ABD’nin Ortadoğu’daki ve dünyada bulunan üstleri ve asker sayıları ne kadardır?

ABD’nin Ortadoğu’daki ve dünyada bulunan üstleri ve asker sayıları ne kadardır?


ABD’nin Askeri Varlığı: Genel Bakış
ABD, dünyanın en büyük askeri gücüne sahip ülkelerden biridir ve bu gücü dünya genelinde, özellikle Orta Doğu’da geniş bir askeri üs ağına yayarak sürdürmektedir.
Orta Doğu’daki ABD Askeri Varlığı:
* Neden Orta Doğu: Bölgenin jeopolitik önemi, enerji kaynakları ve güvenlik endişeleri, ABD’yi buraya büyük bir askeri güç konuşlandırmaya itmektedir.
* Üslerin Sayısı ve Konumu: ABD’nin Orta Doğu’da yüzlerce askeri üssü bulunmaktadır. Bu üsler, Körfez ülkelerinden İsrail’e kadar geniş bir coğrafyada dağılmıştır.
* Asker Sayısı: Orta Doğu’daki ABD asker sayısı, dönemsel olarak değişmekle birlikte on binlerce civarındadır. Bu sayı, bölgedeki gerginliklere ve misyonlara göre artıp azalabilmektedir.
Dünya Genelindeki ABD Askeri Varlığı:
* Küresel Erişim: ABD, dünyanın hemen her kıtasında askeri üs ve birliklere sahiptir.
* Amaçlar: Bu geniş coğrafyadaki varlık, ittifakları güçlendirmek, bölgesel istikrarı sağlamak ve ABD’nin küresel çıkarlarını korumak gibi çeşitli amaçlara hizmet etmektedir.
* Asker Sayısı: Dünya genelindeki toplam ABD asker sayısı milyonlarca civarındadır. Ancak bu sayı, sürekli değişkenlik göstermektedir.
Neden Tam Sayılar Yok?
* Gizlilik: Askeri stratejiler ve güvenlik gerekçeleriyle, ABD tam olarak kaç askeri olduğu ve bu askerlerin nerede konuşlandığı hakkında detaylı bilgi vermemektedir.
* Değişkenlik: Asker sayıları, görevlendirmeler ve geri çekilmeler nedeniyle sürekli olarak değişmektedir.
Daha Fazla Bilgi İçin:
* Resmi Kaynaklar: En güncel ve doğru bilgi için ABD Savunma Bakanlığı’nın resmi web sitesini takip edebilirsiniz.
* Haber Kaynakları: Güvenilir haber kaynakları, ABD’nin askeri hareketleri hakkında düzenli olarak haberler yapmaktadır.
Özetle:
ABD’nin Orta Doğu ve dünya genelindeki askeri varlığı, karmaşık bir konudur ve sürekli olarak değişmektedir. Bu nedenle, kesin rakamlar vermek yerine genel bir çerçeve çizmek daha doğru olacaktır.

@@@@@@@@

ABD’nin Türkiye’de nerede kaç Üssü ve kaç askeri var?

ABD’nin Türkiye’de toplam **altı** askeri üssü bulunmaktadır. İşte bu üsler ve yerleri:

1. **İncirlik Üssü**: Adana iline 10 km uzaklıkta bulunan İncirlik Hava Üssü, NATO’nun önemli bölgesel askeri üslerinden biridir. Burada savaş uçakları ve depolar bulunmaktadır.

2. **İzmir Hava Üssü**: İzmir’in 17 km kuzeybatısında Çiğli’de bulunan Avrupa’daki ABD Hava Kuvvetleri’ne (USAFE) bağlı üssüdür. I-HAWK ve Roland füze sistemleri burada konuşlandırılmıştır.

3. **Diyarbakır Hava Üssü**: Diyarbakır’da bulunan hava üssü, NATO askeri varlığına sahiptir.

4. **Şırnak-Silopi Üssü**: Lojistik depolama yeri olarak kullanılan bir üstür.

5. **Mardin Üssü**: İncirlik Üssü’ne ve İskenderun’a gelen ABD asker ve teçhizatları için geçiş yeri olarak kullanılır.

6. **Şile Üssü**: Şile’de bulunan bir diğer lojistik depolama alanıdır .

Toplamda, Türkiye’de ABD’nin askeri üsleri, radar tesisleri ve depoları İstanbul, Diyarbakır, İzmir, Adana, Malatya ve Ankara illerinde yer almaktadır. Karadeniz Bölgesi dışında Türkiye’nin diğer bölgelerinde ABD ve NATO’ya bağlı askeri üsler bulunmaktadır .

*******************  

ABD’nin Ortadoğu’daki suikastlar planı.


ABD tarihinde başkanlara yönelik suikastlar ve saldırılar sıkça yaşanmıştır. Şimdiye kadar 4 başkan suikast sonucu öldürülürken, 5’i bu saldırılardan kurtulmayı başarmıştır¹. İşte ABD’nin siyasi suikastlar tarihi:

1. **Abraham Lincoln (Başkan)**: 14 Nisan 1865’te John Wilkes Booth’un kurşunlarına hedef oldu ve ertesi gün hayatını kaybetti.
2. **James Garfield (Başkan)**: 2 Temmuz 1881’de saldırıya uğradı ve 19 Eylül’de öldü.
3. **William McKinley (Başkan)**: 6 Eylül 1901’de Buffalo’da kurşunlandı ve 14 Eylül’de yaşamını yitirdi.
4. **Theodore Roosevelt (Başkan)**: Beyaz Saray’da görev yaptıktan sonra, 14 Ekim 1912’de bir kampanya sırasında kurşunlandı, ancak ölmedi.
5. **Franklin D. Roosevelt (Başkan)**: Miami’de 15 Şubat 1933’te uğradığı saldırıdan yara almadan kurtuldu. Olayda saldırgan Giuseppe Zangara’nın kurşunlarına hedef olan Chicago Belediye Başkanı Anton Cermak öldü.
6. **Harry Truman (Başkan)**: 1 Kasım 1950’de iki Porto Riko milliyetçisinin saldırısından yara almadan kurtuldu.
7. **John F. Kennedy (Başkan)**: 22 Kasım 1963’te Dallas’ta makam arabasında öldürüldü. Yanındaki Texas Valisi John Connaly de yaralandı.
8. **Gerald Ford (Başkan)**: 5 Eylül 1975’te ve 22 Eylül 1975’te iki kez suikast girişimine uğradı. İki olayda da saldırganlar kadındı.
9. **Ronald Reagan (Başkan)**: 30 Mart 1981’de Washington’daki bir otelin girişinde aktrist Jodie Foster’a aşkını kanıtlamak isteyen John Hinckley’nin kurşunlarına hedef oldu. Yaralandı ve uzun bir süre hastanede kaldı.
10. **Donald Trump (Eski ABD Başkanı)**: 14 Temmuz 2024’te Pensilvanya’da düzenlediği seçim mitingi sırasında kulağından vurularak yaralandı ve suikast girişiminden kurtuldu¹.

Bu olaylar, ABD’nin tarihini şekillendiren önemli anlardır. McKinley suikastından sonra ABD Gizli Servisi, başkanlara tam zamanlı koruma sağlama görevini üstlendi³.
¹: [ABD başkanlarına suikast tarihi! Trump saldırıdan kurtulan 6. başkan oldu](https://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/abdde-baskanlara-suikast-tarihi-4u-oldu-turmp-saldiridan-kurtulan-6-baskan-oldu-1051750)
³: [ABD’nin suikastler tarihi… Her şey 1865’te başladı – Haber Global](https://haberglobal.com.tr/dunya/abdnin-suikastler-tarihi-her-sey-1865te-basladi-361004)

Kaynak: Copilot ile konuşma. 03.08.2024
(1) ABD başkanlarına suikast tarihi! Trump saldırıdan kurtulan 6. başkan …. https://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/abdde-baskanlara-suikast-tarihi-4u-oldu-turmp-saldiridan-kurtulan-6-baskan-oldu-1051750.
(2) ABD’nin suikastler tarihi… Her şey 1865’te başladı – Haber Global. https://haberglobal.com.tr/dunya/abdnin-suikastler-tarihi-her-sey-1865te-basladi-361004.
(3) ABD’nin karanlık suikast tarihi: 9 başkandan 4’ü öldürüldü. https://www.karar.com/guncel-haberler/abdnin-karanlik-suikast-tarihi-9-baskandan-4u-olduruldu-1877992.

@@@@@@@

ABD’nin İsrail, Almanya, İngiltere, Fransa ile beraber Ortadoğu’daki suikastlar planı.

ABD’nin Orta Doğu politikası tarih boyunca çeşitli dönemlerde şekillenmiştir. İşte bazı önemli noktalar:

1. **Soğuk Savaş Dönemi**: Soğuk Savaş sırasında ABD’nin Orta Doğu politikası, başkanlarının adlarıyla anılan doktrinler çerçevesinde gerçekleşti. Sovyetler Birliği’ne karşı mücadele ve enerji kaynaklarına hâkim olma amacıyla bölgeye odaklandı.
2. **11 Eylül Saldırıları**: 11 Eylül saldırıları sonrasında ABD’nin politikaları değişti. Terörle mücadele ve enerji güvenliği ön planda oldu.
3. **Irak ve Afganistan İşgalleri**: ABD, Irak ve Afganistan’da askeri müdahalelerde bulundu. Bu olaylar, bölgedeki güç dengesini etkiledi.
4. **İran İle İlişkiler**: ABD, İran’ın nükleer programı konusunda tereddütlü. Bu durum gelecekteki politikaları etkileyebilir.

[1]: [TUİÇ Akademi – Geçmişten Günümüze ABD’nin Orta Doğu Politikası](https://www.tuicakademi.org/gecmisten-gunumuze-abdnin-ortadogu-politikasi/)
[2]: [Küresel Siyaset – Gizli Antlaşmalar ile Ortadoğu Dünyasının Şekillenme Süreci](https://www.kureselsiyaset.org/gizli-antlasmalar-ile-ortadogu-dunyasinin-sekillenme-sureci/)
[3]: [Sakarya Üniversitesi – Değerler ve Çıkarlar: ABD’nin Orta Doğu Politikası](https://ormer.sakarya.edu.tr/uploads/files/17_degerler_ve_cikarlar_abdnin_ortadogu.pdf)

Kaynak: Copilot ile konuşma. 03.08.2024
(1) Geçmişten Günümüze ABD’nin Orta Doğu Politikası | TUİÇ Akademi. https://www.tuicakademi.org/gecmisten-gunumuze-abdnin-ortadogu-politikasi/.
(2) Gizli Antlaşmalar ile Ortadoğu Dünyasının Şekillenme Süreci. https://www.kureselsiyaset.org/gizli-antlasmalar-ile-ortadogu-dunyasinin-sekillenme-sureci/.
(3) Değerler ve Çıkarlar: ABD nin Ortad Politikasını … – Sakarya. https://ormer.sakarya.edu.tr/uploads/files/17_degerler_ve_cikarlar_abdnin_ortadogu.pdf.

@@@@@@@@@

İsrail, Almanya, İngiltere ve Fransa ile ABD arasındaki ilişkiler nasıldır?

Bu ülkeler arasındaki ilişkiler, farklı alanlarda şekillenmiştir. İşte bazı önemli noktalar:

1. **ABD ve İsrail**: ABD, İsrail ile güçlü bir askeri, ekonomik ve politik ilişkiye sahiptir. İsrail, ABD’nin Orta Doğu’daki en önemli müttefiklerinden biridir. İki ülke arasındaki iş birliği, savunma, istihbarat paylaşımı ve teknoloji alanlarını içerir.
2. **ABD ve Almanya**: Nazi Almanya’sının uygulamalarının sonucu olarak ortaya çıkan İsrail ile savaştan sonra kurulan Almanya Federal Cumhuriyeti arasında çok yönlü bir ilişki vardır. Almanya, Avrupa’da İsrail’in en önemli partneri ve ekonomik ilişkilerde ABD’den sonra ikinci sırada gelmektedir³.
3. **ABD ve İngiltere**: İngiltere ile ABD arasındaki ilişki, tarihsel, kültürel ve askeri bağlarla güçlüdür. İki ülke, NATO üyeliği ve istihbarat paylaşımı gibi alanlarda yakın iş birliği yapmaktadır.
4. **ABD ve Fransa**: Fransa ile ABD arasındaki ilişkiler karmaşıktır. Tarih boyunca hem iş birliği hem de rekabet içinde olmuşlardır. Özellikle savunma, sanayi ve kültürel alanlarda iş birliği yapmaktadırlar. Ancak bazen anlaşmazlıklar da yaşanmıştır. Örneğin, AUKUS Paktı’nın imzalanması sonrası Fransa, Avustralya ile denizaltı anlaşmasını iptal etmiş ve ilişkiler gerilmiştir¹⁴.

Bu ülkeler arasındaki ilişkiler, siyasi, ekonomik ve stratejik faktörlere bağlı olarak sürekli değişmektedir.
[1]: [AUKUS: Fransa, ABD’den sonra Avustralya büyükelçisini de ‘İlişkiler yeniden tanımlanacak’ diyerek geri gönderiyor](https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-58826799)
[3]: [İsrail ve Almanya arasındaki \”özel ilişki\”](https://www.dw.com/tr/i%CC%87srail-ve-almanya-aras%C4%B1ndaki-%C3%B6zel-ili%C5%9Fki/a-2524919)
[4]: [Fransa ile ABD’nin arasını açan denizaltı krizi sonrası Avustralya ile ticaret anlaşması ertelendi](https://tr.euronews.com/2021/10/05/fransa-ile-abd-nin-aras-n-acan-denizalt-krizi-sonras-buzlar-eriyor)

Kaynak: Copilot ile konuşma. 03.08.2024
(1) İsrail ve Almanya arasındaki “özel ilişki” – DW – 12.05.2005. https://www.dw.com/tr/i%CC%87srail-ve-almanya-aras%C4%B1ndaki-%C3%B6zel-ili%C5%9Fki/a-2524919.
(2) AUKUS: Fransa, ABD’den sonra Avustralya büyükelçisini de ‘İlişkiler …. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-58826799.
(3) Fransa ile ABD’nin arasını açan denizaltı krizi sonrası … – euronews. https://tr.euronews.com/2021/10/05/fransa-ile-abd-nin-aras-n-acan-denizalt-krizi-sonras-buzlar-eriyor.
(4) Almanya’nın da içinde olduğu 5 ülkeden İsrail’e destek. https://www.dw.com/tr/abd-almanya-fransa-i%CC%87ngiltere-ve-i%CC%87talyadan-i%CC%87sraile-destek/a-67048371.

@@@@@@@@

İzak Rabin kimler tarafından ve barış yanlısı olduğu için mi öldürüldü?


İzak Rabin, İsrail’in barış sürecine önemli katkılarda bulunan ve 1994 yılında Nobel Barış Ödülü’nü kazanan bir liderdi. Ancak, 4 Kasım 1995’te aşırı sağcı bir İsrailli olan Yigal Amir tarafından suikasta uğrayarak hayatını kaybetti.
Kimler tarafından öldürüldü?
* Yigal Amir: Suikasti gerçekleştiren kişi, aşırı sağcı görüşlere sahip olan ve Oslo Anlaşmaları’na şiddetle karşı çıkan Yigal Amir’dir. Amir, Rabin’in Filistinlilerle yaptığı barış anlaşmalarını İsrail’in güvenliği için bir tehdit olarak görüyordu.
Neden öldürüldü?
* Oslo Anlaşmaları: Rabin’in en büyük başarısı olarak kabul edilen Oslo Anlaşmaları, İsrail-Filistin çatışmasında barışçıl bir çözüm arayışını temsil ediyordu. Ancak bu anlaşmalar, İsrail’in aşırı sağcı kesimleri tarafından şiddetle karşılandı. Amir gibi birçok kişi, bu anlaşmaların İsrail’in güvenliğini tehlikeye atacağını düşünüyordu.
* Barış yanlısı olması: Rabin, İsrail’in geleceği için barışın kaçınılmaz olduğunu savunuyordu. Bu nedenle, barış sürecinde aktif rol alması ve Oslo Anlaşmaları’nı imzalaması, aşırı sağcıların hedefinde olmasına neden oldu.
Suikastın sonuçları:
* İsrail siyasetinde derin yaralar: Suikast, İsrail siyasetinde derin yaralar açtı ve ülkeyi uzun süreli bir kutuplaşmaya sürükledi.
* Barış sürecinin sekteye uğraması: Rabin’in ölümü, İsrail-Filistin barış sürecinin sekteye uğramasına neden oldu.
* Aşırı sağcılığın yükselişi: Suikast, İsrail’de aşırı sağcı görüşlerin güçlenmesine ve yükselmesine yol açtı.
Özetle, İzak Rabin, barış yanlısı duruşu ve Oslo Anlaşmaları’nı imzalaması nedeniyle aşırı sağcı bir İsrailli olan Yigal Amir tarafından öldürüldü. Suikast, İsrail’in siyasi ve sosyal yapısında önemli değişimlere yol açtı ve barış sürecinin sekteye uğramasına neden oldu.
Ek Bilgiler:
* Rabin’in suikasti, İsrail tarihindeki en önemli siyasi cinayetlerden biri olarak kabul edilir.
* Suikastın ardından, İsrail’de barış ve hoşgörü mesajları yaygınlaştı ve Rabin’in mirası, barışçıl çözümlerin önemini vurgulamak için sıkça hatırlanır.
* Yigal Amir, suikasttan sonra tutuklandı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

******************   

İran İsrail’i “hangi eliyle” vuracak?

https://www.cnnturk.com/video/dunya/iran-israili-hangi-eliyle-vuracak-cnn-turk-haber-muduru-idris-arikan-olasiliklari-anlatti-2137135

 

**************   

Ben tokadımı Antranik ile beraber Enver’e, Venizelos ile beraber Said Halim’e vurmam. Nazarımda vuran da sefildir.

 

********************  

ABD özellikle Biden daha başkan olmadan önce yıkamadıkları Sayın Erdoğan’ı yıkmak için muhalefeti destekleyeceklerini söylemişti.

Aynı taktiği İran’da da uygulamaktadır.
Onu da başaramayınca savaş dahil, Rusya da olduğu gibi yıpratmaktır.
Bugün ABD İsrail’e tehdit oluşturacak Türkiye , İran ve Rusya başta olmak üzere, yayılmacılığını sağlamak amacıyla yıpratma politikası izlemektedir.

@@@@@@@@@

İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, “Erdoğan, bilimsel, kültürel, teknolojik ve ekonomik kabiliyetlere sahip bir Türk devletini alıp yok ediyor, ilerici ve müreffeh bir Türkiye inşa eden Atatürk’ün mirasını ortadan kaldırıyor.”
Bu İsrailli Yahudi birilerine mesaj vererek, yüz yıldır bu memlekette aynı İsrail bakış ve zihniyeti çerçevesinde Atatürk kullanılarak darbe yapıldığının ve yapılacağının mesajını veriyor.
https://tesbitler.com/index.php?s=SABETAY%C4%B0STLER+

@@@@@@@

ABD Irak’a girdiğinde herkes, Irak İran’a teslim mi edilecek, diyordu.

Elbette, bu tür endişeler o dönemde oldukça yaygındı. ABD’nin Irak’a müdahalesi, Ortadoğu’daki siyasi ve askeri dengeleri derinden etkileyen karmaşık bir süreçti. Bu süreçte ortaya çıkan belirsizlikler ve bölgedeki güç mücadeleleri, “Irak İran’a mı teslim olacak?” sorusunu gündeme getiren önemli bir faktördü.
Bu endişelerin temel nedenleri arasında şunlar sayılabilir:
* İran’ın bölgedeki yükselişi: İran İslam Devrimi’nden sonra bölgede giderek güçlenen bir aktör haline gelmişti. Irak Savaşı öncesinde de İran, Şii ağırlıklı olan Irak’ta önemli bir nüfuz sahibiydi.
* Sünni-Şii çatışması: Irak’ta Sünni ve Şii mezhepleri arasındaki tarihsel rekabet, savaş sonrası dönemde daha da belirginleşmişti. İran’ın Şiilere verdiği destek, bu çatışmayı derinleştireceği endişesini doğuruyordu.
* Bölgesel güç mücadelesi: ABD’nin Irak’taki varlığı, İran ve diğer bölgesel güçler arasında yeni bir güç mücadelesine zemin hazırlamıştı. Bu mücadelede İran’ın Irak üzerindeki etkisini artırma ihtimali, bölgedeki dengeyi değiştirebileceği endişesini yaratıyordu.
Ancak, bu endişelerin ne kadar gerçekçi olduğu, zaman içinde farklı şekillerde değerlendirildi. Irak Savaşı sonrası dönemde yaşanan gelişmeler, bu endişelerin bir kısmının abartılı olduğunu gösterse de, bölgedeki gerginliklerin tamamen ortadan kalkmadığı da bir gerçektir.
Bugün bakıldığında, Irak’ın İran’a teslim olma ihtimali, o dönemde düşünülenden daha düşük görünmektedir. Ancak, İran’ın Irak siyaseti üzerindeki etkisi hala devam etmektedir.

@@@@@@@@@

İran devrim muhafızları komutanı Kasım Süleyman inin Suriye’de öldürülen Sünni Müslümanlar üzerindeki rolü ve etkileri nelerdir?

Kasım Süleymani ve Suriye’deki Sünni Müslümanlar Üzerindeki Etkiler
Kasım Süleymani’nin Suriye İç Savaşı’ndaki rolü ve özellikle Sünni Müslümanlar üzerindeki etkileri oldukça karmaşık ve tartışmalı bir konu.
Süleymani’nin Genel Rolü:
* İran’ın Suriye’deki askeri stratejisinin mimarı: Beşar Esad rejimine askeri destek sağlamak ve bölgedeki Şiî grupları birleştirmek gibi önemli görevleri üstlendi.
* Şii milislerin desteklenmesi: Suriye’de savaşan Şii milisleri örgütleyerek ve eğiterek, Beşar Esad rejimine önemli bir askeri güç sağladı.
* Rusya ile işbirliği: Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi ile birlikte, Süleymani Rusya ile yakın işbirliği içinde çalıştı.
Sünni Müslümanlar Üzerindeki Etkileri:
Süleymani’nin politikaları, doğrudan ve dolaylı olarak Suriye’deki Sünni Müslümanları etkiledi:
* Sünni muhalefetin zayıflatılması: Süleymani’nin desteklediği Şii milisler, Sünni muhalif gruplara karşı yoğun çatışmalar içindeydi. Bu durum, Sünni muhalefetin zayıflamasına ve bölünmesine neden oldu.
* İnsan hakları ihlalleri: Savaşın her iki tarafında da ciddi insan hakları ihlalleri yaşandı. Süleymani’nin desteklediği Şii milisler de bu ihlallere karıştığı iddia edildi.
* Sünni nüfusun yerinden edilmesi: Savaşın sonucu olarak, milyonlarca Suriyeli yerinden edildi. Bu durum, özellikle Sünni nüfusun yoğun olduğu bölgelerde büyük bir insani krize yol açtı.
* Sünniler arasındaki bölünme: Sünni muhalefet içindeki farklı gruplar arasındaki anlaşmazlıklar, Süleymani’nin politikaları nedeniyle daha da derinleşti.
* Sünni-Şii çatışmasının alevlenmesi: Süleymani’nin bölgedeki Şiî milisleri desteklemesi, Sünni-Şii çatışmasını daha da alevlendirdi ve mezhepsel gerilimleri artırdı.
Özetle, Kasım Süleymani’nin Suriye’deki politikaları, doğrudan ve dolaylı olarak Sünni Müslümanların hayatlarını olumsuz etkiledi. Sünni muhalefetin zayıflatılması, insan hakları ihlalleri, yerinden edilmeler ve mezhepsel gerilimlerin artması, Süleymani’nin politikalarının en önemli sonuçları arasında sayılabilir.
Bu konuda daha detaylı bilgi almak için şu kaynakları inceleyebilirsiniz:
* Bağımsız araştırma kuruluşlarının raporları: Human Rights Watch, Amnesty International gibi kuruluşların Suriye’deki insan hakları ihlalleri hakkındaki raporlarını inceleyebilirsiniz.
* Akademik çalışmalar: Suriye İç Savaşı üzerine yapılan akademik çalışmalarda, bu konuyla ilgili daha derinlemesine analizler bulabilirsiniz.
* Uluslararası haber kaynakları: Güvenilir uluslararası haber kaynaklarının Suriye’deki gelişmeleri takip ederek, bu konuda daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Unutmayın ki, savaş gibi karmaşık bir olayda, tek bir kişinin tüm suçlamalardan sorumlu tutulması etik değildir. Savaşın tüm tarafları, savaş suçlarına karışmış olabilir. Bu nedenle, bu konuda yapılacak her türlü değerlendirme, çok yönlü ve objektif bir yaklaşımla yapılmalıdır.

@@@@@@@@  

 

Loading

No ResponsesAğustos 4th, 2024