Lozan ve İslâm’dan Uzaklaştırma Planları “Büyük Doğu’nun yirmi dokuzuncu sayısında “Lozan’ın İçyüzü” diye yazılan makaleden: İngiliz murahhas heyeti reisi Lord Gürzon, nihayet en manidar sözünü söyledi. Dedi ki: “Türkiye, İslâmî alâkasını ve İslâm’ı temsil rolünü kendi eliyle çözer ve atarsa bizimle hulus birliği etmiş olur ve Hristiyan dünyasının hürmet ve minnetini kazanır; biz […]
Tayyibâtın Semaya Yükselişi: Kelimelerin Işıkla Yolculuğu “Bütün güzel sözler, güzel manalar, hârika güzel cemaller ve bütün kâinatın yüzünde cemalleri görünen ezelî esma-i hüsnanın cilveleri ve başta enbiyalar, evliyalar, asfiyalar olarak bütün ehl-i imanın imanları ile kâinatın ve mahlukatın görünen güzellikleri ve ehl-i imanın imanlarından neş’et eden güzel sözler, hamdler, şükürler, tevhidler, tehliller, tesbihler, tekbirler اِلَيْهِ […]
Havanın Sessiz Şahidi: Kudretin Havada Yazılan Mucizesi “Bir tek kelimeyi aynı anda milyon belki milyar kelime olarak cilve-i kudret sahife-i havada istinsah ettiği gibi اِلَيْهِ يَصْعَدُ الْكَلِمُ الطَّيِّبُ âyetinin remziyle her kelime-i tayyibe, bütün küre-i havada birden, âdeta zamansız, kalem-i kudret ile istinsah edildiği gibi; manevî ve makbul hakikatlerin bir yazar bozar tahtası hükmünde olan […]
Havanın Sessiz Şahidi: Kudretin Havada Yazılan Mucizesi “Bir tek kelimeyi aynı anda milyon belki milyar kelime olarak cilve-i kudret sahife-i havada istinsah ettiği gibi اِلَيْهِ يَصْعَدُ الْكَلِمُ الطَّيِّبُ âyetinin remziyle her kelime-i tayyibe, bütün küre-i havada birden, âdeta zamansız, kalem-i kudret ile istinsah edildiği gibi; manevî ve makbul hakikatlerin bir yazar bozar tahtası hükmünde olan […]
Kur’ân’a Dönüş: Aklın ve Kalbin Evrensel İntibahı “Elbette nev-i beşer, bütün bütün aklını kaybetmezse maddî veya manevî bir kıyamet başlarına kopmazsa İsveç, Norveç, Finlandiya ve İngiltere’nin Kur’an’ı kabul etmeye çalışan meşhur hatipleri ve Amerika’nın din-i hakkı arayan ehemmiyetli cemiyeti gibi rûy-i zeminin geniş kıtaları ve büyük hükûmetleri Kur’an-ı Mu’cizü’l-Beyan’ı arayacaklar ve hakikatlerini anladıktan sonra bütün […]
İstikbal İmanın Olacaktır: Aklın, İlmin ve İnsafın Zaferi “Ey bu Camiü’l-Emevî’deki kardeşlerim gibi âlem-i İslâm’ın cami-i kebirinde olan kardeşlerim! Siz de ibret alınız. Bu kırk beş senedeki hâdisattan ibret alınız. Tam aklınızı başınıza alınız. Ey mütefekkir ve akıl sahibi ve kendini münevver telakki edenler! Hasıl-ı kelâm: Biz Kur’an şakirdleri olan Müslümanlar, bürhana tabi oluyoruz; akıl […]
İslam’dan Kopuşun Bedeli: Mürtedlikten Anarşizme, Ye’cüc ve Me’cüc Fitnesine “Bir Müslüman İslâmiyet dairesinden çıksa mürted ve anarşist olur, hayat-ı içtimaiyeye zehir hükmüne geçer. Çünkü anarşi hiçbir hakkı tanımaz, insaniyet seciyelerini canavar hayvanların seciyesine çevirir. Âhir zamanda gelecek Ye’cüc ve Me’cüc’ün komitesi, anarşistler olduğuna Kur’an işaret ediyor. ” Emirdağ Lâhikası 2 Tarih boyunca, din yalnızca kişisel […]
Siyaset mi, Saltanat mı? Memuriyet mi, Nemrutçuluk mu? “Bu vatanda şimdilik dört parti var: Biri Halk Partisi, biri Demokrat, biri Millet, diğeri İttihad-ı İslâm’dır. Halk Partisi ise: Hakikaten acib ve zevkli bir rüşvet-i umumîyi kanunlar perdesinde bazı memurlara verdikleri için yirmi sekiz senelik bütün cinayatıyla başkaların cinayatı ve İttihatçıların mason kısmının seyyiatları da o partiye […]
Siyasi Tercih mi, İmanî Mesuliyet mi? Kur’an ve Vatan Namına Bir Muhafaza Davası “Eğer Demokrat Parti düşse ya Halk Partisi veya Millet Partisi iktidara gelecek. Halbuki Halk Partisi, İttihatçıların bozuk kısmının cinayetleri ve hem cumhuriyetin birinci reisinin Sevr Muahedesi’yle ve çok siyasî desiselerin icbarıyla, on beş senede yaptığı icraatının kısm-ı a’zamı tamamıyla eski partiye yüklendiği […]
Fecr-i Sadık ve Beşeriyetin İstikbali: Güneşin Doğuşu Yakın mı? “Hem de İslâmiyet güneşinin tutulmasına, inkisafına ve beşeri tenvir etmesine mümanaat eden perdeler açılmaya başlamışlar. O mümanaat edenler çekilmeye başlıyorlar. Kırk beş sene evvel o fecrin emaresi göründü. 71’de fecr-i sadıkı başladı veya başlayacak.” “Ey Cami-i Emevî’de kardeşlerim! Ve yarım asır sonraki âlem-i İslâm camiindeki […]
Siyaset Mi Dine Hizmet Edecek, Yoksa Din Mi Siyasete? “Bu vatanda şimdilik dört parti var: Biri Halk Partisi, biri Demokrat, biri Millet, diğeri İttihad-ı İslâm’dır. İttihad-ı İslâm Partisi: Yüzde altmış yetmişi tam mütedeyyin olmak şartıyla, şimdiki siyaset başına geçebilir. Dini, siyasete âlet etmemeye belki siyaseti dine âlet etmeye çalışabilir. Fakat çok zamandan beri terbiye-i […]
Müsbet Hareket ve Sorumluluk Bilinci: Vazifemiz Neydi? “Bizim vazifemiz müsbet hareket etmektir. Menfî hareket değildir. Rıza-yı İlahîye göre sırf hizmet-i imaniyeyi yapmaktır, vazife-i İlahiyeye karışmamaktır. Bizler asayişi muhafazayı netice veren müsbet iman hizmeti içinde her bir sıkıntıya karşı sabırla, şükürle mükellefiz. ” Emirdağ Lâhikası 2 Giriş Bediüzzaman Said Nursî’nin, özellikle fitne zamanlarında ve sosyal çalkantıların […]
Kur’an ve Vatan Aleyhindeki Üç Tehlikeli Cereyan: Sessiz Tahribatın Şifreleri “Şimdi Kur’an, İslâmiyet ve bu vatan zararına üç cereyan var: Birincisi: Komünist, dinsizlik cereyanı. Bu cereyan yüzde otuz kırk adama zarar verebilir. İkincisi: Eskiden beri müstemlekatların, Türklerle alâkalarını kesmek için Türkiye dairesinde dinsizliği neşretmek için ifsad komitesi namında bir komite. Bu da yüzde […]
Zamanın Cihadı: Kalemle, Sabırla ve Sadakatle “Asıl mesele bu zamanın cihad-ı manevîsidir. Manevî tahribatına karşı set çekmektir. Bununla dâhilî asayişe bütün kuvvetimizle yardım etmektir. Ve cihad-ı maneviyenin en büyük şartı da vazife-i İlahiyeye karışmamaktır ki “Bizim vazifemiz hizmettir, netice Cenab-ı Hakk’a aittir; biz vazifemizi yapmakla mecbur ve mükellefiz.” Emirdağ Lâhikası 2 Her çağın bir cihadı […]
Zamanın Cihadı: Kalemle, Sabırla ve Sadakatle “Asıl mesele bu zamanın cihad-ı manevîsidir. Manevî tahribatına karşı set çekmektir. Bununla dâhilî asayişe bütün kuvvetimizle yardım etmektir. Ve cihad-ı maneviyenin en büyük şartı da vazife-i İlahiyeye karışmamaktır ki “Bizim vazifemiz hizmettir, netice Cenab-ı Hakk’a aittir; biz vazifemizi yapmakla mecbur ve mükellefiz.” Emirdağ Lâhikası 2 Her çağın bir cihadı […]