Kitabı ve İnsan

Hikmetli Bakışlarla Kainat Kitabı ve İnsan: Musibetlerden Rahmete Uzanan Bir Yolculuk Kainat, Yaratıcısının sonsuz kudretini, ilmini ve hikmetini sergileyen devasa bir kitaptır. Her bir zerresi, her bir canlısı, üzerinde tecelli eden ilahi isimlerin birer delili, birer şahididir. Günlük hayatımızda karşılaştığımız olaylar, tabiatın işleyişi, hatta kimi zaman bize musibet gibi görünen hadiseler bile, bu büyük kitabın […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

İstişare, İstidad ve İnsaf: Her Kamete Uygun Elbise

İstişare, İstidad ve İnsaf: Her Kamete Uygun Elbise “Ekrad’ın istidatları ile istişare etmek, onların sabâvet ve besâtetlerini nazara almaktır. Zira çok libas var; bir kamete güzel, başkasına çirkin gelir. Çocukların talimi; ya cebr ile, ya hevesatlarını okşamak ile olur.” Münâzarât Toplumu inşa eden temel taşlardan biri, farklılıkları tanımak, kabiliyetleri gözetmek ve insanları yerli yerince değerlendirmektir. […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

İslâmiyet’in Saflığı ve Taassubun Gölgesi

İslâmiyet’in Saflığı ve Taassubun Gölgesi “İslâmiyet’i, onu paslandıran hikâyat ve İsrailiyat ve taassubât-ı bârideden kurtarmak. Evet İslâmiyet’in şe’ni metanet, sebat, iltizam-ı hak olan salâbet-i diniyedir. Yoksa cehilden, adem-i muhakemeden neş’et eden taassub değildir. Bence taassubun en dehşetlisi, bazı Avrupa mukallidlerinde ve dinsizlerinde bulunur ki; sathî şüphelerinde muannidane ısrar gösteriyorlar. Bürhan ile temessük eden ülemanın şanı […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Parlak İsimli Cehalet: Zulmet-i Münevvere ve Akıl Aldatmacası

Parlak İsimli Cehalet: Zulmet-i Münevvere ve Akıl Aldatmacası “Zulmet-i münevvere     Efkâr-ı hâzırada cehl-i basiti cehl-i mürekkebe kalbeden en mühim sebep; meçhul bir şeye parlak bir isim takmakla anladım zannetmek ve meçhul şeyleri ona irca, ile, izah ettim zannetmektir. Halbuki tarif, ya hadd ya resim ile olur. Yoksa vâzıı cahil ve müsemmaya mümas olan vechi […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

YÜKÜNÜ TAŞIYAMAYAN KAMYON

YÜKÜNÜ TAŞIYAMAYAN KAMYON Yükünü taşıyamayan bir kamyonun, lastik yüklü olmasına rağmen yolda kalması, derin bir ironi taşıyor. Bu durum, sadece bir görselden ibaret değil; hayatın birçok alanında karşılaştığımız acı gerçeklerin bir yansıması. Gelin, boyle üzeri tekerle dolubiken tekeri patlayan ve yolda kalan kamyonet ve dile getirilen çarpıcı örnekleri esas alarak, tarihi, ibretlik ve düşündürücü bir […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Arzu Maskesiyle Dolaşan Fikirler ve Gizli Hislerin Labirenti

Arzu Maskesiyle Dolaşan Fikirler ve Gizli Hislerin Labirenti “İnsanın meşhur havassından başka havassı vardır. Zâika gibi bir hiss-i sâika, hem bir hiss-i şâika vardır. Hem insanda gayr-ı meş’ur hisler çoktur. * * *     Bâzen arzu, fikir suretini giyer. Şahs-ı muhteris, arzu-yu nefsaniyesini fikir zanneder. * * *     Garibdir ki, bâzı adam pis bir […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Tenkidin Zehri, İmanın Zırhı: Cerbezeye Karşı Hikmetli Sükûnet

Tenkidin Zehri, İmanın Zırhı: Cerbezeye Karşı Hikmetli Sükûnet “En müthiş maraz ve musibetimiz, cerbeze ve gurura istinat eden tenkiddir. Tenkidi eğer insaf işletirse, hakikatı rendeçler. Eğer gurur istihdam etse tahrip eder, parçalar. O müthişin en müthişidir ki, akaid-i îmâniyeye ve mesâil-i diniyeye girse. Zira îman hem tasdik, hem iz’an, hem iltizam, hem teslim, hem mânevî […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Hırs, Kalbin Delicisidir: Fıtrata Zıt Gidenin Akıbeti

Hırs, Kalbin Delicisidir: Fıtrata Zıt Gidenin Akıbeti “Hırs ile aculiyet, sebeb-i haybettir. Zira müretteb basamaklar gibi fıtrattaki tertibe, teselsüle tatbik-i hareket etmediğinden harîs, muvaffak olamaz. Olsa da tertib-i ca’lîsi bir basamak kadar seyr-i fıtrîden kısa olduğundan ye’se düşüp gaflet bastıktan sonra kapı açılır. Allah kalbin bâtınını îman ve mârifet ve muhabbeti için yaratmıştır. Kalbin zâhirini, […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Sanatta Kemal, Sebeplerde Şuur Olmaz: Tesir Gerçekten Kimindir?

Sanatta Kemal, Sebeplerde Şuur Olmaz: Tesir Gerçekten Kimindir? “Eğer icaddaki vasıta hakikî olsaydı ve hakikî te’sir verilseydi; hem bir şuur-u küllî verilmek lâzım idi, hem de bizzarure eserde ittikan-ı kemâl-i san’at muhtelif olacaktı. Halbuki en âdiden en âlîye, en küçükten en büyüğe ittikan; derece-i kemâlde, mâhiyetin kameti nisbetindedir. Demek Müessir-i Hakikî’den bâzı karîb, bâzı baîd, […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Hayatın Kanunları: Sabır, İhtiyaç ve Merakın Terakki Yolculuğu

Hayatın Kanunları: Sabır, İhtiyaç ve Merakın Terakki Yolculuğu “Evâmir-i şer’iyeye karşı itaat ve isyan olduğu gibi, evâmir-i tekviniyeye karşı da itaat ve isyan vardır. Birincisinde mükâfat ve mücâzatın ekseri âhirette; ikincisinde, ağlebi dünyada olur. Meselâ: Sabrın mükâfatı zaferdir; ataletin mücâzatı sefalettir; sa’yin sevabı, servettir; sebatın mükâfatı, galebedir. Müsavatsız adalet, adalet değildir.”    “Temasül, tezadın sebebidir; […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Hakikatin Işığında: İman, Cemaat ve Mezhep Ahlâkı

Hakikatin Işığında: İman, Cemaat ve Mezhep Ahlâkı “Îmânî mes’elelerde şüphe, bir delili, hattâ yüz delili atsa da; medlûle îras-ı zarar edemez. Çünkü binler delil var. “    “Sevad-ı âzama ittiba edilmeli. Ekseriyete ve sevad-ı âzama dayandığı zaman, lâkayd Emevîlik, en nihâyet Ehl-i Sünnet cemaatine girdi. Adetçe ekalliyette kalan salâbetli Alevîlik, en nihâyet az bir kısmı […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Bir Masumun Kanı, Bir Cihanın Bedelidir: Musibet, Şehadet ve Adaletin Mizanı

Bir Masumun Kanı, Bir Cihanın Bedelidir: Musibet, Şehadet ve Adaletin Mizanı “Musibet-i âmme, ekseriyetin hatasından terettüb eder. Musibet; cinayetin neticesi, mükâfatın mukaddimesidir.”    “Şehid kendini hayy bilir. Feda ettiği hayatı, sekeratı tatmadığından, gayr-ı münkatı’ ve bâki görüyor. Yalnız daha nezih olarak buluyor.”    “Adalet-i mahzâ-i Kur’âniye bir mâsumun hayatını ve kanını, hattâ umum beşer için […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

Parlayan Camlar, Paslı Elmaslar ve Kör Gözlerin Hakikati: Zihinlerdeki Perdeler ve Kalplerdeki Nurlar

Parlayan Camlar, Paslı Elmaslar ve Kör Gözlerin Hakikati: Zihinlerdeki Perdeler ve Kalplerdeki Nurlar “Paslanmış bîhemta bir elmas, dâima mücellâ cama müreccahtır.”    “Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir; göz ise mâneviyatta kördür.”    “Mecaz, ilmin elinden cehlin eline düşse, hakikata inkılab eder; hurâfata kapı açar. “    “İhsân-ı İlâhî’den fazla ihsan, ihsan değildir. Her şeyi, […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025

İHTİLAFIN KÖKÜ: ŞİA’NIN EHL-İ SÜNNET’E BAKIŞI ve TENKİTLERİN ARDINDAKİ ZİHNİYET

İHTİLAFIN KÖKÜ: ŞİA’NIN EHL-İ SÜNNET’E BAKIŞI ve TENKİTLERİN ARDINDAKİ ZİHNİYET İslam dünyası içinde asırlardır süren mezhebî ihtilafların başında, Ehl-i Sünnet ile Şiîlik arasındaki ayrılıklar gelir. Bu ihtilaf, basit bir mezhep farklılığından öte, tarih, siyaset, imamet anlayışı ve sahâbe tasavvurunda derin ayrışmalara dayanır. Bu ayrışmalar, zamanla karşılıklı ithamlara, hatta tekfir seviyesine kadar varan çatışmalara dönüşmüştür. Şia’nın […]

Loading

No ResponsesTemmuz 2nd, 2025