OSMANLIDA ESNAF DENETİMİ NASIL YAPILIRDI?

OSMANLIDA ESNAF DENETİMİ NASIL YAPILIRDI?


Osmanlı’da Esnaf Denetimi: Ahilikten Günümüze Bir Ders

Bugün sokakta dolaşırken, kalitesiz mal satan, haksız kazanç peşinde koşan, müşterisini aldatan esnaf görmek sıradan bir hâl aldı. Oysa Osmanlı’da esnaf olmak, sadece mal alıp satmak değil, aynı zamanda ahlaklı, dürüst ve vicdan sahibi olmayı gerektirirdi. Çünkü Osmanlı’da esnafın başında, onu denetleyen, doğru yolda tutan bir sistem vardı: Ahilik ve Lonca Teşkilatı.

Esnafın Hamuru: Ahilik ve Loncalar

Osmanlı esnafı, Ahilik geleneğinin devamı niteliğinde olan Lonca Teşkilatına bağlıydı. Bu teşkilat, bugünkü anlamda bir meslek odası, bir ahlak kurulu ve aynı zamanda bir halk mahkemesi gibi çalışıyordu. Esnaflık sadece para kazanma işi değil, aynı zamanda bir ahlaki sorumluluktu.

Bir dükkân açmak isteyen kişi, ustasının yanında yıllarca çırak ve kalfa olarak yetişir, sadece işin tekniğini değil, dürüstlük, helal kazanç, kul hakkı gibi değerleri de öğrenirdi. Ustası tarafından yeterli görüldüğünde, “icazetname” alarak dükkân açabilirdi. Bugün ise parayı bulan, isterse dün manav olsun, bugün müteahhitlik yapabiliyor!

Denetimler Nasıl Yapılırdı?

Osmanlı’da esnaf düzenli olarak denetlenirdi. Bu denetimler birkaç farklı yöntemle yapılırdı:

1. Yiğitbaşı ve Kethüda Denetimi: Her meslek grubunun başında bir “kethüda” ve “yiğitbaşı” bulunurdu. Bunlar, esnafın hem mesleki hem de ahlaki durumunu kontrol ederdi. Eğer bir esnaf müşterisini kazıklarsa, hileli mal satarsa, halkı zarara uğratırsa, önce uyarılır, sonra gerekirse ceza alırdı.

2. Narh Sistemi: Osmanlı’da fiyatların fahiş seviyeye çıkmasını önlemek için “narh sistemi” vardı. Devlet, esnafın sattığı malın fiyatını belirler ve belirlenen fiyatın üstüne çıkılması yasaktı. Eğer bir esnaf fahiş fiyatla mal satarsa, ya malına el konur ya da ağır para cezası verilirdi. Bugün marketlerde her gün değişen fiyatları gördüğümüzde, Osmanlı’nın bu adalet sistemine gıpta etmemek elde değil!

3. Şikâyet ve Cezalandırma: Halk, esnaftan memnun değilse, kadıya şikâyet edebilirdi. Eğer bir esnaf, hile yaparken yakalanırsa, dükkânının kapısına “hilekâr” yazan bir levha asılırdı. Bazen de esnaf, kısa süreliğine meslekten men edilirdi. Günümüzde ise hile yapan esnaf, sadece bir gün sosyal medyada eleştirilir, sonra kaldığı yerden devam eder.

4. Bolluk ve Kıtlık Denetimi: Osmanlı’da stokçuluk yasaktı. Bir malı sırf fiyatı artsın diye saklayan, haksız kazanç elde eden esnaf, ağır cezalarla karşılaşırdı. Bugün ise stokçular, fırsatçılar ceza bir yana, en çok kazananlar arasında!

Osmanlı’dan Bugüne Dersler

Osmanlı’nın esnaf düzeni bize şu mesajı veriyor: Denetim olmazsa düzen de olmaz. Bugün esnaflık artık sadece bir meslek değil, hızlı para kazanma yolu olarak görülüyor. Meslek ahlakı zayıfladığı için müşteri aldatılıyor, hileli ürünler satılıyor, fırsatçılık yaygınlaşıyor.

Eğer Osmanlı’daki gibi bir sistemimiz olsaydı;

Fiyatlar bu kadar dengesiz olur muydu?

Halkı aldatan esnaf bu kadar rahat eder miydi?

Helal kazanç, vicdan, ahlak bu kadar unutulur muydu?

Son söz olarak, Osmanlı’nın bu sistemine sadece nostaljiyle bakmak yetmez, bunu bugüne nasıl uyarlayabileceğimizi de düşünmeliyiz. Çünkü esnaflık sadece mal satmak değil, insanın kazancını helal ve adil yolla temin etme sanatıdır.

 

 

Loading

No ResponsesŞubat 12th, 2025