İLMİN VE İMANIN İZZET VE HAYSİYETİ
İLMİN VE İMANIN İZZET VE HAYSİYETİ
“Gerçek izzet, Hak’la yükselmektir; halkla değil.”
- İzzet Nedir?
İzzet; şeref, yücelik, vakar ve onur demektir. Haysiyet ise; kişinin kendini küçük düşürmemesi, şanına leke sürmemesidir. Bu iki kavram, insana kişilik kazandıran ve onu alçaltanlardan ayıran temel değerlerdir.
İman; kalbi Allah’a bağlayan ilahi bir nurdur.
İlim; aklı aydınlatan bir hakikat rehberidir.
Bu ikisinin beraberliği insana izzetli bir duruş, haysiyetli bir hayat kazandırır.
- Gerçek Şeref: Allah Katındaki Değerdir
Kur’ân-ı Kerîm’de Rabbimiz şöyle buyurur:
“İzzet yalnızca Allah’a, Resûlü’ne ve müminlere aittir.” (Münafikûn, 8)
Demek ki izzetin kaynağı Allah’tır. İzzetli olmak demek, Allah’ı razı edecek bir duruş sergilemek, hakkı müdafaa ederken eğilmemek, zilleti kabul etmemektir.
Hz. Ömer (ra) şöyle demiştir:
“Biz izzeti İslam’da bulduk. Başka bir yerde ararsak Allah bizi zelil eder.”
İman ve ilim, sahibine eğilmeyen bir boyun, satılmayan bir vicdan ve korkmayan bir yürek verir.
- İlimsiz İman Kuru Taklit; İmansız İlim Sahte Zekâdır
İlim, aklın gözüdür. Fakat imanla birleşmeyen ilim, sahibine gurur verir ama izzet vermez. Çünkü iman, ilme hikmet ve sorumluluk kazandırır.
Aynı şekilde, ilimden yoksun bir iman, kör bir bağlılık haline gelir; sahibini sahte kişi ve rehberlere, yanlış inançlara ve bâtıl anlayışlara sürükler.
Bu yüzden hem ilim hem iman bir arada olduğunda, kişi izzetli bir kul, haysiyetli bir insan, hikmetli bir yolcu olur.
- İzzetli Olmak Zilletle Yaşamaktan Üstündür
İman, sahibine şunu öğretir:
“Zilletle yaşamak yerine izzetle ölmek evladır.”
İzzetli bir mü’minin vakarı, Allah’a olan teslimiyetini ve haysiyetini gösterir.
İzzetli insan; menfaat karşısında eğilmez, makam için satılmaz, hakikat uğruna susmaz. Çünkü o bilir ki, izzet Allah’a dayanmakla, zillet ise mahlûka boyun eğmekledir.
- Günümüz İmtihanı: Haysiyetin Erimesi
Zamanın en büyük imtihanlarından biri; bilginin artıp izzetin azalmasıdır. Nice diplomalı insanlar, zillet içinde fikir satmakta, nice bilgi sahibi kişiler, imanını susturarak makam devşirmektedir.
İman ve ilim bir duruş üretmiyorsa, o ne ilimdir ne imandır. Çünkü izzet, hakikatle birlikte dimdik durmak demektir; rüzgârda savrulmak değil.
- Gençler İçin İbret: Asıl Zenginlik, Asıl Yükseklik
Gençliğin gözünde izzet, şöhret ve zenginlik zannediliyor. Oysa ki en büyük izzet; şahsiyetli olmaktır.
Hakkı söylerken korkmamak,
Haramdan uzak durmak,
Edebi terk etmemek,
İnandığını gizlememek…
İşte bu; ilmin ve imanın verdiği izzet ve haysiyetin meyvesidir. Kuru bilgi değil, haysiyetli duruş değerlidir.
SONUÇ VE ÖZET:
İlmin ve imanın izzet ve haysiyeti; insana şerefli bir duruş, onurlu bir kişilik kazandırır. İman, Allah’a teslimiyetle izzet verir; ilim, hikmet ve ölçüyle haysiyeti derinleştirir. İmanlı ve ilimli bir insan eğilmez, satılmaz, korkmaz. Günümüzde en büyük eksiklik bilgi değil, şahsiyetli duruştur. Hakiki izzet; Allah’la olmaktan, O’nun rızasına göre yaşamaktan geçer. Unutulmamalıdır ki, izzet imanla başlar, haysiyet ilimle tamamlanır.