Tarihi Kirletenler ve İhaneti Meşrulaştıranlar: 27 Mayıs’ın Kara Gecesi

Tarihi Kirletenler ve İhaneti Meşrulaştıranlar: 27 Mayıs’ın Kara Gecesi

“27 Mayıs’ın tüm aktörleri ve mağdurları, darbeyi azmettirenlerin CHP ve İnönü olduğu konusunda hemfikir. ‘Milli Şef’in mason kimliğiyle tanınan arkadaşı Selim Sarper de darbeden 6 ay önce yaptıkları gizli bir toplantıda İnönü’nün darbe olacağını ve Menderes ile arkadaşlarının da idam edileceğini söylediğini aktarıyor. Sarper’in notlarında şu bilgiler var: “İnönü söz alarak konuşmaya başladı… İhtilal gerçekleştikten sonra devlet reisi, başvekil, bakanlar askeri mahkemede yargılanacak, vatana ihanet ve birçok suistimalden dolayı idam edilecektir. Her biriniz ayrı ayrı bu toplantının sonuç bildirisini imzalayarak yemin ederek göreve başlayacağınızı bilmelisiniz.”
Yalan söyleyen tarih utansın.
Korkakların kahraman gösterildiği bir asırda yaşamaktayız.
Kirliliklerin ve ihanetlerinde bir gün mutlaka açığa çıktığı zamanlardayız.[1]

********

Tarih sadece galiplerin yazdığı bir masal değil, mazlumların kanıyla yazılmış acı bir hakikatler kitabıdır. 27 Mayıs 1960 sabahı, tankların gölgesinde milletin iradesi gasp edilirken, yalnızca bir hükümet değil, bir milletin haysiyeti de idam sehpasına gönderildi.

Bugün birçok belge ve tanıklık şunu gösteriyor ki, bu kanlı senaryonun baş mimarları görünürde askerler olsa da perde arkasında bir başka karanlık akıl vardı: CHP ve onun efsanevi(!) lideri İsmet İnönü. “Milli Şef” unvanıyla anılan bu isim, yıllarca özgürlük ve demokrasi söylemleriyle halkın gözünü boyadı, fakat asıl gayesi kendi ideolojik vesayetini sürdürmekti.

Selim Sarper’in notları ve tanıklıkları artık sır değil: Darbeden altı ay önce yapılan gizli toplantılarda, Menderes ve arkadaşlarının akıbeti çoktan karara bağlanmıştı. “İhtilal olacak, yargılama yapılacak, idam edilecekler.” Bu kadar net, bu kadar acımasız…

Peki, bu nasıl bir vicdandı ki, halkın oylarıyla seçilmiş bir başbakanın asılmasını soğukkanlılıkla planlayabildi? Bu nasıl bir anlayıştı ki, siyasî rekabetin ötesine geçip düşmanlığa, ihanete dönüştü? Kimin elinde Kur’an, kimin gönlünde iman vardı?

Bugün hâlâ o karanlık dönemin aktörleri “kahraman” gibi sunulabiliyor. Oysa gerçek kahraman, darağacına yürürken bile milletine dua eden Menderes’ti. Gerçek ihaneti ise, göz göre göre işlenen bu sinsi planlarda, milletin iradesine darbe vuran sözde aydınlar, politikacılar ve medya mensupları yaptı.

Tarihi kirletenler, yalnızca hakikati gömenler değil, yalanı yüceltenlerdir. Ve bu yalanların nesilden nesile taşınması, bir milletin hafızasını zehirler. Bugün susanlar, yarın “biz bilmiyorduk” diyemeyecekler. Çünkü zaman, hakikatin mühürlü sandığını açmıştır.

Ey hakikat yolcusu! Unutma ki, korkaklar hiçbir zaman tarih yazamaz. Onlar, yazılan sahte tarihlerin arkasına saklanır. Fakat hakikat er geç haykırır: “Zalimlerin yazdığı tarih, yalancının dilinde büyür; ama mazlumun duasında boğulur.”

Özet:
Bu makale, 27 Mayıs 1960 darbesinin perde arkasında yer alan CHP ve İnönü’nün rolünü, belgeler ve tanıklıklar eşliğinde ortaya koyarken, tarihin nasıl kirletildiğine ve ihanetin nasıl meşrulaştırıldığına dikkat çekmektedir. Makale, milletin iradesine darbe vuranlara karşı vicdanî ve fikrî bir duruş çağrısı yapar; gerçek kahramanlık ile ihanet arasındaki çizgiyi netleştirir.

 

 

[1] https://www.yenisafak.com/gundem/inonu-6-ay-once-idam-edilecekler-dedi-4709697

https://www.yenisafak.com/gundem/27-mayistaki-chp-abd-ittifaki-4710471

Loading

No ResponsesMayıs 24th, 2025