ZULMÜ YAYAN VE DÜNYAYI BATIRAN BOZUK ZİHNİYET
ZULMÜ YAYAN VE DÜNYAYI BATIRAN BOZUK ZİHNİYET
“Aç canavara karşı tahabbüb(sevgi gösterisi); merhametini değil, iştihasını açar. Hem de diş ve tırnağının kirasını da ister.”B. Said Nursî
Mazlum ve masuma gösterilmeyen şefkatin, yolsuz ve teröriste gösterilmesi hatta taraftar olması.
“Aç canavara karşı tahabbüb (sevgi gösterisi); merhametini değil, iştihasını açar. Hem de diş ve tırnağının kirasını da ister.”
— Bediüzzaman Said Nursî
Dünya, zalimler ile mazlumlar arasındaki bitmek bilmeyen bir mücadeleye sahne olmuştur. Tarih boyunca zulmü alkışlayanlar, zalimlere merhamet gösterenler ve onlara destek olanlar, dünyanın çöküşüne sebep olan en büyük bozuk zihniyetin sahipleri olmuşlardır. Ne gariptir ki, masum ve mazlumlara gösterilmeyen şefkat, en büyük zulümleri işleyenlere bolca gösterilmiş; hatta onların taraftarlığı yapılmıştır.
Zalimle Merhamet Olmaz
Zalim, merhameti bilmez. Ona gösterilen her türlü yumuşaklık, onun daha da güçlenmesine ve zulmünü artırmasına sebep olur. Tarih boyunca nice toplumlar, zalimlere iyi niyetle yaklaşıp onları durdurmaya çalışmış, ancak sonunda daha büyük acılar yaşamıştır. Hitler’e karşı Avrupa’nın 1930’larda gösterdiği hoşgörü, İkinci Dünya Savaşı’na yol açmış; Firavun’a karşı Musa (a.s.) ve kavminin gösterdiği sabır, İsrailoğullarına yıllarca kölelik olarak geri dönmüştür.
Bugün de dünyanın dört bir yanında mazlumlara gözyaşı dökmeyenler, zulmedenlere destek vermekten geri durmamaktadır. Bir yanda işgal edilen topraklar, bombalanan şehirler, evsiz kalan çocuklar; diğer yanda ise zalimlere diplomatik destek, ekonomik yardımlar ve silah satışları…
Mazluma Merhametsizlik, Zalimle Dostluk
En büyük çöküş, adaletin yerini bozuk zihniyetlerin almasıyla başlar. Bugün Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Keşmir’de, Arakan’da ve dünyanın birçok yerinde mazlumlar gözyaşı dökerken, büyük güçler zalimlerin yanında yer almakta, hatta onlara destek vermektedir. Zalimlerin işlediği vahşeti görmezden gelip, onlara sempati beslemek, sadece yeni zulümlere kapı açmaktır.
Bediüzzaman Said Nursî’nin ifadesiyle, “Aç canavara sevgi göstermek, onun iştahını açar.” Bugün terör örgütlerine, sömürgeci devletlere ve zalim yönetimlere, yolsuzluk yapıp ceza alanlara verilen her destek, onların zulmünü ve yolsuzluğunu daha da artırmakta, insanlığın felaketine sebep olmaktadır.
Adaletin Tesisi İçin Ne Yapmalı?
Mazlumların Yanında Yer Almak: Güçlü olanı değil, haklı olanı desteklemek en büyük fazilettir. Masumların feryadını duymayanlar, zalimlerin yanında saf tutmuş olur.
Zalimlere Karşı Tavizsiz Olmak: Zalimle dostluk, zulme ortak olmaktır. Dünyanın adil bir yer olması için zulmün karşısında net bir duruş sergilemek gerekir.
Çifte Standartlardan Kaçınmak: Bir yanda “insan hakları” savunuculuğu yapıp, diğer yanda zulmedenleri desteklemek, en büyük ikiyüzlülüktür.
Zulme Destek Verenleri Deşifre Etmek: Sadece zalimi ve yolsuzluk yapanı değil, ona destek verenleri de ifşa etmek, adaletin tesisi için gereklidir.
Sonuç: Hak ve Adalet İçin Mücadele Şarttır
Dünya, bozuk zihniyetli yöneticiler, güç odakları ve menfaatperestlerin elinde mahvolmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki, zulüm payidar olmaz. Firavunlar, Nemrutlar, Hitlerler ve çağdaş zalimler ne kadar güçlü görünürse görünsün, adalet er ya da geç yerini bulacaktır. Yeter ki mazlumların yanında durup, zalimlere taviz vermeyelim. Aksi takdirde, onların diş ve tırnaklarının kirasını bile ödemek zorunda kalırız.