Kur’ân’ın Sert Sesi: Zem ve Zecir Ayetlerinin Hikmeti Kur’ân-ı Kerîm, bir hidayet rehberi olmanın yanı sıra, insan nefsinin karanlık yönlerini de deşifre eden ilahi bir aynadır. Bu aynada sadece nur ve rahmet değil, aynı zamanda ikaz, yerme ve sarsıcı uyarılar da vardır. Çünkü Kur’ân’ın muhatabı olan insan, hem iyiliğe meyyal bir ruh hem de kötülüğe […]
Kur’ân’ın Övgüsünde Saklı Olan Sır: Medhedilen Kulların İzinde Kur’ân-ı Kerîm, sadece emir ve yasakları bildiren bir kitap değildir; aynı zamanda örnek şahsiyetleri öne çıkararak insanlığa yol gösteren bir ahlak rehberidir. Bu rehberlikte Allah Teâlâ, bazı kullarını açıkça över. Bu övgü sadece bir takdir değil, aynı zamanda bir davettir: “Siz de onlar gibi olun!” Medih Ayetlerinin […]
Kur’ân’ın Terğib ve Terhib Dili: Rahmetle Uyarı Arasında İlahi Denge Kur’ân-ı Kerîm, insanın hem ümit hem de korku duygusuna hitap eden ilahi bir hitaptır. Zira insan, sadece sevgiyle veya sadece korkuyla terbiye edilemez. Kalpleri harekete geçiren ve ruhları arındıran en etkili yöntem, “terğib” (müjdeleme) ile “terhib” (uyarma) arasındaki dengeyi kurmaktır. Kur’ân, işte bu iki kanatla […]
Mazlumdan Zalim Doğarsa: Tarih Tekerrür Eder mi? Tarihin en karanlık sayfalarından biri, hiç kuşkusuz II. Dünya Savaşı yıllarında Nazi Almanyası’nın Yahudilere uyguladığı sistematik zulümdür. Toplama kampları, fırınlar, açlık, aşağılanma ve insanlık dışı muamele… Dünya bu zulmü unutmasın diye müzeler inşa edildi, filmler yapıldı, anma günleri ilan edildi. Fakat bugün, o müzelerde gözyaşı döken bazı ellerin, […]
Utansın Toprak, Utansın Kısrak: Sorumluluğun Şiirle Hesabı > “Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varmayan mızrak utansın! Hey gidi Küheylan, koşmana bak sen! Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!” — Necip Fazıl Kısakürek Bu dört mısra, yalnızca bir şairin kaleminden çıkmış dizeler değildir; adeta ruhu silkelercesine insanın alnına vurulan bir hakkaniyet tokadı, bir varlık sorgusu, bir diriliş […]
Taşın ve Ağacın Dili: Bir Hadisin Derin Hikmeti Kıyamet yaklaştığında, insanlık tarihinde defalarca kez çatışmaların, zulmün ve tecridin merkezi olmuş bir kavimle, Yahudilerle Müslümanlar arasında kaçınılmaz bir savaşın vuku bulacağına dair bir hadis, zihinlerde yankı bulur: > “Müslümanlarla Yahudiler harb etmedikçe kıyâmet kopmayacaktır. O harpte Müslümanlar (gâlip gelerek) Yahudileri öldürecekler. Öyle ki, Yahudi, taşın ve […]
Korkunun Gölgesinde: İsrail’i Bekleyen Akıbet Tarih boyunca zulümle abad olan hiçbir millet yoktur. Zalimler, bir süre için güçlü, yenilmez ve dokunulmaz gibi görünseler de, mazlumun ahı göğe yükseldiğinde, en güçlü ordular bile çözülmeye başlar. İsrail’in bugün yaşadığı da tam olarak budur: Dışta bir direniş, içte bir çöküş. Gazze’de işlediği vahşetle sadece masumların değil, aynı zamanda […]
Cehalet Asrından Asrımıza Postalanıp Klonlanan Zihniyet: Putperestlikten Heykelperestliğe “Memnu heykel, ya bir zulm-ü mütehaccir, ya bir heves-i mütecessim veya bir riyâ-yı mütecessiddir.” – Bediüzzaman Said Nursî İnsanlık tarihi boyunca, maddi suretlerin arkasına gizlenen manevi sefaletler, bazen put, bazen heykel, bazen de “sanat” adı altında yeni kılıklara bürünerek karşımıza çıktı. Putperestliğin mecazî ve müşahhas izleri, modern […]
Yaşatmak mı, Yok Etmek mi? İki Medeniyetin İnsana Bakışı Fransa Ulusal Meclisi, kısa bir süre önce “ölmeye yardım” olarak sunulan yasa tasarısını kabul etti. Bu yasa; “hastalığa bağlı sürekli fiziksel ya da psikolojik acı çeken” ve “bilinci yerinde olarak bu isteğini ifade eden” kişilerin, devlet eliyle ölümüne izin verilmesini öngörüyor. Modern Batı’nın bireysel özgürlüğü ve […]
İlahi Yol Haritası: Kur’ân’ın İrşad Nuru İnsan bu dünyada başıboş bırakılmamış bir varlıktır. Varlık gayesi, yürüdüğü yol, vardığı hedef, hepsi bir irade ve hikmetle tayin edilmiştir. İşte Kur’ân-ı Kerîm, bu yolculukta insanın karanlıklardan nura çıkmasına vesile olan ilahi bir irşad feneridir. Kur’ân sadece emir ve yasaklar değil, aynı zamanda şefkatle yönlendiren, hakikate çağıran, gönlü ıslah […]
Hakkın Tokadı: Kur’ân’ın Susturan Beyanı ve İlzam Gücü Kur’ân-ı Kerîm, sadece anlatan, öğreten ve hidayete çağıran bir kitap değildir. O aynı zamanda hakkı savunan, batılı ise ilzam ederek susturan, insanın fıtratına hitap eden bir hakikat meydanıdır. Zira hak ve bâtıl bir araya geldiğinde, bâtıl susmak zorundadır. Kur’ân, bu gerçeği kelimelerle değil, kudretli bir üslupla isbatlar. […]
İlâhî Mektep: Kur’ân’ın İfham ve Talimindeki Beyan Mucizesi Kur’ân-ı Kerîm, sadece bir kitap değil, bir muallim, bir mürebbi, bir rehberdir. O, insanlığa ne olduğunu, nereden gelip nereye gittiğini, nasıl yaşaması gerektiğini en berrak şekilde öğretir ve kavratır. Bu yönüyle Kur’ân, ifham (anlatma ve kalbe yerleştirme) ve talim (öğretme) bakımından ilimlerin en üstünü, hitapların en tesirlisi […]
Lafzı Az, Mânâsı Engin: Kur’ân’ın Lafzındaki Câmiiyyet Kur’ân-ı Kerîm, kelime kelime bir mucizedir. Onun mucizevîliği sadece ihtiva ettiği manalarda değil, bu manaların taşıdığı lafızlarda da kendini gösterir. Kur’ân’ın lafızları, hem sade hem derin; hem kolay hem hikmetlidir. İşte bu özellik, onun lafzındaki câmiiyyeti, yani “çok manayı içinde barındırma” özelliğini ortaya koyar. Kur’ân’ın Kelimeleri Sayıca Az, […]
Cümle Âlemin Kitabı: Kur’ân’ın Câmiiyyeti Üzerine İnsan, yaratılışı itibariyle sınırlı; bilgi, güç ve idrak yönünden mukayyettir. Fakat Allah, insana sınırsız bir kâinatı emanet etmiştir. Bu sonsuz âlemi idrak ve terbiye edebilecek yegâne rehber ise ancak câmi bir kelamla, yani her şeyi kuşatan bir kitapla mümkündür. O kitap, Kur’ân-ı Kerîm’dir. Câmiiyyet Ne Demektir? Câmiiyyet, bir şeyin […]
Zamanın Derinliklerinde: Kur’ân ve Maziye Dair Haberler Kur’ân-ı Kerîm, yalnızca bir hukuk kitabı, ahlâk rehberi ya da ibadet talimatnamesi değildir. O, insanlık tarihinin derinliklerine inen, mazinin karanlıklarına ışık tutan ve geçmiş milletlerin akıbetinden bugünün insanına ibret levhaları sunan ilahî bir hitaptır. O, bir hafıza, bir uyarı, bir tefekkür çağrısıdır. Çünkü insan unutkandır. Ve unutan insan, […]