YANKESİCİNİN HAYRI
YANKESİCİNİN HAYRI
Yankesicinin de hayrı mı olurmuş?Bazen hayatta doğruları yaparken yanlışlar yapıldığı gibi,bazen de yanlışları yapmada doğrular yapılmaktadır.
Doktorun hastasına moral vermek amacıyla yalan ve yanlış ile onu kurtarmaya çalışması bir doğruluk iken,bizim yankesicinin kesinlikle yanlış olan fiilinde göze çarpan bir doğru görülmektedir.
Yanlışın her ikisi yanlışlıkta yanlış iken,niyetler onları niyete göre yönlendirmekte ve değerlendirmektedir.
Şehre bir haftadır gelmiş,kaldığı otelin karşısındaki ermeni altıncıyı gözetlemektedir.Uygun bir zaman ve zemini kollamaktadır.Hemen hemen her günde altıncının birkaç dükkan ötesindeki berbere gidip tıraş olmaktadır.Artık ahbab olmuştur.
Berberler dert babaları olsa gerek ki,bizim yankesici de berbere derdini dökmektedir.Derdi mi;
-Berber kardeş!Benim büyükçe bir kardeşim var.Küçükken her ne sebebse sünnet olmamış,büyüyünce de utanıyor.Bir türlü sünnet olmaya yanaşmıyor.ne yapıp yapmalı şunu hayrına bir sünnet etmeliyiz.Fakat sünnet olmaya bir türlü yanaşmadığı için ben sana onu bir gün getireyim,çayına uyku ilacı koy,bu arada arkada onu sünnet edelim.Böylece senin de bir hayrın olmuş,kardeşimde ömür boyu çekeceği bu sıkıntıdan kurtulmuş olur.
Berber memnuniyetle böyle bir hayrı yapabileceğini söyler.Ve anlaşma yapılır.
Yankesici belirli zaman aralıklarıyla altıncıya gelir,ufak tefek ama mutlaka bir şeyler alır.
Yine bir gün Ankarada bulunan nişanlısına epey miktarda altın alıp seçer ve ermeni altıncıya da;
-Bankalar yarım saat sonra açılacak,şu anda bu kadar para yanımda yok.Ben ilerdeki berberde tıraş olmaya gidiyorum.Kardeşinde benimle gelsin,ben tıraş olana kadar fazla beklemeden bankadan parayı alır,kardeşine de veririm.Altınları bir çantaya koyup,kardeşinde kalsın zamanda kaybetmeden paranızı öderim.
Birkaç gündür zaten teminat vermeye çalışan yankesici,bir de altınların kardeşinde durmasını teklif etmesi ermeni altıncıyı pek de kuşkulandırmaz.Olur deyip seçilen altınları çantaya koyarak kardeşine verir.Altınlar kardeşindedir.
Berbere gelinir.Zaten berberle beraber önceden anlaşılmıştır.Berberin önüne tıraş olmak için oturan yankesici,bu arada berbere de göz işaretiyle yapması gerekeni bildirir.Berber hazırlamış olduğu çaya uyku ilacını koyar.kısa bir zaman içinde genç ilacın tesiriyle uyuya kalır.Berberle beraber bunu tutarak arka odaya götürürler.Ve berber gerçekten de sünnet olmamış olan genci sünnet eder.
Yankesicinin işi aceleder.Berbere dönerek kardeşinin mahcub olmaması için hemen arabayla eve götürmesi gerektiğini söyleyerek,araba çağırmak üzere dışarı çıkacağını söyler.Ve gencin getirdiği çantayı da alarak kayıplara karışır.
Bu işi akılsız ve geri zekalı bir insanın yapması ve becerebilmesi düşünülemez.Bu bir ustalık işidir.Ancak sahib olunan bu değer ve birikimler yanlış yönde ve yerde kullanılmıştır.Belki bunu daha doğru bir yerde kullansaydı,buradan elde ettiğinin kat katını da kazanabilirdi.
Bir diğer olayda da;20 yıla yakın vakıflarla olan problemlerini çözemeyen vakıf mensubları,memleketlerine gelen ve kendisini herkese bakanın danışmanı,üst kademede bir görevli olduğunu tanıtan,kelli felli bir kişiyle karşılaşır ve bu problemlerini onada aktarırlar.Birden aynı anda cep telefonunu çıkarıp vakıflar genel müdürlüğünü arayan bu kişi bir süre kendisini tanıttıktan sonra problemin çözülmesini adeta emreder.20 yılda çözülmeyen problem 20 dakikada çözülür.
Bu kişi bir çok yerde bu şekilde insanları dolandırmış olarak sonuçta yakalanır.Ancak bu arada hayırlı bir işi,vakıfların yapamadığı bir işi de başarmıştır.O yönüyle tebrikler.
Mehmet ÖZÇELİK
27-09-2004