Dünya Hayatından Kabir Alemine: İbretlik Bir Yolculuk

Dünya Hayatından Kabir Alemine: İbretlik Bir Yolculuk


Güneşin doğuşu, kuş cıvıltıları ve neşeyle dolu bir sabah… Hasan, genç, hayat dolu ve hayattan keyif almayı seven biriydi. Sabah kahvesini içerken telefonuna gelen mesajları okuyor, sosyal medyada gülerek dolaşıyordu. Günlük telaşlar içinde, dünyanın ona sunduğu nimetlerin tadını çıkarıyordu. Para, eğlence, arkadaşlar ve güzel anılar… Hayat sanki hiç bitmeyecek gibiydi.

Ancak her şey bir anda değişti. Trafik ışıklarında yeşilin yanmasını beklerken, göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir an… Bir fren sesi, bir çarpışma ve ardından gelen derin bir sessizlik… Hasan, artık farklı bir yolculuğa çıkmıştı.

Kabir Kapısı Aralanıyor

Gözlerini açtığında kendini tanıyamadığı bir yerde buldu. Ne hastane ne de tanıdık yüzler… “Neredeyim?” diye sordu ama sesi yankılandı, cevap gelmedi. Bir süre sonra bir gölge belirdi, yüzü görünmeyen biri ona yaklaştı:

— “Dünya hayatın bitti, Hasan. Artık hakikat âlemindesin.”

İnanamıyordu. Daha dün arkadaşlarıyla şakalaşıyor, yarın için planlar yapıyordu. “Nasıl yani? Daha çok gencim! Annem babam, işlerim, yapacaklarım vardı!” diye haykırdı.

Ama artık ne geri dönüş vardı ne de zamanın anlamı…

Hesap Başlıyor

Bir melek, elinde parlayan bir defterle yanına geldi. Sayfalar birer birer açıldıkça, Hasan’ın hayatı gözlerinin önüne seriliyordu. Lüks içinde yaşadığı, ama hiç şükretmediği günler… Eğlenceye daldığı, ama ibadeti unuttuğu geceler… Fakire sırt çevirdiği, ama kendine servet biriktirdiği anlar…

Her şey tek tek gösteriliyordu. Ama Hasan’ın en çok içini burkan, yapmadıklarıydı. Annesinin dualarını göz ardı etmesi, bir dostuna sırt çevirmesi, küçük bir iyiliği bile ertelemesi…

Melek şöyle dedi:

— “Hasan, dünya hayatı bir imtihandı. Sana verilen zamanı nasıl kullandın?”

Hasan’ın dili tutuldu. Geriye dönüp hatalarını düzeltmek istiyordu ama artık çok geçti.

İbretlik Son

Birden yer sarsıldı, karanlık bir çukur açıldı ve soğuk bir rüzgâr esti. Hasan oraya doğru sürüklenirken, pişmanlık içinde haykırıyordu:

— “Bana bir fırsat daha verin! Sadece bir gün, sadece bir secde için bile olsa geri dönmek istiyorum!”

Ama ona verilen cevap belliydi:

— “Hayır, artık dönüş yok.”

Ve bir kapı daha açıldı. Sonsuz bir âlem onu bekliyordu…

Ders Çıkarmak İçin Zaman Varken

Hasan’ın yaşadıkları hepimiz için bir ibret değil mi? Dünya hayatının geçici olduğunu bile bile, gaflete düşmek ne büyük bir kayıp! Oysa ki küçük bir iyilik, samimi bir dua, Allah’a yönelen bir kalp her şeyi değiştirebilirdi.

Şimdi düşünelim: Eğer bugün son günümüz olsaydı, gerçekten hazırlıklı olur muyduk? Eğer cevabımız “hayır” ise, hâlâ fırsatımız var.

Zira dünya, bizi kandıran bir hayal… Asıl gerçek, iş işten geçmeden uyanabilenlerin kazandığı bir yolculuk.

Loading

No ResponsesŞubat 18th, 2025