MUKADDER HEDEFE DOĞRU
MUKADDER HEDEFE DOĞRU
İstanbul’un fethi müjdesi nasıl bir hakikat ise, aynı zamanda aynen tahakkuk etmiş ise, aynı şekilde Müslümanlarla Yahudiler savaşmadıkça Kıyamet kopmaz, hadisi de aynı şekilde haktır ve elbette tahakkuk edecektir.[1]
“Müslümanlar, Yahudilerle harp etmedikçe kıyamet kopmayacak. Harp olacak ve Müslümanlar onları kırıp mahvedecekler. Öyle ki, Yahudilerden bir kimse bir ağaç veya bir taşın arkasına saklanacak olsa, o ağaç ve taş dile gelerek ‘Ey Müslüman, ey Allah’ın kulu, arkamda bir Yahudi var, gel onu öldür.’ diyecek. Sadece Ğarkad ağacı haber vermeyecek, çünkü bu ağaç, onların ağacıdır.”[2]
-Nitekim Yemen ve Şam haberleri de bunu gösteriyor.[3]
-Kuranı Kerim ne demiş de çıkmamış, Peygamber Efendimiz ne haber vermişte vuku bulmamış?
Bugün İsrail mukadder olan ve haber verilen akıbetine adım adım ilerliyor.
Fare deliğine de girse, ininde avlanacağı haber veriliyor.
Dayısı olan Ğarkad ağacı mesabesindeki dayısı, büyük abisi ve ABD o sonun son bulmasına mani olmak değil, aynı zamanda kendi sonunu da hazırlıyor.
ABD bir asrı darbelerle, savaş ve savaştırmalarla şekillendirmeye çalıştı.
Silah olarak da, doları ve silah gücünü kullanıyor.
Zulüm devam etmez.
Hele birde masum çocuk ve kadınlara dokunan bir zulüm ise.
İlahi azabı celbedecek bir zulüm.
On binlerin ve arkasında milyarların şikayet dilekçelerinin gittiği ve bedduaların ayyuka çıktığı, ilahi adalet ahirete kalmadan ibreti alem olarak dünyada da tecelli edecektir.
Mazlumun sahibi Allah’tır.
Zalimin hasmı Allah’tır.
Toprağın altındaki tohumu unutmayan Allah, Toprak altına giden bu mazlum ve masumları hiç unutur mu?
İsrail ve Yahudiler zulümleriyle kendi toplu imhalarını hızlandırıyorlar.[4]
-Zulüm İsrail’in kuruluşundan beri artarak pervasızca işleniyor.
Zaten onun için kurulmuştu.[5]
*****************
– “14 Mayıs 1948’de bağımsızlığını ilan İsrail, bölgedeki varlığını güçlendirdikten sonra 5 Haziran 1967’de Mısır ve Suriye’ye savaş açtı.
6 Gün Savaşları olarak bilinen bu savaşta Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ü alan Yahudiler, yüzyıllardır hayalini kurdukları Mescid-i Aksa’ya artık somut olarak dokunabilecek konuma geldi.
Mescid-i Aksa’ya yönelik ilk büyük saldırı 6 gün savaşlarından hemen 2 yıl sonra 21 Ağustos 1969 yılında yapıldı. Denis Ruhan isimli Yahudi tarafından kundaklanan Mescid-i Aksa’nın büyük bir bölümü tahribata uğradı.
Yangında yüzlerce yıllık birçok tarihi eser ve fethin nişanesi olarak Salahaddîn Eyyubi tarafından Kıble Mescidine konulan, sembolik değeri oldukça yüksek olan ahşap minber tamamen yandı.
Dönemin İsrail başbakanı Golda Meir ise olaydan hemen sonra tarihi geçecek şu sözleri söyledi:
“O gece sabaha kadar korkudan uyuyamadım. Zannettim ki, Müslümanlar dört taraftan İsrail’e girecekler. Ama korkulan olmadı. O zaman idrak ettim ki: Biz dilediğimizi yapabiliriz, zira Müslüman ümmeti uyuyan bir ümmettir.”[6]
-“Biz kitapta İsrailoğullarına şu hükmü de bildirdik: ‘Siz ülkede iki defa fesat çıkaracak ve açık zorbalıklar yapacaksınız. Onlardan birincisinin vâdesi geldiğinde, kuvvet ve şiddet sahibi olan kullarımızı sizin üzerinize musallat ederiz. Onlar sizi yakalayabilmek için evlerin aralarına bile girerek her tarafı didik didik edip araştırırlar. Bu yerine getirilmesi gereken bir sözdür.”[7]
“Bunun ardından sizleri onlara galip getireceğiz, mallar ve çocuklarla size yardım edecek ve savaşçılarınızın sayısını arttıracağız. İyilik ederseniz, kendinize iyilik etmiş olursunuz. Kötülük ederseniz, onu da kendi aleyhinize işlemiş olursunuz. Derken, sonraki taşkınlığınızın vakti geldiğinde, kederinizden suratlarınız asılsın, daha önce girdikleri gibi yine Mescide girsinler ve ele geçirdiklerini mahvetsinler diye başınıza düşmanlarınızı musallat edeceğiz”[8]
*************
Türkiye 100 yıldır kaypak ve de kaygan bir zeminde oturmaktadır. Kardeş kavgalarından iç kavgalara ve de darbelere varıncaya kadar bu millet sürekli bir şekilde en ufak bir meseleden veya çok rahatlıkla toplumu karşı karşıya getirecek provakatif eylemlerle (mecliste olduğu gibi) yumruklaşabilmekte, sarsılabilmektedir.
Zeminin kaygan olması sürekli bir şekilde insanları birbiriyle çarpıştırmaktadır.
Maalesef bunu Türkiye’de, memleketimizde gördüğümüz gibi, bunun gittikçe dünyada da yayılır hale geldiğini görmekteyiz.
Öyle zannediyorum ki 3. Dünya Savaşı bunun dünya çapında bir derece İsrail’den başlayarak, Amerika ile devam ederek, Avrupa ülkeleri ile destek olunaraktan bu kaygan zemin bir derece dünyaya doğru yaygın bir hale getirilmektedir.
Mesele köklü bir çözüm bulunmamasından kaynaklanır.
Ne gibi?
Mesela dağdaki eşkıya ile askerimiz ve polisimiz sürekli bir şekilde çarpışmaktadır. Oysa bununla birlikte o teröristleri temsil eden kişiler ve partiler mecliste ve maalesef bazılarının oylarıyla seçilmekte adeta o dağdaki eşkıyayı temsil etmektedirler.
Bununla da kalmayıp bunların partilerine verilecek yardımın kesilmesi için yapılan müracaatta Anayasa Mahkemesi esefle ifade edelim ki; onlara verilecek 500 trilyondan fazla paranın kesilmemesi yönünde oy vermiştir.
Ve böylece askerimiz dağdaki eşyayla çarpışarak adeta onlara kurşun yardımı durumunda olan ve onları temsil eden Parti’ye de 500 trilyonun üzerinde devlet yardımı yapılmıştır. Bu milletin yetiminin, fakir ve fukaranın, garibin gurabanın, yetimin parası dağdaki eşkıyaya gitmektedir.
Ve buna da hukuk maalesef onay vermektedir.
İşte mesele burada. Köklü halledilmeyince yani o dağdaki eşkıyayı temsil eden, onları savunan insanlar eğer meclisteyse, bu hakikaten düşündürücüdür.
Bunu Türkiye’de bu şekilde düşündüğümüz gibi dünyada da İsrail eşkıyası çok rahatlıkla on binlerce çocuğu, kadını öldürürken Amerika, Avrupa ülkeleri ona destek olmakta, maddi ve manevi her türlü desteği, her türlü imkanı ona sağlamaktadır. Maalesef Dünya’daki devletlerde zulüm ve zalimleriyle hukuken, Kanunen koruma altına alınmaktadır.
MEHMET ÖZÇELİK
16-08-2024
[1] https://tesbitler.com/2023/10/08/garkad-savasi/
https://tesbitler.com/2017/10/13/garkad-agaci-abd/
[2] (Müslim, Fiten, 82).
[3] https://tesbitler.com/2015/01/02/hadislerde-yemen-sam/
[4] https://tesbitler.com/2015/01/02/armegedon/
[5] https://www.instagram.com/reel/C9ATIRqheid/?igsh=MXZ0cnlyNGZocTRwNA==
https://www.instagram.com/reel/C9ATIRqheid/?igsh=MXZ0cnlyNGZocTRwNA==
[6] Bak. https://tesbitler.com/2024/08/05/israilin-hedefi-kudus-amac-suleyman-mabedi/
[7] İsra, 17/4-5.
[8] İsra, 17/6-7.