İÇ TEHDİT 2009 tır meselesinden sonra bir netice alınamayınca, dış tehdit artmaya başladı. Eğer iç tehditle bir sonuç alınsaydı, dış tehdit bu kadar dehşetli olmazdı. İç tehdit dış tehditten daha korkunçtur. Bu memlekette; İran, Suriye ve rusyayla çatışmaya girilmesi halinde, iran, suriye ve rusyayı destekleyecek pek çok bu milletten olmayan; kanı, südü ve suyu bozuk […]
ŞİANIN ZULMÜNÜN KAYNAĞI -Ehli sünneti farklı kılan olay, Allaha karşı nezih inanç ve yaşayış içerisinde olmasıdır. -Şia ise; Hristiyanlığı bozan Pavlos gibi, islamiyetin bozuk diğer ifadeyle hristiyanlaşmış yönü olan şia da, meşhur münafık Abdullah bin Sebe tarafından icad ve imal edilmiştir. Şia bir tehlike olarak sari bir illet gibi tekrar yayılmaktadır.[1] -Onlarca Şii mezhebine ait […]
AYRIK OTLARI Daha önceki bir yazımda – DİNE EKİLEN AYRIK OTLARI – [1] adıyla, dindeki ayrık otlarını yazmıştım. Ancak ayrık otlarının bulunduğu alan o kadar çok ki, gerçek gül ve çiçeklere yer kalmamaktadır. Bir mecelle kuralıdır ki; “Def-i şer, celb-i nef’a racihtir.” Yani kötülüğü defetmek, iyiliği çekip elde etmekten evla ve önceliklidir. Zira kötülüğü defetmekte, […]
MEVCUDATIN LİSANI “Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan herkes O’nu tesbih eder. O’nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, bağışlayıcıdır.” [1] Allah-ın dışında var olan tüm mahlukat, varlıklar ve mevcudat kendi lisanları ve dilleriyle Allahı, Rablerini tesbih edip, takdis etmektedirler. Hiçbir varlık yoktur ki, Allahı […]
FİTNEYE ALET OLANLAR -Fitnenin başında şah olacağıma, ıslahın başında geda olmayı tercih ederim. Fitneyi ateşleyen ateş olacağıma, cehennemde kor ateş olmayı tercih ederim. Bir binayı yakan ateş olmaktansa, kül olmayı tercih ederim. Hadiste; Fitne uykudadır, uyandırana Allah lanet etsin. Fitneyi uyandırmamak gerektir. “Haricî ve büyük bir düşmanın hücumu zamanında, dâhilî küçük düşmanlıkları bırakmak elzemdir. Yoksa, […]
PADİŞAHLAR İÇKİ İÇMEZDİ Bu konuda daha önce de yazmıştım.[1] Ancak sürekli kızdırılıp kızdırılıp sunulmaya çalışılıyor. Divan Edebiyatında geçen bade , saki gibi sözler manevi içeceği ve sarhoşluğu ifade edip, kendinden geçmektir. Padişahların bir çoğu veli ve de şair idiler.[2] Divan sahibi idiler. -Padişahlar da birer insandır. Ancak bizler yetersiz olduğumuz halde içkiden sakınır ve başkasından […]
HAYATA BAĞLILIĞIMIZ Varlıklar Ademden Vücuda çıkışla hayata geçiş yaptı. Mutlak yokluk yoktur. Zira her şeyi ihata edip kuşatan ezeli ve ebedi bir ilahi ilim vardır. Allah-ın varlığının ve de ilminin dışı yoktur ki, varlıklar onun dışına çıkmış, O’nun varlığının dışında bir varlık ve oluşum olsun… -Hayat varlıkların gözünü açtı. Bir şeyi her şeyle ve de […]
UYUYAN HÜCRELER UYANIYOR İçte uyuyan virüsler uyanmaya ve ittifak etmeye başladı. Zararlı unsurlar bir asırdır meydana olan hakimiyetin rehavetini yaşamaktaydı. Bunun göstergesidir ki, bizdekiler başta aydın geçinen aydın müsveddeleri olmak üzere ya İsrail ya rusya ya pkk ya da iran ağzıyla konuşmaktadır. -Yüz yıl önce kaybedilen topraklara bedel, bu gün o toprakların insanları buraya tekrar […]
HİCRET – MUHACERET Dünyaya hicret ederek gelen bu insan, tüm hayatı boyunca bu hicreti sürdürmektedir. Bazen mahallesinden, bazen şehrinden, bazen devletinden, bazen dünyasından hicretle hayatını sürdürmektedir. -Şer-den hayra bir ömür boyu kaçarak hicret edilirken, diğer yandan hayra büyük kafileler halinde hicret sürmekte ve de sürdürülmektedir. -Hicret kaçmak için değil, yaşamak içindir. Hicret ölmekten dönüş, hayata […]