Bû da Geçer Yâ Hû: Fânilikte Teslimiyetin Sırrı

Bû da Geçer Yâ Hû: Fânilikte Teslimiyetin Sırrı

Giriş: Bir Cümlelik Hikmet

İnsan hayatı bazen bir kelimeye, bazen bir cümleye sığar. İşte bu cümlelerden biri de gönüllerde yankılanan şu sözdür:

> “Bû da geçer yâ Hû.”
(Bu da geçer, ey O [Allah]!)

İlk bakışta sade, kısa ve mecalsiz bir teselli gibi duran bu söz; aslında derin bir tevekkül, geniş bir hikmet ve yıkılmaz bir sabır ifadesidir. Hem elemli günlerde bir merhem, hem de sevinçli vakitlerde bir uyarıdır.

Sultanların Aynasına Yazılan Hikmet

Rivayet olunur ki, bir padişah, ne zaman üzüntüye kapılsa moral bulmak, ne zaman gurura kapılsa dizginlenmek için bir söz aramış. Bilgeler ona tek bir cümle yazıp sunmuşlar:
“Bû da geçer yâ Hû.”

Sevindiğinde: “Geçecek…”
Üzüldüğünde: “Geçecek…”
Zenginleştiğinde: “Geçecek…”
Yoksullaştığında: “Geçecek…”

Zira dünyada hiçbir hal baki değildir. Sevinç de elem de misafir gibidir; gelir, kalır, gider. Bu söz, dünyayı sabitlemeye çalışan insana, onun geçiciliğini hatırlatır. Böylece kalp, ne sevinçte şımarır, ne kederde yıkılır.

Fâniliğin Farkındalığı

İnsan, unutmaya meyyal bir varlıktır. Unutur ki hatırlasın. Unutur ki tekrar dönsün. “Bû da geçer yâ Hû” sözü, bize şu üç temel hakikati fısıldar:

  1. Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez.
    Ne dert ne sevinç, ne güç ne zayıflık… Her şey devran eder.
  2. Varlıkta da yoklukta da aşırılığa kapılma.
    Çünkü bu âlem denge üzeredir. İmtihan devam eder.
  3. Gerçek sabır ve teslimiyet, O’na (Hû’ya) yönelmekledir.
    Sözdeki “Yâ Hû”, Allah’a sığınma çağrısıdır. Yalnız O kalıcıdır, diğerleri gölgedir.

Modern İnsanın Unuttuğu Hakikat

Bugünün insanı teknolojide, bilimde, lükste ilerlemiş olabilir; ama sabırda, teslimiyette ve tevekkülde zayıflamıştır. En küçük sarsıntılarda yıkılan ruhlar, geçiciliğin farkında olmadıkları için kırılırlar.

“Bû da geçer” diyen bir gönül, depresyona girmeye dirençlidir. Çünkü bilir ki, karanlık gece sonsuz değildir. Gün yeniden doğacak, çiçek yeniden açacak, kalp yeniden sevecektir.

Ama “Yâ Hû” demeyen bir zihin, bu geçiciliği yalnızlığa ve anlamsızlığa dönüştürür. İşte burada inanç devreye girer:
Geçer, çünkü Allah’tan gelir.
Geçer, çünkü Allah’a döner.
Geçer, çünkü kalıcı olan yalnız O’dur.

Sonuç: Geçiciliğin İçinde Kalıcılığı Aramak

“Bû da geçer yâ Hû” sözü, sadece bir sabır ifadesi değil; aynı zamanda bir varlık felsefesidir. Geçici olanı tanıyıp, kalıcı olana yönelmenin kapısıdır. Kim ki bu söze sığınır, o kişi sevinçte kibirlenmez, hüzünde kırılmaz. Çünkü bilir ki:
Dünya fanidir, hâller geçicidir; baki olan sadece Allah’tır.

Özet

Bu makalede, “Bû da geçer yâ Hû” sözünün anlamı ve taşıdığı derin hikmetler ele alınmıştır. Ana fikirler şunlardır:

Bu söz, dünyanın geçiciliğini hatırlatarak hem sevinçte denge hem kederde umut verir.

“Yâ Hû” ifadesi, geçiciliğe karşı kalıcının (Allah’ın) hatırlanmasını sağlar.

Teslimiyet, tevekkül ve sabır gibi manevî değerlerin merkezindedir.

Modern çağda unuttuğumuz bir sabır ve sükûnet ilacıdır.

Son söz:
Geçmeyecek hiçbir hâl yoktur. Geçiciliği bilmek huzurdur, kalıcıya yönelmek saadettir.

 

Loading

No ResponsesMayıs 24th, 2025