Gazze’nin Anneleri: Kanla Yoğrulmuş Bir Dua
Gazze’nin Anneleri: Kanla Yoğrulmuş Bir Dua
Gazze’nin üstünde kan kokusu, altında feryatlar var. Her molozun altında bir çocuk cesedi, her sokak köşesinde yarım kalmış bir hayal… Ve tüm bu sessiz çığlıkların ortasında ellerini semaya açan bir figür yükseliyor: Gazze’nin annesi.
Beyaz çarşafı, artık beyaz değil; kırmızıya boyanmış. Gözlerinden dökülen yaş değil yalnızca, yüreğinden akan kan olmuş. Evlatlarının ardından haykırırken, gökyüzüne değil, yeryüzüne çağrıda bulunuyor: “Daha kaç çocuğumu gömeceğim? Daha kaç defa analığın yüreksiz sessizliğe ezilecek?”
Sabrın ve Fedakârlığın Abideleri
Gazze’nin anneleri, yalnızca çocuk doğurmaz. Onlar şehit yetiştirir. Onlar bir sabır coğrafyasının neferleridir. Her biri birer Hacer’dir; çölde su arar gibi adalet arar. Her biri birer Zeyneb’tir; kardeşlerinin kanını zulmün saraylarına haykırır.
Onlar, çocuklarının cansız bedenlerini toprağa verirken bile, “Allah’a isyan etmem” diyen bir metanetin mührünü taşırlar. Yıkılan evlerin harabesi altında değil, dualarının yüksekliğiyle direnirler.
Kanın Sessizliği, Vicdanın Çığlığıdır
Bu resimde gördüğümüz anne, yalnız bir figür değil; ümmetin kanayan vicdanıdır. Onun elleri sadece dua için değil, aynı zamanda hesap sormak için de kalkmıştır. O, bir medeniyetin unuttuğu merhameti hatırlatır.
Bir annenin gözyaşı, dünyanın bütün sessizliğini bastıracak kadar yüksek bir feryattır. Ama ne acıdır ki, bugün bu gözyaşları ekranların arkasında sadece bir “haber geçişi” kadar kısa bir iz bırakıyor. Vicdanlar uyuşmuş, kalpler susmuş, liderler kör olmuş…
Gazzeli Anneler: Kıyametin Sessiz Habercileri
Kur’an-ı Kerîm’in şu ayeti, adeta bu annelerin dilinden konuşur:
> “Zulmedenlere meyletmeyin; yoksa size ateş dokunur.” (Hûd, 113)
Bu ateş, sadece Gazze’nin üstüne değil, seyreden, susan, unutan herkesin kalbine düşmeye aday bir ateştir. Gazzeli anneler, bu kıyametin habercisidir. Onlar haykırdıkça dünya susuyorsa, bilin ki hak ile batılın savaşı artık evimizin eşiğine kadar dayanmıştır.
Anneliğin Direnişi
Gazze’nin anneleri, yalnızca doğuran değil, aynı zamanda direnen kadınlardır. Onlar, “analık” kavramını sadece sevgiyle değil, sabır ve imanla tanımlarlar. Onların duası, füzelerden daha güçlü, onların gözyaşı, denizlerden daha derindir. Çünkü onlar kanla yoğrulmuş bir duanın taşıyıcılarıdır.
Sonuç: Sessiz Kalma, Annelik Vicdanını Uyandır
Bu makaleyi okuyorsan, vicdanına sesleniyorum: Bu annenin çığlığına sağır kalma. Bu görüntü, sadece bir sanat eseri değil, bir çağrıdır. Bugün bir şey yapamıyorsak, en azından duayla saf tutalım, en azından mazlumun yanında olduğumuzu ilan edelim.
Çünkü bir gün hepimiz, bu annelerin gözleri önünde, sessizliğimizin hesabını vereceğiz.
“Gazze’nin anneleri susmuyor. Sen de susma…”