İSLAM MEDENİYETİ FAKİR-FUKARA, GARİP – GUREBA, YETİM VE ÖKSÜZÜ KORUYUP HIMAYE EDEN, VAKIFLARLA BUNU TEMİNAT ALTINA ALAN ŞANLI BİR MEDENİYETTİR.

İSLAM MEDENİYETİ FAKİR-FUKARA, GARİP – GUREBA, YETİM VE ÖKSÜZÜ

KORUYUP HIMAYE EDEN, VAKIFLARLA BUNU TEMİNAT ALTINA ALAN ŞANLI BİR MEDENİYETTİR.

Evet, İslam medeniyeti tarih boyunca fakirleri, yetimleri, garipleri ve ihtiyaç sahiplerini koruma konusunda büyük bir hassasiyet göstermiştir. Bu anlayışın temelinde Kur’an-ı Kerim’in ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) emir ve tavsiyeleri vardır.

İslam Medeniyetinde Fakir ve Kimsesizlere Yardım

1. Kur’an ve Hadislerde Fakir ve Yetimlere Yardım

Kur’an-ı Kerim’de yetimleri korumak ve fakirlere yardım etmek sıkça emredilmiştir:
“Yetimi sakın ezme. El açıp isteyeni azarlama.” (Duha, 9-10)
“Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, karınlarına ancak ateş doldurmuş olurlar.” (Nisa, 10)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de yetimlerin korunmasını teşvik etmiş ve şöyle buyurmuştur:
“Ben ve yetime bakan kimse cennette şöyle olacağız.” (İşaret parmağıyla orta parmağını birleştirerek göstermiştir.) (Buhârî, Edeb, 24)

2. Vakıf Medeniyeti

İslam dünyasında fakirlere, yetimlere, yolculara ve ilim talebelerine yardım etmek amacıyla vakıf kültürü gelişmiştir.

Osmanlı, Selçuklu ve diğer İslam devletleri döneminde kurulan vakıflar sayesinde yetimler, fakirler, kimsesizler, hastalar ve yolcular korunmuş, ihtiyaçları karşılanmıştır.

Darülaceze, imarethaneler, aşevleri, medreseler, kervansaraylar bu vakıf anlayışının birer eseridir.

3. Osmanlı’da Vakıfların Önemi

Osmanlı Devleti’nde “Garip, gureba, fakir, fukara” için özel vakıflar kurulmuş, ihtiyaç sahiplerine yiyecek, giyecek ve barınma imkânı sağlanmıştır.

Kimsesiz yaşlılar için Darülaceze, yetimler için Darüşşafaka, hasta ve düşkünler için hastaneler yapılmıştır.

Hatta sokak hayvanları için bile vakıflar kurulmuş, hayvanlara su ve yiyecek sağlanmıştır.

Sonuç

İslam medeniyeti, sadece bireysel yardımlarla değil, toplumsal ve kurumsal bir sistem olan vakıf kültürüyle sosyal adaleti tesis etmiş, kimsesizlerin ve mazlumların yanında olmuştur. Bugün de bu şanlı medeniyetin izinde gitmek, yetimleri korumak ve fakirlere sahip çıkmak Müslümanlar için en büyük görevlerden biridir.

 

 

Loading

No ResponsesŞubat 25th, 2025