HARAM YİYEN HARAMZADELER.
HARAM YİYEN HARAMZADELER.
Haram Lokmanın Gölgesi: İbretlik Bir Hikaye
Bir zamanlar, bereketli toprakların ortasında, küçük ama huzurlu bir köy vardı. Bu köyde yaşayanlar, alın teriyle kazanır, helal lokma yer, komşuluk ilişkilerine önem verirlerdi. Ancak zamanla, bu huzurlu köyün üzerine kara bir gölge düşmeye başladı. Şehirde yaşayan ve “akıllı” olarak bilinen bazı kişiler, köye gelerek farklı işler kurmaya başladılar. İlk başta, köylüler bu yeni gelenlere sıcak davrandılar. Ancak kısa süre sonra, bu kişilerin işlerinin pek de dürüstçe olmadığını fark ettiler.
Bu “akıllı” kişiler, köylülerin saf duygularını kullanarak onları kandırıyor, haksız kazanç elde ediyorlardı. Tarlaların sınırlarını değiştiriyor, ortak kullanılan kaynakları kendi çıkarları için kullanıyor, hatta bazı köylüleri borçlandırarak onları köle gibi çalıştırıyorlardı. Köyün yaşlıları, bu durumu endişeyle izliyor, gençlere helal kazancın önemini anlatmaya çalışıyorlardı. Ancak bazı gençler, kısa yoldan zengin olma hayaliyle bu “akıllı” kişilerin peşine takılmışlardı.
Zamanla, köydeki huzur ve bereket yerini huzursuzluğa ve bereketsizliğe bıraktı. Komşular birbirine güvenmez oldu, tarlalardan beklenen ürün alınamaz hale geldi. Köyün gençleri, haram kazancın getirdiği geçici mutluluğun ardından büyük bir boşluğa düştüler. Bazıları hastalandı, bazıları ailelerini kaybetti, bazıları ise vicdan azabıyla yaşar hale geldi.
Bir gün, köyün bilge yaşlısı, köy meydanında toplanan kalabalığa şöyle seslendi: “Ey köy halkı, unuttuğumuz bir şey var. Bizler, helal lokmanın bereketiyle büyüdük. Haram lokma, ne bedene ne de ruha şifa verir. Haram kazanç, geçici bir mutluluk getirse de, sonunda büyük bir yıkıma neden olur. Unutmayın, haram yiyen haramzadeler, kendi kazdıkları kuyuya düşerler.”
Bu sözler, köylülerin üzerinde derin bir etki bıraktı. Gençler, yaptıkları hataların farkına vardılar ve yaşlılardan af dilediler. Köy halkı, birlik olup haram kazancın getirdiği kötülüklerle mücadele etmeye karar verdi. “Akıllı” olarak bilinen kişiler, köyden kovuldu ve köy, yeniden huzur ve berekete kavuştu.
Bu hikaye, bize haram kazancın ne kadar tehlikeli olduğunu gösteriyor. Haram lokma, sadece maddi kayıplara değil, aynı zamanda manevi kayıplara da neden olur. Unutmayalım ki, helal kazanç, hem bu dünyada hem de ahirette huzur ve mutluluk getirir.