İMAN MEDİNE’YE SIĞINIR
İMAN MEDİNE’YE SIĞINIR
Rivayette:
“İman, Medine’ye iltica eder, tıpkı yılanın deliğine iltica etmesi gibi.”
(Buhârî, Fedâilu’l-Medîne 7; Müslim, Îmân 147)
Hadisin Anlamı
“İman Medine’ye iltica eder” ifadesi, zamanla fitnelerin artacağı, birçok yerde dinin zayıflayacağı, ancak Medine gibi bazı mübarek beldelerin imanın ve İslam’ın korunduğu sığınaklar olacağı anlamına gelir.
“Yılanın deliğine dönmesi gibi” benzetmesiyle de, imanlıların sığınılacak yer olarak Medine’ye yönelmesi anlatılır.
Bu aynı zamanda Medine’nin manevi bir merkez olarak İslam tarihinde ve geleceğinde koruyucu rolünü devam ettireceğini gösterir.
*Rivayette:“Medine’nin yollarında (muhafız) melekler vardır. Taun / veba ve deccal oraya giremez.” (Buhari, Fezailu’l-Medine 9; Müslim, Hacc 485, 486)
“Mekke ve Medine dışında deccalın ayak basmadığı hiçbir yer kalmaz. O iki yerin yolları üzerinde muhafız melekler saf tutup onları korurlar. Sonra Medine ahalisine üç sarsıntı yaşatır (üç deprem olur). Bunun üzerine bütün kâfir ve münafıklar oradan çıkar.” (Buhari, Fezailu’l-Medine 9; Muslim, Fiten 123)
*“Yirmi sene evvel tabedilen Sünuhat Risalesi’nde, hakikatli bir rüyada âlem-i İslâm’ın mukadderatını meşveret eden ruhanî bir meclis tarafından, bu asrın hesabına Eski Said’den sordukları suale karşı verdiği cevabın bir parçası şimdilik tezahür etmiştir. O zaman, o manevî meclis demiş ki:
“Bu Alman mağlubiyetiyle neticelenen bu harbde, Osmanlı Devleti’nin mağlubiyetinin hikmeti nedir?”
“Cevaben Eski Said demiş ki: Eğer galib olsaydık, medeniyet hatırı için çok mukaddesatı feda edecektik. Nasıl ki yedi sene sonra edildi. Ve medeniyet namıyla Âlem-i İslâm hususan Haremeyn-i Şerifeyn gibi mevâki’-i mübarekeye Anadolu’da tatbik edilen rejim kolaylıkla, cebren teşmil ve tatbik edilecekti. İnayet-i İlahiye ile onların muhafazası için, kader mağlubiyetimize fetva verdi.” (bk. Nursi, Kastamonu Lahikası, 13. Mektup, s. 19)
Bak. https://www.google.com/amp/s/sorularlaislamiyet.com/veba-korona-virus-gibi-salgin-hastalik-medineye-giremez-mi%3famp
@@@@@@@
1. Hadisin Lafzi ve Mecazi Anlamı
“İman, Medine’ye iltica eder, tıpkı yılanın deliğine iltica ettiği gibi.”
(Buhârî, Fedâilu’l-Medîne 7)
Yılanın deliğine dönmesi: Bu mecaz, bir canlının tehlike anında kendisini korumak için doğal sığınağına dönmesini anlatır. Bu, hem hızlı hem de içgüdüsel bir kaçıştır.
İmanın Medine’ye sığınması: Zamanla, dünya çapında fitneler, inanç zaafları, İslam dışı akımlar çoğaldıkça, iman edenlerin kalbi ve ruhu Medine gibi manevi merkezlere yönelir.
2. Hadisin Manası ve Derinliği
Medine, sadece bir şehir değil, imanın, vahyin ve sünnetin merkezidir. Resûlullah’ın (sav) hicret ettiği, İslam toplumunun ilk inşa edildiği yerdir.
Hadis, bize şunu söyler: İman zayıflasa da tamamen yok olmayacak, Medine gibi korunaklı alanlarda muhafaza edilecek.
Aynı zamanda bu, ehli sünnet inancının ve Peygamber mirasının korunacağı yerlere işaret eder.
3. Günümüzle Bağlantısı
a) Fitnelerin Globalleşmesi
İnançsızlık, sekülerizm, materyalizm gibi cereyanlar internetle dünyanın dört bir yanına yayılıyor. Birçok kişi, özellikle gençler, imanı sorgular hale geliyor.
Bu karmaşa içinde insanlar ruhi bir sığınak arıyor. Kalpler, bilinçli ya da bilinçsiz, “imanî korunaklara” yöneliyor.
b) Manevî Medineler Oluşuyor
Fizikî Medine hâlâ mukaddes bir merkezdir ama manevî Medineler de oluşuyor:
Risale-i Nur medreseleri,
Sadık alimler ve ilim halkaları,
İman-kur’an hizmeti veren platformlar,
Hakkı ve hikmeti savunan yayınlar…
Bu alanlar, bugünün Medineleri gibidir.
c) Mekân değil, Mana Öne Çıkıyor
Medine coğrafi olarak bir şehir olsa da, hadisin maksadı sadece mekân değil; “imanın korunduğu her yer” Medine hükmündedir.
Bu sebeple gönlünü, fikrini, tebliğini İslam’a tahsis eden kişi veya yapılar da birer “Medine sığınağı” olur.
4. Sonuç ve Ders
Bu hadis bize şunu öğretiyor:
> Fitne ve sapkınlıklar ne kadar artarsa artsın, Allah imanı tamamen yok ettirmez. İman, kendisine bir sığınak bulur. O da ya Medine’dir, ya da Medine ruhunu taşıyan insan ve topluluklardır.
Bak:
https://www.facebook.com/share/r/1ZDTSivj9c/