Ahirette Her Şey Faş Olacak: Hakikatin Gün Yüzüne Çıkışı

Ahirette Her Şey Faş Olacak: Hakikatin Gün Yüzüne Çıkışı

İnsanoğlu dünya hayatında zaman zaman tercihler yapar. Bazı şeyleri ısrarla ister, bazılarından şiddetle kaçar. Ancak bu tercihler her zaman isabetli olmaz. Bazen ısrarla istediği bir şey, başına bela olur; bazen de kaçtığı bir durum, kendisi için büyük bir rahmete dönüşürdü. Dünya perdesi bu hakikatleri gizler. Lakin bir gün perde kalkacak, her şey bütün çıplaklığıyla ortaya çıkacaktır. O gün, “yevme tübles serâir” – “sırların ortaya saçılacağı gündür.” (Târık Suresi, 9)

Hakikatlerin Faş Olduğu Gün: Kıyamet ve Sonrası

Kur’ân, bu hakikati birçok ayette beyan eder:

> “O gün insanlar, amellerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük kabirlerinden çıkarlar.”
(Zilzal, 6)

> “O gün, ne mal fayda verir ne de evlat. Ancak Allah’a temiz bir kalple gelenler müstesna.”
(Şuarâ, 88-89)

O gün insan, geçmişte yaptığı, yapmadığı, düşündüğü, gizlediği her şeyle yüzleşecektir. O günün en çarpıcı yönlerinden biri de, dünya hayatında tercihlerimize yüklediğimiz yanlış anlamların, ahiretteki gerçek değerlerinin ortaya çıkmasıdır. Belki de ısrarla elde etmek için dua ettiğimiz, çabaladığımız birçok şey, “keşke olmasaydı” dedirtecek. Yahut uzak durduğumuz, hoşlanmadığımız kimi musibetler, nimet maskesiyle karşımıza çıkacak ve biz, “keşke olsaydı” diyeceğiz.

“Keşke”lerin Günü

Kur’ân’da “keşke” diyecek insanların pişmanlıkları sıkça anlatılır:

> “Keşke falanı dost edinmeseydim.”
(Furkan, 28)

> “Keşke dünya hayatım için bir şeyler yapmış olsaydım.”
(Fecr, 24)

> “Keşke toprak olsaydım.”
(Nebe’, 40)

Bu ayetler, ahirette yaşanacak pişmanlıkların ne kadar yakıcı olacağını gösterir. Çünkü orada artık dönüş yoktur. Sır perdesi kalkmış, her şey hakikatiyle ortaya dökülmüştür.

Gerçek Maliyetler: Gizli Bedellerin Açığa Çıkışı

Dünyada insan, bazı şeyleri ucuz zanneder. Günahlar, gafletler, ihmaller… Hafif gelir, küçümsenir. Fakat her şeyin gerçek maliyeti ahirette tartılacaktır. Zira:

> “O gün insanlar amellerinin karşılığını eksiksiz alacaklar. Kim zerre kadar hayır işlerse onu görecek, kim de zerre kadar şer işlerse onu görecektir.”
(Zilzal, 7-8)

İşte bu noktada, kişi dünya hayatında yaptığı her şeyin maddi-manevî bedelini net bir şekilde görecektir. Hem zahmetle kazandığı dünya menfaatlerinin ne kadar boş olduğunu, hem de küçük gördüğü salih amellerin ne denli büyük nimetlere vesile olduğunu kavrayacaktır.

İbret ve Hikmet Boyutu

Bu gerçeği fark eden insan, hayatını daha basiretli, daha temkinli, daha muhasebeli yaşar. Ahirette ifşa olacak bu gerçeklerin bilgisi, şu dünyada bir ahlak, takva ve bilinç kaynağıdır.

Bir gün her şey açığa çıkacaksa:

Gönlümüzde gizlediğimiz kötü niyetleri niçin temizlemeyelim?

Dilimizin perde arkasındaki hakaretlerini niçin düzeltmeyelim?

Hayatta önem verdiğimiz şeyleri niçin yeniden gözden geçirmeyelim?

Çünkü “Bugün nefsin mazereti yok” denilen o günde, herkes sadece kendi yaptıklarından sorguya çekilecek. (Bkz: Mürselât, 36)

Sonuç ve Özet:

Ahiret, her şeyin açığa çıkacağı, hakikatin üstündeki perdelerin kalkacağı bir büyük mahkemedir. İnsan bu dünyada neyi istedi, neye karşı çıktı, neyi umursamadıysa; bunların hepsinin gerçek yüzünü görecek. Dünya hayatında “iyi” zannettiğimiz şeylerin “şer”, “kötü” zannettiğimiz şeylerin ise “hayır” olduğu ortaya çıkabilir. Gerçek bedeller, gerçek değerler, hasretler, pişmanlıklar ve sevinçler ortaya dökülecek. Bu bilgi, bugünü daha anlamlı, daha sorumlu ve daha hikmetli yaşamak için büyük bir uyarıdır.

Kısa Özet:

Ahirette sırlar faş olacak, hakikat tüm çıplaklığıyla ortaya çıkacaktır. İnsanın dünya hayatında ısrarla isteyip pişman olacağı şeylerle, kaçıp da keşke olsaydı diyeceği nice olayın gerçeği anlaşılacaktır. Kur’an, bu büyük yüzleşme gününü “sırların açılacağı gün” olarak tarif eder. Bu hakikat, bugünkü tercihlerimizi gözden geçirmemiz ve sorumluluk bilinciyle yaşamamız için bir uyarıdır.

 

Loading

No ResponsesTemmuz 9th, 2025