KIYAMETIN KOPUŞUNDA GÖRÜLEN DEHŞET SAHNELERİ
KIYAMETIN KOPUŞUNDA GÖRÜLEN DEHŞET SAHNELERİ
Kıyametin Kopuşunda Görülen Dehşet Sahneleri
Kıyamet, Allah’ın takdir ettiği vakitte, dünya hayatının ve evrenin son bulduğu andır. Bu gün, tüm varlıkların son bulduğu, hesap gününün başlangıcı olan büyük bir olaydır. Kur’an-ı Kerim, kıyametin dehşetini sıkça dile getirir ve insanları o güne hazırlıklı olmaya davet eder. O günün tasvirleri, insanı derin bir ibret almaya sevk eder ve dünya hayatının geçiciliğini güçlü bir şekilde hatırlatır.
Kıyametin Dehşetini Anlatan Ayetler
Kur’an’da kıyamet günü ile ilgili pek çok ayet vardır. O gün, evrenin tüm düzeni bozulur ve korkunç olaylar gerçekleşir. İşte Kur’an-ı Kerim’in kıyameti tasvir eden bazı dehşet sahneleri:
1. Dağların Yok Oluşu:
Dağlar, insanlara sarsılmaz bir güç ve sabitlik hissi verir. Ancak kıyamet günü, bu sarsılmaz yapılar bile yerle bir olacak ve yok olacaktır:
“O gün dağlar yürütülür, bir serap haline gelir.” (Nebe, 20)
“Dağlar un ufak olur, savrulmuş yün gibi olur.” (Karia, 5)
2. Denizlerin Alevlenmesi:
Normalde sakin ve huzur veren denizler, kıyamet günü alev alev yanacaktır:
“Denizler ateş haline getirildiğinde.” (Tekvir, 6)
3. Göklerin Çatlaması ve Yıldızların Dökülmesi:
Evrenin düzeni tamamen bozulacak, yıldızlar sönüp yere dökülecek, gökyüzü yarılacak ve darmadağın olacaktır:
“Gökyüzü çatlayıp yarıldığı zaman.” (İnfitar, 1)
“Yıldızlar döküldüğü zaman.” (Tekvir, 2)
4. Yer ve Gök Titreyecek:
Yeryüzü ve gökyüzü büyük bir sarsıntıya uğrar. İnsanlar ve tüm canlılar bu büyük korkuyu hisseder:
“O büyük sarsıntının olduğu gün.” (Hac, 1)
“Yeryüzü bütün ağırlıklarını dışarı atar.” (Zilzal, 2)
5. Anne ve Çocukların Durumu:
İnsanlar arasındaki en güçlü bağlardan biri anne ile çocuk arasındaki bağdır. Ancak kıyametin dehşeti öyle büyüktür ki, anneler çocuklarını unutacak, hamile kadınlar bebeklerini düşürecektir:
“Hamile kadınlar yüklerini bırakır, her emziren kadın emzirdiğini unutur.” (Hac, 2)
6. İnsanların Halet-i Ruhiyesi:
İnsanlar, kıyametin korkusundan akıllarını kaybeder, sağa sola koşuşturur ve kendi yakınlarını bile unutur. Kur’an, o günü şöyle anlatır:
“O gün, kişi kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar.” (Abese, 34-36)
Kıyametin Dehşetinden Alınacak İbretler
Kıyamet sahneleri, insana birkaç önemli gerçeği hatırlatır:
1. Dünyanın Geçiciliği:
İnsan, dünya nimetlerine aldanmamalı ve bu dünyanın sonsuz olmadığını bilmelidir. Kıyamet günü, en sağlam zannedilen şeylerin bile yok olacağını gösterir. Bu da dünya hayatına gereğinden fazla bağlanmanın anlamsızlığını ortaya koyar.
2. Hesap Günü Yakındır:
Kıyametin ardından herkes diriltilecek ve Allah’ın huzurunda hesap verecektir. İnsan, her an kıyamet günüyle yüzleşecekmiş gibi hazırlıklı olmalı, hayatını Allah’ın emir ve yasaklarına uygun şekilde yaşamalıdır.
3. Allah’ın Kudreti:
Kıyametin kopuşu, Allah’ın sonsuz kudretini ve büyüklüğünü gözler önüne serer. Göklerin, dağların ve denizlerin bile O’nun emriyle yok olması, insanın Allah’ın azameti karşısındaki acizliğini gösterir.
4. İbret Almak:
Kıyamet tasvirleri, sadece korkutmak için değil, insanları uyarıp doğru yola sevk etmek için yapılmıştır. Kur’an’ın bu öğütleri, insanların dünya hayatını düzenlemeleri ve ahirete hazırlık yapmaları için bir rehberdir.
Sonuç: Kıyamete Hazırlıklı Olmak
Kıyamet, insanların ve evrenin son bulacağı, ebedi hayatın başlayacağı büyük bir olaydır. Bu dehşet dolu gün, insanı dünya nimetlerinin geçici olduğunu anlamaya ve Allah’ın rızasını kazanmaya yönlendirmelidir. Kur’an-ı Kerim, bu günü hatırlatarak insanlara hayatlarını daha bilinçli ve ahirete yönelik şekilde yaşamaları gerektiğini öğütler.
Son nefesimizi verip ölümle yüzleşmeden önce, kıyametin o büyük gününe hazırlık yapmalıyız. İman, ibadet ve güzel ahlakla dolu bir hayat sürerek, Allah’ın huzuruna yüz akıyla çıkmanın yollarını aramalıyız. Çünkü kıyametin dehşeti, ancak Allah’a sığınanlar için bir kurtuluş fırsatına dönüşecektir.