Archive for Haziran, 2025

Manevî İlaçlar ve Kur’an’ın Eczanesinden Gelen Şifa

Manevî İlaçlar ve Kur’an’ın Eczanesinden Gelen Şifa “Ulûm-u imaniye, hususan doğrudan doğruya ihtiyaca binaen ve yaralarına devaen Kur’an-ı Hakîm’in esrarından manevî ilaçlar alınsa ve tecrübe edilse; elbette o ulûm-u imaniye ve o edviye-i ruhaniye, ihtiyacını hissedenlere ve ciddi ihlas ile istimal edenlere yeter, kâfi gelir.” Mektubat İnsan yalnız et ve kemikten ibaret değildir. Onun asıl […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Manevî İlaçlar ve Kur’an’ın Eczanesinden Gelen Şifa

Manevî İlaçlar ve Kur’an’ın Eczanesinden Gelen Şifa “Ulûm-u imaniye, hususan doğrudan doğruya ihtiyaca binaen ve yaralarına devaen Kur’an-ı Hakîm’in esrarından manevî ilaçlar alınsa ve tecrübe edilse; elbette o ulûm-u imaniye ve o edviye-i ruhaniye, ihtiyacını hissedenlere ve ciddi ihlas ile istimal edenlere yeter, kâfi gelir.” Mektubat İnsan yalnız et ve kemikten ibaret değildir. Onun asıl […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Zihniyet Meselesi: Kimin Çocuğuyuz, Kimin Yolundayız?

Zihniyet Meselesi: Kimin Çocuğuyuz, Kimin Yolundayız? İnsan zamanla değil, zihniyetle yaşar. Ve toplumlar da, fiziki düşmanlardan çok, zihinlerine yerleşmiş bozuk fikirlerin esaretiyle çöküşe gider. Bu çağda yaşadığımız tüm krizler —ahlaki, siyasi, ekonomik ya da inanç temelli olsun— aslında tek bir hastalığın farklı semptomlarıdır: Zihniyet çürümesi. Bugün insanlar sadece ne yaptıklarıyla değil, neye sebep oldukları ve […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Tinet Değişmez: Hainliğin Maskesi Düşer, Mazlumun Gözyaşı Kalır

Tinet Değişmez: Hainliğin Maskesi Düşer, Mazlumun Gözyaşı Kalır Bazı hakikatler vardır ki zaman geçse de, mekân değişse de değişmez. Tıpkı ateşin yakması, yılanın sokması, arının bal yapması gibi. Varlıklar özleriyle konuşur. Ve insan da bu varlıklar âleminde en karmaşık ama bir o kadar da fıtratı net bir mahluktur. Zira “tinet”, yani yaratılıştaki huy, eğilim ve […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Kıblemiz Ne, Dinimiz Ne Oldu?

Kıblemiz Ne, Dinimiz Ne Oldu? Efendimiz Şöyle Buyurmuştur; “İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki, Bütün endişe ve düşünceleri Mideleri, Şerefleri Dünyalıkları, Kıbleleri Kadınları, Dinleri de Paraları olacaktır. İşte bunlar mahlukatın en kötüleri’dir, Ahirette onlara hiçbir pay yoktur.” (Deylemi, Aclûni, Keşfi’l-Hafâ) Bu ifadeler, sadece bir hadis metninin tekrarı değil; çağımızın kanayan bir yarasının, insanlık onurunun […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Dalkavukluk Zafiyettir, İz’anı Olanın Zırhı İzzettir

Dalkavukluk Zafiyettir, İz’anı Olanın Zırhı İzzettir Hayatın her sahasında, güçlü ile zayıf, zalim ile mazlum, şahsiyetli ile dalkavuk karşı karşıya gelir. Ancak bu karşılaşmalarda insanın tavrı, onun değerini, akıbetini ve izzetini tayin eder. Tarihin derinliklerinden günümüze kadar tekrar eden bir hakikat vardır: Zulüm, zaafla beslenir; tecavüz, teslimiyetle cesaret bulur. İşte bu yüzden, zalimin karşısında eğilmek; […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Zulme Meyil de Zulümdür – Sessiz Kalmak Suça Ortak Olmaktır

Zulme Meyil de Zulümdür – Sessiz Kalmak Suça Ortak Olmaktır Kur’ân-ı Kerîm’in birçok ayetinde zulüm, en ağır şekilde yerilmiştir. Çünkü zulüm, sadece bir hak gaspı değil; aynı zamanda insanlık onuruna, adalete ve ilahî düzene karşı işlenmiş büyük bir cürümdür. Ancak dikkat çekici olan şudur ki, Kur’an zulmü sadece yapanı değil, ona meyil edeni dahi ağır […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Şükür, İmanın Ruhudur – Nimetleri Tanımak, Hakkı Teslim Etmektir

Şükür, İmanın Ruhudur – Nimetleri Tanımak, Hakkı Teslim Etmektir “Kur’an-ı Mu’cizü’l-Beyan, tekrar ile اَفَلَا يَشْكُرُونَ ۝ اَفَلَا يَشْكُرُونَ ۝ وَسَنَجْزِى الشَّاكِرٖينَ ۝ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَزٖيدَنَّكُمْ ۝ بَلِ اللّٰهَ فَاعْبُدْ وَ كُنْ مِنَ الشَّاكِرٖينَ gibi âyetlerle gösteriyor ki Hâlık-ı Rahman’ın ibadından istediği en mühim iş, şükürdür. Furkan-ı Hakîm’de gayet ehemmiyetle şükre davet eder. Ve şükür etmemekliği, […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Şükrün Ölçüsü, Kanaat ve Rızadır – İsraf ve Hırs, Şükürsüzlüğün Alametidir

Şükrün Ölçüsü, Kanaat ve Rızadır – İsraf ve Hırs, Şükürsüzlüğün Alametidir Şükür, sadece dilde kalan bir teşekkür değil; hayatın tüm alanlarında tezahür eden bir kulluk tavrıdır. Şükür, nimeti tanımak ve ona karşı gösterilen kalbî ve fiilî saygıdır. Ancak bu saygının ölçüleri vardır. Nitekim Bediüzzaman Said Nursî, şükrün ve şükürsüzlüğün ölçülerini dört veciz kelimeyle izah eder: […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Yanılsama ve Hakikat Arasında: Medeniyetin Maskesi, Dinlerin Gerçek Yüzü

Yanılsama ve Hakikat Arasında: Medeniyetin Maskesi, Dinlerin Gerçek Yüzü > “Hıristiyanlığın malı olmayan mehâsin-i medeniyeti ona mal etmek; ve İslâmiyet’in düşmanı olan tedenniyi ona dost göstermek, feleğin ters dönmesine delildir.” — Bediüzzaman Said Nursî, Hutbe-i Şamiye Medeniyetin Sahibi Kim? Tarih boyunca insanlığın bilgi, sanat, ahlak, hukuk ve teknik alandaki birikimi “medeniyet” olarak adlandırılmıştır. Ancak modern […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

İnsanın Dört Kapısı: Takva ile Açılan Sonsuzluğa Yolculuk”

İnsanın Dört Kapısı: Takva ile Açılan Sonsuzluğa Yolculuk” > “Vicdanın anâsır-ı erbaası ve ruhun dört havassı olan irâde, zihin, his, latîfe-i Rabbâniye, her birinin bir gâyetü’l-gâyatı var: irâdenin, ibâdetullahtır; zihnin, mârifetullahtır; hissin, muhabbetullahtır; latîfenin, müşâhedetullahtır. Takva denilen ibâdet-i kâmile, dördünü tazammun eder. Şeriat şunları hem tenmiye, hem tehzib, hem bu gâyetü’l-gâyata sevk eder.” — Bediüzzaman […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Felâketten Dirilişe: Uhuvvetin Mayasında Bir Devletin Kaderi”

Felâketten Dirilişe: Uhuvvetin Mayasında Bir Devletin Kaderi” > “Eskiden beri i’lâ-yı kelimetullah ve beka-yı istiklaliyet-i İslâm için farz-ı kifâye-i cihadı deruhde ile kendini, yekvücud olan âlem-i İslâm’a fedaya vazifedar ve hilâfete bayrakdar görmüş olan bu devlet-i İslâmiye’nin felâketi; Âlem-i İslâm’ın saadet ve hürriyet-i müstakbelesiyle telâfi edilecektir. Zira şu musibet, maye-i hayatımız olan uhuvvet-i İslâmiye’nin inkişafını […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

Cennetten Dünyaya: Nikâhın Hikmeti ve Tenasülün Sırrı

Cennetten Dünyaya: Nikâhın Hikmeti ve Tenasülün Sırrı İnsanoğlunun serüveni cennetle başlar. Hz. Âdem ve Hz. Havva, insanlığın ilk babası ve annesi olarak cennette yaratılmış; orada huzur, nimet ve ilâhî yakınlık içinde yaşamışlardır. Ancak ilâhî bir plan gereği, yasak ağaca yaklaşmaları ve şeytanın iğvasına uymaları sonucu dünyaya gönderilmişlerdir. Bu zahiren bir düşüş gibi görünse de, hakikatte […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

İt Ürür, Kervan Yürür: Hakikatin Yolculuğu ve Zamanın Firavunları

İt Ürür, Kervan Yürür: Hakikatin Yolculuğu ve Zamanın Firavunları Bazı sesler vardır ki, ne kadar yüksek çıksa da hakikati sarsamaz. Bazı tehditler vardır ki, ihtiva  ettiği hezeyanla kendini tüketir. Bu seslerin sahipleri, bin yıldır aynı dili konuşur, aynı kini taşır ve aynı oyunu sahneler. Bu oyunlara verilen cevap ise kadimdir, vakurdur ve derindir: “İza elkamte […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025

İt Ürür, Kervan Yürür: Hakikatin Yolculuğu ve Zamanın Firavunları

İt Ürür, Kervan Yürür: Hakikatin Yolculuğu ve Zamanın Firavunları Bazı sesler vardır ki, ne kadar yüksek çıksa da hakikati sarsamaz. Bazı tehditler vardır ki, ihtiva  ettiği hezeyanla kendini tüketir. Bu seslerin sahipleri, bin yıldır aynı dili konuşur, aynı kini taşır ve aynı oyunu sahneler. Bu oyunlara verilen cevap ise kadimdir, vakurdur ve derindir: “İza elkamte […]

Loading

No ResponsesHaziran 30th, 2025