İki Âlemin Anahtarı: Risalet ve Ubudiyet
İki Âlemin Anahtarı: Risalet ve Ubudiyet
*”O zâtın risaleti, imtihan ve ubudiyet için şu dünyanın kurulmasına sebeb olduğu gibi, o zâtın ubudiyetinde yaptığı dua, mükâfat ve mücazat için dâr-ı âhiretin icadına sebeb olur.”
Kâinatın yaratılışına sebep olan, sadece bir insanın varlığı değildir; o insanın taşıdığı misyon, yani Risalet ve ubudiyet vasfıdır. İşte bu zat, Fahr-i Kâinat Efendimiz (asm), öyle bir mahiyete sahiptir ki, risaleti ile dünya, ubudiyeti ile ahiret yaratılmıştır.
Risalet, Allah’ın kelâmını kullarına ulaştırmak, onları karanlıklardan nura çıkarmak demektir. Bu misyonun sahibi olan Efendimiz (asm), imtihan sahnesi olan dünyayı aydınlatan nurdur. Dünya varsa, onun risaletine olan ihtiyaç içindir. Çünkü imtihan, rehbersiz olmaz. Kur’an, vahiy, nübüvvet, hep bu imtihan sisteminin temel taşlarıdır.
Ama mesele burada bitmez. O Zâtın (asm) ubudiyeti, yani kulluğu, secdeleri, niyazları, ümmeti için ettiği dualar; ahiretin varlık sebebidir. Çünkü o dualar, mükâfat ve mücazat isteyen bir ubudiyetin dilidir. Cenâb-ı Hak, o duaya cevaben, ebedî bir âlem yaratır. Cennet onun duasının mükâfatıdır; cehennem, ubudiyetin ciddiyetine karşılık gelen bir ikazdır.
Yani dünya bir imtihan sahnesi, ahiret ise o imtihanın mükâfat ve mücazat yurdudur. Bu iki âlemin yaratılışına da vesile olan, bir beşerin değil, o beşer içindeki en yüce ruhun, en halis ubudiyetin temsilcisi olan Hz. Muhammed’in (asm) varlığıdır.
Bu bakış açısı, bizi sıradan bir tarihsel figür anlayışından çıkarır. O Zât (asm), sadece bir zamanın değil, bütün zamanların sebeb-i vücududur. O olmasaydı, bu âlem olmazdı. O dua etmeseydi, ahiret olmazdı. O halde hem dünya, hem ahiret ona bağlıdır.
Özet:
Hz. Peygamber’in (asm) risaleti dünya hayatının kurulmasına; ubudiyeti ve duası ise ahiret âleminin yaratılmasına sebep olmuştur. Dünya bir imtihan meydanıysa, ahiret de bu imtihanın sonucudur. Her iki âlemin anahtarı, Efendimiz’in risalet ve ubudiyetinde saklıdır. Bu hakikat, onu sadece tarihî bir şahsiyet değil, bütün kâinatın yaratılış sebebi olarak görmemizi sağlar.