YENİDEN KODLAR: İSLÂM MEDENİYETİ GEÇMİŞİN İHTİŞAMI DEĞİL, BUGÜNÜN İHTİYACIDIR

YENİDEN KODLAR: İSLÂM MEDENİYETİ GEÇMİŞİN İHTİŞAMI DEĞİL, BUGÜNÜN İHTİYACIDIR
“Medeniyet-i İslâmiye, bir tarih mirası değil, bir hayat reçetesidir.”

Giriş: Geçmişin İzinde, Geleceğe Doğru

İslâm medeniyeti denilince çoğu zihin, geçmişteki Endülüs’ü, Bağdat’ı, Semerkand’ı, İstanbul’u hayal eder. İlimde, sanatta, mimaride, edebiyatta yükselmiş o muazzam çağlara hayranlıkla bakarız. Ancak bu medeniyetin kıymeti, sadece geçmişteki ihtişamında değil, bugünün karanlığında sunacağı aydınlık reçetede gizlidir.

Zira insanlık bugün ruhen aç, manen yorgun, fikren şaşkındır. Maddî terakki içinde mânevî buhranlar yaşanmakta, teknolojiyle iç içe ama hikmetten uzak bir çağda savrulmaktadır. İşte tam da bu noktada, İslâm medeniyeti bir “alternatif” değil, bir “zorunluluk” olarak karşımıza çıkar.

  1. Kodlar Bozuldu, Yönler Şaştı

Modern çağ, insana hürriyet verdi ama huzuru veremedi. Bilgiyi artırdı ama hikmeti unutturdu. Tükettikçe büyüyen sistem, insanı bir makineye, ruhu bir “veri”ye indirdi.

İslâm medeniyeti ise bu gidişe bir “sıfırlama” çağrısıdır. Bu sıfırlama; çağın kodlarını Kur’ân’ın rehberliğiyle, vahyin hikmetiyle, hikmetli bir eğitimle, sanatın ruhuyla, medyanın diliyle, tebliğin ahlâkıyla yeniden inşa etme çabasıdır.

  1. Kur’ân’a Dönüş: İlk Kodun Yeniden Yüklenmesi

Kur’ân-ı Kerîm, sadece ahlâkî öğütler kitabı değil; aynı zamanda bir medeniyet kurucu kitaptır. Toplumu inşa eden, kalpleri yoğuran, düşünceyi şekillendiren bir ana kaynaktır.

> “Bu Kur’an, en doğru yola iletir…” (İsrâ, 9)

Bugün yeniden o “sırât-ı müstakîm”e dönüş, hayatın bütün alanlarını Kur’ân merkezli bir bakışla yeniden formatlamakla mümkündür.

  1. Risale-i Nur: Modern Asra Hitap Eden Manevî Proje

Bediüzzaman Said Nursî, Kur’an’ın manevî mucizelerini modern akla takdim eden bir müceddittir. Risale-i Nur, sadece ferdî iman kurtarma değil; aynı zamanda bir medeniyetin temel taşlarını yeniden inşa etmeyi hedefler.

Akılla kalbi barıştırır.

Bilimle vahyi uzlaştırır.

Tevhidi, marifeti ve hikmeti birleştirir.

Bugünün eğitim, düşünce ve kültür buhranına karşı, Risale-i Nur alternatif değil, asrî bir reçetedir.

  1. Eğitim – Sanat – Medya – Tebliğ: Medeniyetin Yeni Cepheleri

İslâm medeniyetinin kodlarını yeniden yüklemek, sadece kitaplarla değil; topyekûn bir inşa ile mümkündür. Bu da dört temel alanda atılacak adımlarla olabilir:

Eğitim: Fıtrata uygun, merak uyandıran, imanı besleyen bir müfredat.

Sanat: Estetikle yoğrulmuş, hakikati yansıtan, tefekkürü tetikleyen bir sanat anlayışı.

Medya: Haberden filme, sosyal medyadan belgesellere kadar, doğru bilgi ve sahih temsil taşıyan içerikler.

Tebliğ: Sadece anlatan değil, yaşayan; sadece konuşan değil, hal diliyle gösteren bir tebliğ metodu.

Bu alanlar, İslâm medeniyetinin bugünkü inşa bloklarıdır.

  1. Geçmişi Anmakla Beraber, Geleceği Kurmak

İslâm medeniyeti, sadece tarihî bir nostalji değil, geleceği inşa edecek bir şuur hareketidir. Selçuklu’nun adaleti, Endülüs’ün ilmi, Osmanlı’nın vakar ve zarafeti; bugünün eğitimine, siyasetine, ekonomisine ışık tutabilecek prensiplerdir.

Ama asıl olan; geçmişin başarılarıyla oyalanmak değil, bugünün imkânlarıyla yeniden ayağa kalkmaktır. Çünkü asıl vazife, geçmişi taklit değil, yeniden üretmektir.

Sonuç: Medeniyet Yeniden Kurulur, Yeter ki Kodlar Yeniden Yüklensin

Bir bilgisayar çöktüğünde yapılacak en isabetli şey, sağlam yazılımlarla sistemi yeniden yüklemektir. Bugün dünya medeniyeti de çökmüştür. Batı merkezli sistemler insanı tanımamakta, değer üretmemektedir.

İslâm medeniyeti ise hem insana uygun, hem de Allah’a bağlı bir sistem önerir. Bunun için:

Kur’ân’a dönüş,

Risale-i Nur gibi projelerle imanî temelin tahkimi,

Eğitim, sanat, medya ve tebliğle diriliş,

Ve her şeyden önce şuur, sabır ve sebat gereklidir.

Makale Özeti:

İslâm medeniyeti sadece geçmişin değil, bugünün ve geleceğin de ihtiyacıdır. İnsanlık bugün manevî bir çöküş içindeyken, çözüm Kur’ân merkezli bir medeniyet inşasıdır. Risale-i Nur gibi eserler bu inşada modern akla hitap eden manevî projeler olarak öne çıkar. Eğitim, sanat, medya ve tebliğ gibi alanlarda yeni bir diriliş mümkündür. İslâm medeniyeti yeniden doğabilir; yeter ki kodlar yeniden ve sahih şekilde yüklensin.

 

 

Loading

No ResponsesHaziran 18th, 2025