Sevr Mağarası: İlahi Himaye ve Tevekkülün Sırrı “Manevî tevatür derecesinde bir şöhretle, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm Ebubekiri’s-Sıddık ile küffarın takibinden kurtulmak için tahassun ettikleri Sevr Mağarasının kapısında, iki nöbetçi gibi iki güvercin gelip beklemeleri ve örümcek dahi perdedar gibi hârika bir tarzda, kalın bir ağ ile mağara kapısını örtmesidir. Hattâ rüesa-yı Kureyş’ten, Resul-i Ekrem […]
Saadet-i beşeriye dünyada adalet ile olabilir. Adalet ise doğrudan doğruya Kur’an’ın gösterdiği yol ile olabilir…” Risale-i Nur Külliyatı”ndan. Hutbe-i Şamiye. Adalet: Beşeriyetin Saadeti ve Kur’an’ın Rehberliği İnsanlık tarihi boyunca her dönemde aranan, özlemi duyulan ve uğruna mücadele edilen yegane değerlerden biri adalettir. Bu derin söz, beşeriyetin gerçek saadetinin, yani dünya ve ahiret mutluluğunun ancak adaletle […]
Hayatın Paradoksu: Toprak Kokusu ve Gönül Kuraklığı “Dervişe sormuşlar: Ne anladın dünyadan? Derviş cevap verdi: ‘Ölülerin sevgiyle anıldığı… Yaşayanların sevgisizlikten öldüğü bir dünyaya şahit oldum. Ölülerin toprağına çiçek ektiler, yaşayanların bahçesini talan ettiler.’” Bu sözler, insanlık hallerine dair derin bir gözlem, belki de çağlar boyunca süregelen bir paradoksun özeti. Bir yandan ölümün getirdiği hüzün ve […]
Haşir Meydanı ve İlahi Mahkeme – Kehf ve İbrahim Sûrelerinin Haşre Dair Tesirli Beyanları İnsanoğlu zaman içinde pek çok şeyi unutur: Nereden geldiğini, niçin yaratıldığını ve nereye gideceğini… Oysa Kur’ân, insanı bu gafletten uyandırmak için sık sık âhireti, haşri ve hesap gününü gündeme getirir. Özellikle Kehf 47-49 ve İbrahim 48-51 ayetleri, haşir meydanının korkunç sahnelerini, […]
Kur’ân’ın Çok Katmanlı Dili: Her Kalbe Hitap Eden Ezelî Bir Kelâm “Kur’an-ı Hakîm’in cümleleri, birer manaya münhasır değil; belki nev-i beşerin umum tabakatına hitap olduğu için her tabakaya karşı birer manayı tazammun eden bir küllî hükmündedir.” — Mektubat, Bediüzzaman Said Nursî Kur’ân-ı Kerîm, bir beşer kelamı değil; ezelî ve ebedî bir hitap ve kitaptır. Bu […]
Rabbu’l-Âlemîn: Her Âleme Dokunan İlahi Terbiye “رَبِّ الْعَالَمٖينَ “Rabbi’l-âlemîn tabiri ise: Doğrudan doğruya her âlem, Cenab-ı Hakk’ın rububiyetiyle idare ve terbiye ve tedbir edilir.” — Mektubat, Bediüzzaman Said Nursî Kur’ân-ı Kerîm’in ilk suresi olan Fâtiha’da geçen “رَبِّ الْعَالَمِينَ (Rabbi’l-Âlemîn)” ifadesi, yalnızca bir sıfat değildir; başlı başına bir tevhid dersi, bir kâinat açıklaması, bir insanlık ufku […]
Her Şeyde Onu Görmek: Varlık Âleminin Satır Arasındaki Marifet “Sa’dî-i Şirazî’nin dediği gibi: دَرْ نَظَرِ هُوشِيَارْ هَرْ وَرَقٖى دَفْتَرٖيسْتْ اَزْ مَعْرِفَتِ كِرْدِگَارْ “Her şeyde Cenab-ı Hakk’ın marifetine bir pencere açar.” — Mektubat, Sa’dî-i Şirazî’den iktibas İnsan, baktığını gören bir varlıktır. Ama herkes görmez; görebilmek için uyanık bir kalp, diri bir ruh, tefekkürle yıkanmış bir bakış […]
Her Şeyde Onu Görmek: Varlık Âleminin Satır Arasındaki Marifet “Sa’dî-i Şirazî’nin dediği gibi: دَرْ نَظَرِ هُوشِيَارْ هَرْ وَرَقٖى دَفْتَرٖيسْتْ اَزْ مَعْرِفَتِ كِرْدِگَارْ “Her şeyde Cenab-ı Hakk’ın marifetine bir pencere açar.” — Mektubat, Sa’dî-i Şirazî’den iktibas İnsan, baktığını gören bir varlıktır. Ama herkes görmez; görebilmek için uyanık bir kalp, diri bir ruh, tefekkürle yıkanmış bir bakış […]
İman Akılla Başlar, Kalple Köklenir: İmanın Lezzeti Sadece İlimle Olmaz “Hem iman yalnız ilim ile değil, imanda çok letaifin hisseleri var. Nasıl ki bir yemek mideye girse o yemek muhtelif âsaba, muhtelif bir surette inkısam edip tevzi olunuyor. İlim ile gelen mesail-i imaniye dahi akıl midesine girdikten sonra, derecata göre ruh, kalp, sır, nefis ve […]
Boşa Gitmeyen Emek: Fâniden Bâkiye Açılan Kapı “Ey insan! Yaptığın hizmet, ettiğin ubudiyet boşu boşuna gitmez. Bir dâr-ı mükâfat, bir mahall-i saadet senin için ihzar edilmiştir. Senin şu fâni dünyana bedel, bâki bir Cennet seni bekler.” — Risale-i Nur Külliyatı İnsanoğlunun en derin korkularından biri boşa çalışmak, boşa yaşamak, boşa yorulmaktır. Eğer bir emeğin karşılığı […]
Helâl Dairesi: Gerçek Hürriyetin ve Huzurun Sınırı “Helâl dairesi geniştir, keyfe kâfi gelir. Harama girmeye hiç lüzum yoktur.” – Risale-i Nur Zaman değişiyor, dünya dönüyor, arzular çoğalıyor. İnsan nefsinin iştahı kabardıkça, haramın cazibesi de artıyor gibi görünüyor. Ama hakikat değişmiyor: Allah’ın çizdiği sınırlar, aslında kulun huzuru içindir. Risale-i Nur’un bu veciz ifadesi, hem ibretli hem […]
Özgürlük Kimin Hakkı? Başörtüsü Yasağından Çıplaklığa Giden Yol” Gerçek Özgürlük, İffetin ve İnancın Hakkını Tanımaktır Tarihin en büyük çelişkilerinden biriyle karşı karşıyayız: Bir dönemin “çağdaş” ve “özgürlükçü” anlayışı, inancından dolayı örtünen genç kızlara kapıları kapattı, okulları, amfileri, kürsüleri yasakladı. Başörtüsü, bir tehdit gibi gösterildi. Başını örttüğü için eğitim hakkı elinden alınan nice zihin, nice istidat, […]
Özgürlük Kimin Hakkı? Başörtüsü Yasağından Çıplaklığa Giden Yol” Gerçek Özgürlük, İffetin ve İnancın Hakkını Tanımaktır Tarihin en büyük çelişkilerinden biriyle karşı karşıyayız: Bir dönemin “çağdaş” ve “özgürlükçü” anlayışı, inancından dolayı örtünen genç kızlara kapıları kapattı, okulları, amfileri, kürsüleri yasakladı. Başörtüsü, bir tehdit gibi gösterildi. Başını örttüğü için eğitim hakkı elinden alınan nice zihin, nice istidat, […]
Her Gözde Tecelli Eden Sonsuz San’at “Her ferdin san’at itibariyle kıymetdar olması, sonsuz bir zenginlikle gayr-ı mütenahî hazinelere mâlik olan zâta mahsustur. Kur’an Tefsiri Risale-i Nur’dan – Her Bir Göz, Ezelî Bir Sanatkârın Mührüdür – Bir göz… Kimi zaman bir kertenkeleye, kimi zaman bir kuşa, bazen de insana aittir. Fakat dikkatle bakıldığında her biri apayrı […]
Aldanışın Bedeli: Hayat Bir Rüya Gibi Geçmeden… “EYVAH! ALDANDIK. ŞU HAYAT-I DÜNYEVİYEYİ SABİT ZANNETTİK. O ZAN SEBEBİYLE BÜTÜN BÜTÜN ZAYİ’ ETTİK. EVET ŞU GÜZERAN-I HAYAT BİR UYKUDUR, BİR RÜ’YA GİBİ GEÇTİ. ŞU TEMELSİZ ÖMÜR DAHİ,BİR RÜZGAR GİBİ UÇAR GİDER…” BEDİÜZZAMAN “Eyvah! Aldandık. Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik…” Bu cümle, sadece bir serzeniş değil; aynı zamanda […]