HAZİN BİR TECELLİ
HAZİN BİR TECELLİ
Fesübhanallah, kaderin şu tecellisine bakınız ki; solcu olduklarını söyleyip Fetö- ye Müslüman olduğu için! Düşman olanlar, bu gün ona dost oldular ve avukat gibi onu savunmaya başladılar.
Tam bir yüzsüzlük, ciddiyetsizlik ve seviyesizlik eseri…
-Ne kadar hazin değil mi?
PKK propagandası yapanların evlerinde FETÖ dökümanları çıktı
Mardin’de sosyal medyada terör örgütü PKK propagandası yaptığı iddiasıyla gözaltına alınan 2 şüphelinin evinde yapılan aramalarda Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) ait örgütsel dokümanlar bulundu.
*Ve Fetö-nün yerinin şimdiden doldurulduğu da anlaşılıyor değil mi?
-İslamoğlu İmam Hatipleri hedef yaptı: IŞİD’çi yetiştiriyor
İlahiyatçı Mustafa İslamoğlu İmam Hatipler ve İlahiyatları terör örgütü IŞİD’e eleman yetiştiren kurumlar olarak tanımladı. İslamoğlu’nun, twitter hesabından yaptığı “İmam-Hatip ve İlahiyat müfredatı değiştirilmedikçe bu memlekette geleceğin ışidçileri yetişmeye devam edecektir” açıklaması büyük tepki çekti.
Bediüzzamanın talebelerinden Ahmed Gümüş bir hatırasında; 1954’te İmam-Hatip Okulu’ndan tasdikname ile okuldan uzaklaştırıldım, Bediüzzaman Said Nursi’ye gittim.İmam Hatip okulları ile ilgili olarak; “Ben o okulları eski zamanın mübarek medreseleri olarak kabul ediyorum” dedi. Hatta Üstad, İmam Hatip Okulları’nın açılmasını eski medreselerin devamı olarak kabul ediyordu. “Eski medreseler nasıl İslamiyet’e hizmet ettilerse İmam Hatip Okulları da aynı şekilde İslamiyet’e hizmet edecekler” demişti. Evet, bunu bizzat böyle duydum ben Üstad’tan. O zaman yedi tane İmam Hatip Okulu vardı Türkiye’de. Konya, Isparta, Ankara, İstanbul, Adana, Kayseri ve Maraş…
Üstad’ımız: “İmam-Hatip Okulu’nun müdürüne git, benim selamımı söyle, seni okula kaydetsin” dedi. Bunun üzerine okula gittim. Müdür beye: “Üstad’ımın selamı var, ben Konya İmam Hatip’ten tasdikname ile geldim, beni kayıt edeceksiniz” dedim. Müdür Bey: “Hangi Üstad?” dedi. “Üstad’ımız Bediüzzaman” dedim. Müdür hemen ayağa kalktı, gözlerimden öptü, “Seni aldım yavrum. Değil mi ki sen bana Üstad’tan selam getirdin, beni müdürlükten de alsalar yine seni aldım” dedi, kaydımı yaptırdı.”
*İranlılar Kerbela’da hacı oluyor
İranlılar, Hamaney’in fetvasıyla Kerbela’ya giderek hacı olduklarına inanıyor.
Pers-in ters-i İran…
Fitnenin ana kaynağı.
Aman ha. Bizimkiler duymasın yoksa bizde de bir kâbe icad ederler.
-Kendisini dine uyduramayanlar, dini kendilerine uydurmaya çalışmaktadırlar. Ramazanı, haccı, uygun zaman ve mevsimlere alma, bu zaman içerisinde sabah namazını kuşluk vaktine ve sonu gelmeyen tahriblere varıncaya kadar sulandırılacaktır.
*Kaderin garip bir tecellisidir ki; İmam –ı Azam Ebu Hanife hakimlik görevini reddettiği için hapiste öldü.
-İmam-ı Malik, baskı altında gerçekleşen boşanmanın geçersizliğini ifade ettiği için yediği dayak sonucu eli felç oldu.
-Ahmet bin Hanbel, halkı Kur’an meselesinde muhalefet ettiği için eziyete tabi tutuldu.
-İmam-ı Şafii, Yemenden zincirlerle Bağdata getirildiği sırada kaçmayı başararak Mısıra sığınmıştır.
-Serahsî, hapishanede ilmî çalışmalarını devam ettirip eser veren İslâm kültür muhitinin ilk âlimi olmasına rağmen, insanlık tarihinde yegâne de değildir. Antik felsefede önemli bir dönüşüm gerçekleştiren Yunan filozofu Sokrat (ö. m.ö. 399), İtalyan filozofu Thomas Campanella (1568-1639), Hindistanlı gazeteci-yazar, ilim ve siyaset adamı Ebü’l-Kelâm Âzâd (1888-1958), hapis hayatı yaşadıkları uzun yılları ciltler tutan eserlerle verimli hâle getirmeyi başarmışlardır.
-Eserlerinin sayısı bakımından şüphesiz en büyük Müslüman fakihlerinden birisi olan Serahsî, el-Mebsût ve Usûlü’s-Serahsî (Usûlü’l-fıkh) başta olmak üzere, çok sayıda önemli esere imza atmıştır. Seksen küsur senelik ömrünün yaklaşık altıda birini kapsayan mahkûmiyet sürecinin bitmesinin ardından, son üç yılını özgür olarak geçiren Serahsî, 483/1090-91 yılında vefat etmiştir.
*Her ramazan gündemi bulandıranlar, bu ramazan da ise siparişli hocaların yer bulamaması üzerine, ihale pkk ve terör finansörlerine çıktı.
Önceleri orucum oldu mu korkusunun yerine şimdi terörle korku terörü estirilmeye çalışılmaktadır.
-Bu virüs ramazanda da kalmadı, kurbana sıçradı.
Her gün biftek ve pirzola yiyenler, yılda bir kurban etinden yiyenlerden rahatsızlık duyuyor.
*FETÖ’cü’nün arabasından çıkan not kan dondurdu.
Darbe girişimi öncesi gizli toplantılar yapan darbeci komutanların Kur’an-ı Kerim arasına sakladıkları “Başbakan dahil canlı kalmasın” yazılı bir not bulundu.
-Fetö dünyadaki kirli ilişkilerin Başta Türkiye ve islam dünyası temsilcisidir.
Tüm kirli teşkilatları tek bir çatı altında toplamıştır.
*Tarikat ve cemaatler din değildir.
Ancak dine giden yollardır.
-Terör besleyici yecüc-mecüc devrededir.
Başta islam dünyası ve dünyayı vurmaktadır.
Vurmaya da devam edecektir.
MEHMET ÖZÇELİK
24-12-2016