NE KADAR DA BENZERLİKLER VARMIŞ

NE KADAR DA BENZERLİKLER VARMIŞ

 Ne kadar da benziyoruz, değil mi?
Kimlere mi?
Yahudilere.

Nitekim 600 bin Yahudi Hz. Musa’nın kendilerini Firavunun zulmünden kurtarıp ve gözleriyle onun boğulduğunu ve Hz. Musa’nın peygamberliğinin delillerini gördükleri halde; puta tapan bir köyden geçerler.

Hz. Musa’ya dönerek;

Ya Musa, bize de bunların ki gibi bir put yap, putumuz olsun.

Firavunun ilahlığı ruhlarına işlemiş olan bu insanlar, put ve heykele olan bağlılıklarını bir kere daha yenilerler.

Tıpkı Hz. İbrahim’in babası Azer gibi.

Elleriyle put yapar ve onu satardı.

Cahiliye döneminin insanları gibi; elleriyle hamur ve helvadan put yapar ve acıkınca onu yerdi.

Zamanımızdaki heykel sevdalılarına ne kadar da benziyor, değil mi?

Bize de put yap. Şehrimizin en müstesna yerine.

Giriş ve çıkışa.

Kıblemize…
-Hz. Musa onları Tih çölüne getirir.

Gökten kendilerine kebap mesabesinde Bıldırcın eti ve üzerine tatlı yerine Kudret helvası gelir.

Tahammül edemez, fıtratlarındaki isyanı dışa vururlar.

 “Hani, “Ey Mûsâ! Biz bir çeşit yemeğe asla katlanamayız. O hâlde, bizim için Rabbine yalvar da, o bize yerden biten sebze, kabak, sarımsak, mercimek, soğan versin” demiştiniz. O da size, “İyi olanı düşük olanla değiştirmek mi istiyorsunuz? Öyle ise inin şehre! İstedikleriniz orada var” demişti. Böylece zillet ve yoksulluk onları kapladı. Onlar, Allah’ın gazabına uğradılar. Bunun sebebi, onların; Allah’ın âyetlerini inkâr ediyor, peygamberleri de haksız yere öldürüyor olmaları idi. Bütün bunların sebebi ise, isyan etmek ve aşırı gitmekte oluşlarıydı.”[1]

Ne kadar benzedik bizde onlara, değil mi?

Bizim lüks evimiz, arabamız, bağ ve bahçelerimiz var ancak biz soğan ve patates, Peynir ve domates ve de ev kirası isteriz!

Patates ve soğan alamıyoruz.

Her şeyimiz var ama peynir nerelere gelmiş.

Mübarek sanki 24 saat patates, soğan, peynir yiyiyor.

Padişahlarda bulunmayan imkanlara sahibiz.

Giden giderlerimizin, gelen gelirlerimize kafi gelmediğinden isyan ediyoruz.

Kanaat yok, israf çok.

Adam sabahın köründe 50 milyarlık telefon kuyruğuna gidiyor.

Öğrencilerimize bakıyoruz, ellerinde son model telefon.

Apartmanların ve okulların önünde araba koyacak yer yok.

Bunu sizler fazlasıyla görüyor ve biliyorsunuz.

Ama biz patates ve soğanda boğuluyor.

Daha alçakçası ise, tonlarca patates, soğan, domates ve vs. yiyecekler kasıtlı olarak, devleti zora sokmak amacıyla dökülüyor.

Siyasetin lekeli yüzü.

************  

14 Mayıs 2023 seçimlerinde depremzede 11 ilin vatandaşları muhalefete olan güvensizliğini ve de Sayın Erdoğan’a olan güvenini bir kez daha göstererek, kahir ekseriyetle desteğini gösterdi.

Ancak bundan rahatsız olan insan ismine layık olmayan birileri bu depremzede insanlara bir yandan ağza alınmayacak hakaretlerde bulunurken, diğer yandan da -ne kadar yardım yapmışsa- yapılan yardımların haram olmasını kustu.

Bu koku tüm Türkiye’yi kokuttu.

Belli ki bu kişiler bu toprağın mahsulü değiller.

Başkaları tarafından ekilmiş ve sulanmış, gelişiminde kimyasal gübre kullanılmış.

Südü bozuk bu insanlar belli ki aynı kanı taşımadıkları insanlara karşı kan uyuşmazlıklarını göstermiş oldular.

Zaten bu kan uyuşmazlığı depremde de depreşmişti.[2]

Yüz sene sonra da olsa bu ayrık otları kendisini gösteriyordu.[3]

İnsanlara süre ve mühlet veren Allah, bununla içlerindekini dışarıya akıtarak ne olduğu ortaya çıksın.[4]

Zira arı su içer bal akıtır, yılan su içer zehir akıtır.

MEHMET ÖZÇELİK

17-05-2023

[1] Bakara. 61.

[2] Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » KAN UYUŞMAZLIĞI DEPREMDE DE DEPREŞTİ

[3] Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » BİZANS ARTIKLARI

Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » DEĞİŞTİRİLEN DEĞİŞİK KOTLAR

Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » SİYASETTE ÖLÇÜ NE VE NASIL OLMALIDIR?

Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » HASTA ASRIN HASTALIKLI İNSANLARI

[4] Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » ALLAH AYRIŞTIRIYOR

Loading

No ResponsesMayıs 17th, 2023