Sütle Gelen Rahmet: Kasdî İkramların Sessiz Lisanı “Evet, kâinatta medar-ı hamd ve şükür olan kasdî in’amlar ve nimetler, hususan kan ve fışkı içinden safi, temiz, gıdalı sütü âciz yavrulara göndermek ve ihtiyarî ihsanlar ve hediyeler ve merhametli ikramlar ve ziyafetler zemin yüzünü, belki kâinatı doldurmuş. Onların fiyatı dahi başta Bismillah, âhirde Elhamdülillah, ortada nimette in’amı […]
Âlemler İçinde Âlemler: Kudretin Sessiz Nidası “Evet, biz gözümüzle görüyoruz ki: Bu kâinatta binler değil belki milyonlar âlemler, küçük kâinatlar, ekseri birbiri içinde, her birinin idaresi ve tedbirinin şeraiti ayrı ayrı olduğu halde, öyle bir mükemmel terbiye, tedbir, idare ediliyor ki bütün kâinat bir sahife gibi her an nazarında ve bütün âlemler birer satır gibi […]
Cüz’î Şerlerde Gizli Hikmet: Bir Çiçeğin Gölgesinde Yağan Yağmur “Her bir unsurun, her bir nev’in, her bir mevcudun küllî ve cüz’î müteaddid vazifeleri ve o her bir vazifenin çok neticeleri ve meyveleri var. Ve ekseriyet-i mutlakası, maslahat ve güzel ve hayır ve rahmettirler. Ve az bir kısmı, kabiliyetsizlere ve yanlış mübaşeret edenlere veya ceza ve […]
Dua ile Uyutulan Kıta: İncille Gelenler, Altınla Dönenler Afrika kıtası, insanlığın en kadim beşiklerinden biri… Doğal zenginlikleriyle, verimli topraklarıyla ve tarih öncesinden bugüne uzanan kültürel çeşitliliğiyle bir hazine adeta. Ancak ne hazindir ki, bu kıta uzun asırlar boyunca sömürgeci güçlerin hedefi olmuş, kanla, hileyle ve tahrif edilmiş dinle kuşatılmıştır. Bu gerçeğin özeti, Kenya’nın ilk devlet […]
İttihad-ı İslâm Fabrikası ve Kusurlara Takılan Çarklar Bediüzzaman Said Nursî’nin Tarihçe-i Hayat’ta çizdiği “İslam toplumunu bir fabrika” metaforu, sadece bir benzetme değil, aynı zamanda bir çağın teşhisidir. Bu teşhis, İslâm ümmetinin bugünkü dağınıklığına, iç çatışmalarına ve kardeşi kardeşe düşman eden zihniyetlere karşı verilen derin bir uyarıdır. Fabrikanın Çarkları ve Toplumun Organları Bir fabrika, birçok çarkın, […]
Zulmeti Yırtan Nur: İslâm’a Yapılan İtirazlara Karşı Reddiyeler ve Hakikat Mücadelesi İslâm, hakikatin bizzat kendisidir. O, karanlık bir dünyaya doğmuş bir nurdur. Fakat her nur, zıddıyla beraber gelir; tıpkı gündüzü takip eden gece gibi. İşte bu yüzdendir ki, İslâm tarihi boyunca gerek dıştan gelen itirazlara gerekse içten yükselen münafıkça fısıltılara karşı reddiyeler, yani hakikati savunma […]
Sessiz Duaların Sahibi: Fıtratın Dilinden Rabbe “Evet, tohumlar ve çekirdekler istidat lisanıyla her biri birer ağaç ve birer sümbüle olmayı Hâlık’ından isteyip duaları gözümüz önünde kabul olması gibi; bütün hayvanatın ihtiyac-ı fıtrî lisanıyla elleri yetişmediği yerlerden rızıklarını ve hayatlarına lüzumu bulunan ve iktidarlarının haricindeki matlublarını birisinden isteyip o fıtrî ihtiyaç diliyle ettikleri bütün dualarını gözümüz […]
Sessiz Duaların Sahibi: Fıtratın Dilinden Rabbe “Evet, tohumlar ve çekirdekler istidat lisanıyla her biri birer ağaç ve birer sümbüle olmayı Hâlık’ından isteyip duaları gözümüz önünde kabul olması gibi; bütün hayvanatın ihtiyac-ı fıtrî lisanıyla elleri yetişmediği yerlerden rızıklarını ve hayatlarına lüzumu bulunan ve iktidarlarının haricindeki matlublarını birisinden isteyip o fıtrî ihtiyaç diliyle ettikleri bütün dualarını gözümüz […]
İnsan Sanatı ve Hâlıkının İlim Güneşi “Evet insanın şuuruna, ilmine delâlet eden düzgün, ölçülü sanatı ile; insanın hâlıkının ilmine, hikmetine delâlet eden hüsn-ü hilkat-i insan muvazenesi; aynen yıldız böceğinin gecedeki ışığının lem’acığının, gündüzde güneşin ihatalı ziyasına nisbeti gibidir.” Şualar İnsan, yaratılış itibarıyla kainatın en dikkat çekici varlığıdır. Aklı, şuuru, dili, sanat kabiliyeti, düşüncesi ve iradesiyle […]
Ol Dedi Oldu: Kudretin Sırrı ve Meşietin Derinliği “Her şey onun irade ve meşietiyle olur. İstediği olur, istemediği olmaz. Her ne isterse yapar. İstemezse hiçbir şey olmaz. ” Şualar Her şey, “O’nun” dilemesiyle olur. O istemezse hiçbir şey olmaz. Bu hakikat, sadece bir kelâmî prensip değil, Kur’an’ın yüzlerce ayetiyle sabit bir tevhid gerçeğidir. Çünkü kâinatı […]
Ol Dedi Oldu: Kudretin Sırrı ve Meşietin Derinliği “Her şey onun irade ve meşietiyle olur. İstediği olur, istemediği olmaz. Her ne isterse yapar. İstemezse hiçbir şey olmaz. ” Şualar Her şey, “O’nun” dilemesiyle olur. O istemezse hiçbir şey olmaz. Bu hakikat, sadece bir kelâmî prensip değil, Kur’an’ın yüzlerce ayetiyle sabit bir tevhid gerçeğidir. Çünkü kâinatı […]
Cehennem Korkusuyla Günaha Karşı Perhiz: Akıllı İnsanın Gerçek Tercihi “Hayret ederim o kişiye ki; hastalık korkusuyla yemekten perhiz eder de, Cehennem korkusuyla günahtan perhiz etmez.” — Yahya bin Muaz (rahmetullahi aleyh) İnsanoğlu fıtratı gereği zarardan kaçar, faydaya yönelir. Kimi şeker hastalığına yakalanmamak için tatlıdan, kimi tansiyonu yükselmesin diye tuzdan uzak durur. Doktorun “yeme” dediğini yemez, […]
Üstünlük Yarışı Değil, Hakk’a Yakınlık Yarışı: Kur’ân’da Üstünlük ve Muradına Erenler İnsanlık tarihi kadar eski bir mesele var karşımızda: Üstünlük arzusu… İlk kıskançlık Hz. Âdem’in iki oğlundan biri olan Kabil’in, kardeşi Hâbil’in kabul edilen kurbanına duyduğu hasetle başladı. O günden bugüne üstünlük mücadelesi, toplumların, milletlerin, hatta bireylerin iç çatışması olarak varlığını sürdürdü. Kur’ân-ı Kerîm, bu […]
Kudretin Kelimeleri: Varlığın Sessiz Şahitleri “Kudretin vücudu, kâinatın vücudundan daha ziyade kat’îdir. Belki bütün mahlukat, her biri hem beraber o kudretin mücessem kelimatıdır. Onun aynelyakîn vücudunu gösterirler. Onun mevsufu olan Kadîr-i Mutlak’a adetlerince şehadetler ederler.” Şualar Kâinat, gözle görülür, elle tutulur bir hakikattir. Dağlar, yıldızlar, okyanuslar, ağaçlar, kuşlar ve nihayet insan… Hepsi birer varlık numunesidir. […]
Kiminle Dostsun, Kiminle Düşman? Ayetlerin Işığında Zamanın Aynasında Zaman değişir, insanlar değişir, devletler yükselir, imparatorluklar yıkılır. Fakat değişmeyen bir hakikat vardır: İlahi kelâmın zaman üstü uyarıları. Kur’ân’ın sayfalarında yer alan bazı ayetler, yalnızca bir dönem değil, tüm zamanlara rehberdir. Haşr, Al-i İmran, Fetih, Mücadele ve Maide surelerinde yer alan ayetler; düşman tanımını, dostluk sınırlarını ve […]