Siyonistler kimlerdir ve hedefleri nedir?

Siyonistler kimlerdir ve hedefleri nedir?


Siyonistler, Filistin’de bir Yahudi devletinin kurulmasını amaçlayan ve Yahudi milliyetçiliğini benimseyen kişilerdir. Siyonizm ise bu ideolojiyi tanımlayan kavramdır.

Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Avrupa’da ortaya çıkmış bir harekettir. Yahudilerin, tarihi ve dini anlamda kendilerine ait olduğuna inandıkları topraklara dönüşünü savunmuştur.

Siyonizmin kurucusu olarak kabul edilen Theodor Herzl, 1896 yılında yazdığı Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı kitabında, Yahudilerin kendi devletlerini kurmalarının gerekliliğini vurgulamıştır.

Siyonizmin hedefleri arasında, Yahudilerin diasporadan kurtulması, İsrail topraklarında Yahudi egemenliğinin yeniden kurulması ve İsrail Devleti’nin varlığına ve güvenliğine yönelik tehditleri ele alması vardır.

Siyonizm, farklı akımlara ayrılmıştır. Bunlardan bazıları dinî Siyonizm, kültürel Siyonizm ve politik Siyonizm’dir. Bu akımlar, Yahudi kimliği, dinsel bağlılık, kültürel miras ve siyasi strateji konularında farklı görüşlere sahiptirler.

@@@@@@@

Siyonizm ne zaman başladı?

Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Avrupa’da Yahudilerin Filistin’de bir devlet kurma isteği olarak ortaya çıkan bir siyasi harekettir.
Siyonizmin kurucusu olarak Theodor Herzl kabul edilir. Herzl, 1896 yılında Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı kitabında bu fikri savunmuştur. Siyonizm, Yahudilerin tarihi ve dini bağlılıklarını, ulusal kimliklerini ve güvenliklerini sağlamak için Filistin topraklarında bir yahudi yurdu oluşturma hedefini taşır.

@@@@@@@

Siyonizm’in farklı akımları nelerdir?

Siyonizm, Yahudilerin Filistin’de bir devlet kurma isteği olarak ortaya çıkan bir siyasi harekettir. Siyonizm içinde de farklı anlayışlar vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

Dinî Siyonizm: Yahudilerin, dinsel Yahudiliğe bağlı kalarak Yahudi kimliklerini sürdürmelerini ister, diğer ırklarla asimilasyona karşı çıkar ve kendi devletlerinde çoğunluk millet olmalarının bir yolu olarak Yahudilerin, İsrail’e geri dönmesini savunur.
Kültürel Siyonizm: Ahad Ha’am tarafından kurulan bu akım, İsrail’de bir Yahudi “ruhani merkezi” seküler vizyonunu besler. Politik Siyonizmin kurucusu Herzl’in aksine Ahad Ha’am, kurulacak yeni devletin “sadece Yahudilerce yönetilecek bir devlet” olmasını amaçlıyordu, “sadece Yahudi ırkına özel bir devlet” olmasını değil.
Politik Siyonizm: Theodor Herzl tarafından ortaya atılan bu akım, Yahudilerin kendi devletlerini kurmalarının gerekliliğini vurgular. Herzl, 1896 yılında yazdığı Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı kitabında, bu fikri savunmuştur. Politik Siyonizm, Yahudilerin tarihi ve dini bağlılıklarını, ulusal kimliklerini ve güvenliklerini sağlamak için Filistin topraklarında bir yahudi yurdu oluşturma hedefini taşır.

@@@@@@@

Filistin’deki Yahudiler neden Siyonistlerle çatışıyorlar?

Filistin’deki Yahudiler, Siyonistlerle çatışmalarının birçok nedeni vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

Tarihi ve dini bağlar: Filistin toprakları, hem Yahudiler hem de Müslümanlar için kutsal sayılan yerleri içerir. Örneğin, Kudüs’teki Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra, İslam’ın üçüncü kutsal mekanıdır. Aynı zamanda, Kudüs’teki Ağlama Duvarı, Yahudilerin en kutsal yeri olarak kabul edilir. Bu nedenle, her iki taraf da bu topraklara sahip olmak için mücadele eder.

Siyonizm ve Filistin milliyetçiliği: Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Avrupa’da ortaya çıkan bir harekettir. Yahudilerin, tarihi ve dini anlamda kendilerine ait olduğuna inandıkları topraklara dönüşünü savunmuştur34 Siyonizmin kurucusu olarak kabul edilen Theodor Herzl, 1896 yılında yazdığı Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı kitabında, Yahudilerin kendi devletlerini kurmalarının gerekliliğini vurgulamıştır. Siyonizm, Yahudilerin tarihi ve dini bağlılıklarını, ulusal kimliklerini ve güvenliklerini sağlamak için Filistin topraklarında bir yahudi yurdu oluşturma hedefini taşır.

Filistin milliyetçiliği ise, Filistin halkının kendi devletini kurma ve bağımsızlığını kazanma isteğidir. Filistin milliyetçiliği, 20. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüyle birlikte gelişmiştir. Filistin milliyetçileri, Filistin topraklarının kendilerine ait olduğunu ve Siyonistlerin işgaline karşı direnmeleri gerektiğini savunurlar.

Balfour Deklarasyonu ve İngiliz Mandası: Balfour Deklarasyonu, 1917 yılında İngiltere’nin eski dışişleri bakanlarından Arthur Balfour’un yaptığı bir açıklamadır. Balfour, Filistin’de bir Yahudi ulusal anayurdu kurulmasını destekleyeceğini bildirmiştir. Bu açıklama, Siyonistleri sevindirirken, Filistinlileri öfkelendirmiştir. Çünkü Filistinliler, kendi topraklarının başka bir halka verileceğinden endişe etmişlerdir.
Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Filistin toprakları İngiltere’nin mandası altına girmiştir. İngiltere, hem Siyonistlerle hem de Filistinlilerle anlaşmaya çalışmıştır. Ancak bu durum, her iki tarafın da memnuniyetsizliğine yol açmıştır. Siyonistler, daha fazla göçmen getirmek ve devlet kurmak istemişlerdir. Filistinliler ise, kendi bağımsızlıklarını ilan etmek istemişlerdir. Bu nedenle, 1920’lerden itibaren Filistin’de şiddetli çatışmalar yaşanmıştır.

İsrail Devleti’nin kuruluşu ve Arap-İsrail savaşları: 1947 yılında Birleşmiş Milletler (BM), Filistin’i Yahudi ve Arap devletleri olarak ikiye bölen bir plan önermiştir. Bu plana göre, Kudüs uluslararası bir bölge olacaktır. Siyonistler, bu planı kabul etmişlerdir. Ancak Filistinliler ve Arap ülkeleri, bu planı reddetmişlerdir.
1948 yılında İngiltere, Filistin’den çekilmiştir. Aynı yıl, Siyonist liderler, İsrail Devleti’ni ilan etmişlerdir. Bu ilan, Filistinliler ve Arap ülkeleri tarafından tanınmamıştır. Bunun yerine, Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak, İsrail’e savaş açmışlardır. Bu savaşta İsrail galip gelmiş ve BM planından daha fazla toprak ele geçirmiştir.

Bu savaştan sonra, Filistin’de yaşayan yaklaşık 700 bin Filistinli, evlerini terk etmek zorunda kalmıştır. Bu kişiler, komşu Arap ülkelerine veya Filistin’in Ürdün tarafından işgal edilen Batı Şeria bölgesine veya Mısır tarafından işgal edilen Gazze Şeridi’ne sığınmışlardır. Bu kişilere mülteci denmiştir.

İsrail Devleti’nin kuruluşundan sonra, Arap ülkeleri ile İsrail arasında birçok savaş çıkmıştır. Bunlardan en önemlileri 1956 Süveyş Savaşı, 1967 Altı Gün Savaşı ve 1973 Yom Kippur Savaşı’dır. Bu savaşlarda İsrail, daha fazla toprak kazanmıştır. Özellikle 1967’de İsrail, Batı Şeria’yı Ürdün’den, Gazze Şeridi’ni Mısır’dan ve Golan Tepeleri’ni Suriye’den almıştır. Bu topraklar, işgal altındaki topraklar olarak adlandırılmıştır.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ve Hamas: Filistinlilerin kendi haklarını savunmak için kurdukları siyasi ve askeri örgütlerdir. FKÖ, 1964 yılında kurulmuştur. Başlangıçta İsrail’in varlığını reddetmiş ve silahlı mücadele yürütmüştür. Ancak 1988 yılında İsrail’in varlığını tanımış ve barış görüşmelerine katılmıştır. FKÖ’nün lideri Yaser Arafat’tır.
Hamas ise 1987 yılında kurulmuştur. İslami bir hareket olan Hamas, İsrail’in varlığını reddetmekte ve silahlı mücadeleye devam etmektedir. Hamas’ın lideri İsmail Haniye’dir.

FKÖ ve Hamas arasında da anlaşmazlıklar vardır. FKÖ, Batı Şeria’yı yönetirken, Hamas Gazze Şeridi’ni yönetmektedir. Her iki örgüt de Filistin halkının temsilcisi olduğunu iddia etmektedir.

İntifada ve barış süreci: İntifada, Filistinlilerin İsrail işgaline karşı başlattıkları ayaklanmalardır. İlk intifada 1987-1993 yılları arasında yaşanmıştır. Bu intifada sırasında binlerce kişi ölmüştür. Bu intifada sonucunda Oslo Anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşma ile Filistin Özerk Yönetimi kurulmuştur.

@@@@@@

 

Loading

No ResponsesEkim 23rd, 2023