Zulmün Karanlığı, Vicdanın Aydınlığı: Gazze’de Yankılanan İnsanlık Muhasebesi

Zulmün Karanlığı, Vicdanın Aydınlığı: Gazze’de Yankılanan İnsanlık Muhasebesi

İnsanlık öldü, vicdanlar ölmedi, söndü.
Vicdanlar Gazzeye yürüyor.
Zulmün karanlığı, vicdanların aydınlığını bastırıyor.
Zulüm ayakta, insanlık oturuyor, sızlayan vicdanlarda derinden gelen bir kıpırdama var.

Can çıkmayan insanlıktan gene de bir ümit ve umut var.

Zulme analık yapan ABD’de iç yangın başladı.
Sıra İsrail’de .
Hiç şüphesiz onların zulmü onları yakacak.
Oda içten içe.
Zulmün karanlığı onları boğup inletecek
Oda inim inim.
İsrail asırlık zulmünü bir defada kustu.
O da o kusmuğunda boğulacak.

İnsanlık yaşıyor mu?

Bu soruya bugün herkes farklı cevaplar verir. Ama Gazze’nin yakılan sokaklarına, yıkılan evlerine, taş kesilmiş çocuk bedenlerine ve göğe açılmış çaresiz ellerine bakınca, cevabın bir yankısı olur: “İnsanlık ölmedi belki, ama gömüldü.”

Zulüm ayakta… İnsanlık oturuyor.
Zulmedenler tok… Mazlumlar aç.
Zulüm konuşuyor… İnsanlık susuyor.
Ama bir şey var: Vicdanlar sızlıyor. Derinden, sessizce, bir kıpırtıyla…

  1. Zulmün Gövdesi, Vicdanın Gölgesi

Bugün zulüm kurumsallaştı.
Kimi zaman demokrasinin elbisesini giydi, kimi zaman güvenlik bahanesiyle kendini savundu. Ama özü değişmedi: Zulüm, haksız gücün haklıyı ezmesidir.

Ve bu zulmün baş mimarları, Gazze’de çocuklar diri diri gömülürken, suskun kaldılar.
Ama işte tam da bu suskunluk, zalimin dilinden çok, vicdanların çığlığına alan açtı.
Vicdanlar Gazze’ye yürüyor şimdi.
Sessiz ama kararlı bir yürüyüş bu…
İnsanlığın yitirilen onurunu arayan bir yürüyüş…

  1. Zulme Analık Edenler: Ateşi Evinde Büyütenler

Bugün İsrail, işlediği zulümle sadece mazlumu değil, kendi geleceğini de yaralıyor.
Ve Amerika gibi güçler, bu zulme annelik yaparak, zalimin nefesini uzatıyor.
Ama unutmamalı: Zulme analık eden, o zulmün yetimi olur.

Bugün ABD üniversitelerinde başlayan vicdan ayaklanmaları, bu yangının ilk kıvılcımlarıdır.
Halk ayaklanmalar yıkım öncesi çatırtılarıdır.
Ateş düne kadar sadece dışarıya yönelmişti; şimdi ateş evin içine sıçradı.
İç yangın başladı.
Sıra, zulmü işleyen elin kendisinde: İsrail’de…

  1. İsrail’in İçten Çöken Karanlığı

Her zalim, önce dışı karartır. Ama nihayetinde karanlık, kendi içine çöker.
İsrail, 75 yıldır biriktirdiği kini, nefreti ve planlı zulmü bir anda kustu.
Ama bu kusmuk, sadece mazlumu değil, zalimini de boğacak.

Kur’an der ki:

> “Zulmedenler, nasıl bir inkılâba uğrayacaklarını yakında göreceklerdir.”
(Şuara, 26/227)

İsrail, zulmünü sırlı bir şekilde yaparken, bir sabır vardı karanlıkta.
Ama şimdi bütün o kin açığa çıktı.
Zulüm artık saklanmıyor, süslenmiyor, utanmıyor.
İşte bu da sonlarının yakınlığının göstergesidir.
Çünkü tarih, ne zaman ki bir zulüm doygunluğa ulaşsa, çöküş hemen arkasından gelir.

  1. İnsanlık Can Vermedi, Umut Sönmedi

Gazze’de taş yığını altında kalan çocuk, sadece bir bedene değil, bir çağın vicdanına işaret eder.
Bu çağ, hala ayakta kalabilmiş vicdanlarla onurunu muhafaza ediyor.
İnsanlık can vermedi.
Can çekişiyor belki, ama içinde bir umut taşıyor hâlâ.

Bu umut, mazlumun duasıdır.
Bu umut, zalimin uykusunu kaçıran gecedir.
Bu umut, suskun kalabalıkların, bir gün ayağa kalkma ihtimalidir.

  1. Son Söz: Karanlık Kendi İçinde Boğulacak

Zulüm kalıcı değildir.
Ne kadar gürültülü olsa da, kalıcı olan adalettir.
Ne kadar yıkıcı olsa da, baki kalan haktır.

Bugün İsrail’in ve destekçilerinin elleriyle inşa ettiği zulüm yapısı, yıkılmaya mukadderdir.
Çünkü o yapı, masumların kanı üzerine kuruldu.
O yapı, duaların göğe çıktığı bir coğrafyada yükseldi.
Ve dualar, asla karşılıksız kalmaz.

Özet

Gazze’de yaşanan zulüm, sadece bir coğrafyanın değil, tüm insanlığın vicdanını sınayan bir imtihandır. Zalim İsrail, kusmuğunu bir defada kusmuş, zulmünü aşikâr etmiş ve kendi karanlığında boğulmaya doğru ilerlemektedir. ABD gibi destekçiler ise artık kendi iç yangınlarıyla yüzleşmektedir. Her şeye rağmen, vicdanlar susmamış, insanlık can vermemiştir. Bu karanlık devranın sonunda, zulüm yıkılacak, adalet yükselecek ve insanlık yeniden dirilecektir.

 

 

Loading

No ResponsesHaziran 16th, 2025