H A C İ B A D E T İ İslâmın şartından olan Hac;bir sembol,Kâ’be ise;İlk bina,Mekke; bir ibadet yeridir. Kutsallığı ilk döneminden itibaren süregelmiş,bir ibadet merkezidir. Hem Allah’a kulluğu hem de asırların hatırasını kendisinde toplamaktadır. Peygamberimizin doğumuna beşiklik,İslâmın sünbüllenmesine saksılık yapmıştır. Müslümanlara kucak açmış,Tevhide bayraktarlık yapmıştır. Farklılıkları tefrik etmeden […]
ÜÇ AYLAR VE REĞAİB GECESİ Mübarek üç aylar ve onların içerisinde barındırdıkları Mübarek Geceler; müslümanların aleminde manevi birer atmosfer oluşturmaktadırlar. Sıkıcı bir atmosfer içerisine giren insan sıkılır. Bunun gibi de ferahlı ve rahat,Rahmet atmosferi altında bulunan kimse de o nisbette huzur bulur. İşte bu aylar (Receb-Şaban-Ramazan) huzur ayları,bu gecelerde huzur geceleridir. Nasıl ki Cenâb-ı […]
İSLÂM ALEMİ VE NESHOLMUŞ DİNLERİN DURUMU Bir yanda son dini temsil eden İslâm dini ve İslam alemi,diğer yanda da nesholmuş dinlerin ve dinden uzak yaşayanların durumu… Bu gün İslâm alemi batının kıskacında ve sefâhetinde yandırılmaktadır. O batı ki,her şeyini menfaat üzerine bina etmektedir. İslâm alemi saflığını,bir Lawrense aldanmakla göstermiştir. Bu […]
İSLÂMİ AÇIDAN MUSİKİ “Müzik seslerin mimarisidir.”(Madame de Steal) “Andolsun,Davuda tarafımızdan bir üstünlük verdik.’Ey dağlar ve kuşlar, onunla beraber tesbih edin.’ dedik.”[1] “Doğrusu biz akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları,toplu halde kuşları onun emri altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi.”[2] Musiki;kainatta olan her şeyin bir terennümüdür. Bu terennüm belli bir ritim […]
İ S L Â M H U K U K U (Not:İçindekiler”sonda) Allah’ın indinde hak haktır,küçüğüne ve büyüğüne bakılmaz. Tüm meselelere bu açıdan bakılmış ve değerlendirilmiştir. Kuvvetlinin haklılığı değil,haklının kuvvetliliği esas alınmıştır. Allah’ın Hak isminin tahakkukuna ve yerleştirilmesine çalışılmıştır. Öyle ki; “Doğmamış çocuğun yani ceninin bile hakkı vardır. Mirası sabit tutulur.,düşmesine sebep olan hayattaki […]
AZİMET – RUHSAT – ZARÛRET Azimet;kesin karar ve niyet. Fıkıh terimi olarak;Kulların özürleri göz önüne alınmaksızın üzerlerine önceden farz kılınan fiil”[1]lere verilen addır. Yani asıl ve genel olan bir hüküm olup umumu ilgilendiren,her mükellefin uymak zorunda kaldığı esastır.[2] Zira Allah-ın hükmü asıldır. Âyette:” Rabbinin sözü,doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun […]
MANEVİYATSIZ HAYATTAN *Gerçek dinin kanalını tıkadıktan sonra,her türlü kanal müşterisi,kanalizasyon heveslisi bulunabilir.Yoga-nın ve benzeri şaşkınlık veren oluşumların mutlaka bir müşterisi oluyor, insanlar ilgi duyabiliyor. O da dünya ve âhiretini verme uğruna. * Üstâd Bediüzzaman da 1928 yılı için “Tuğyanların zuhuru” diye tavsif ettiği gibi; aynı yıl içinde Nur mücahitlerinin giriştikleri mücahedelerin de Hak, doğru ve istikamette olduğunu […]