YAHUDİ TERÖRÜ
Senden ayrılınca, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya, ürünü ve nesli yok etmeye çalışır. Allah ise bozgunculuğu sevmez.ayetin izahı
Bu ayette, insanların yeryüzünde bozgunculuk çıkarması ve doğaya zarar vermesi eleştiriliyor. İnsanlar, Allah’ın yaratmış olduğu düzeni bozmaya çalışarak ürünleri ve nesli yok etme eğiliminde olabilirler.
Ancak bu davranışlar, Allah’ın hoşnutluğunu kazanmaz. Çünkü doğanın korunması, sürdürülebilirliği ve barış içinde yaşanması, İslam dininin önem verdiği değerlerdendir.
Bu ayet, insanların doğayı ve çevreyi koruma sorumluluğunu hatırlatmakta ve Allah’ın yarattığı düzeni korumanın, onun hoşnutluğunu kazanmanın önemini vurgulamaktadır.
******
Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulur: “Eğer onlar yeryüzünde, Allah’ın hoşnutluğunu ve insanların hakkını korumak, adaleti sağlamak ve iyilik yapmak için çalışan bir topluluk olsalardı, elbette onlara hayır ve bereket verirdik. Ancak onlar yeryüzünde bozgunculuk yapmaya çalışırlar ve ürünü ve nesli yok etmeye çalışırlar. Allah ise bozgunculuğu sevmez.” (Bakara Suresi, 205) Bu ayet, insanların yeryüzünde iyi ve faydalı işler yaparak Allah’ın hoşnutluğunu kazanması gerektiğini vurgular. Bozgunculuk ve zarar vermek ise Allah’ın sevmediği davranışlardandır. İnsanların yeryüzünde sorumlu olmaları gereken en önemli görevlerden biri, doğayı korumak ve çevreye zarar vermeden üretim yapmaktır. Bu şekilde insanlar, Allah’ın hoşnutluğuna ve insanların faydasına yönelik işler yaparak hem kendilerine hem de başkalarına fayda sağlayabilirler.
*******
Bu ayet, insanların kendilerine verilen nimetler ve sorumluluklar konusunda sorumsuz davranmalarından ve bu davranışlarının sonucunda dünya üzerinde yıkım ve tahribat yaratmalarından bahsediyor. Ayet, insanların dünya üzerinde bozgunculuk yapma eğilimleri olduğunu ve bu eğilimin önlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Allah insanların bu tür davranışlarını sevmez ve insanların doğal çevreye zarar vermesini, bitki ve hayvan türlerinin yok edilmesini istemez. İnsanlar, yeryüzüne verilen bu nimetleri koruyarak ve sürdürülebilir bir şekilde kullanarak sorumlu davranmalıdır.
This message has been generated by Nova – download it for free:
https://novaappai.page.link/XCgpfrpYcyNFjSpHA
*****
Biz, Kitap’ta (Tevrat’ta) İsrailoğullarına, “Yeryüzünde muhakkak iki defa bozgunculuk yapacaksınız ve büyük bir kibre kapılarak böbürleneceksiniz” diye hükmettik.ayetinin izahı
Bu ayet, Tevrat’ta geçen ve İsrailoğullarına yönelik olan bir hükümdür. Ayette İsrailoğullarının yeryüzünde iki kez büyük bozgunculuk yapacakları ve büyük bir kibre kapılarak böbürlenecekleri ifade ediliyor.
İsrailoğulları, tarihte birçok kez Allah’ın verdiği nimetleri kötüye kullanarak bozgunculuk yapmışlardır. Bu nedenle, ayette bahsedildiği gibi yeryüzünde iki kez büyük bir bozgunculuk yapacakları ve büyük bir kibre kapılarak kendilerini yok edeceklerdir.
Bu hüküm, insanların Allah’ın verdiği nimetleri kötüye kullanarak bozgunculuk yapmaması gerektiğini ve kibirli davranmak yerine tevazu sahibi olmaları gerektiğini öğütlemektedir. İnsanlar, Allah’ın verdiği bu nimetleri koruyarak, sürdürülebilir bir şekilde kullanmalıdır.
This message has been generated by Nova – download it for free:
https://novaappai.page.link/XCgpfrpYcyNFjSpHA
****
Bu ayet, Tevrat (Eski Ahit) kitabında yer almaktadır ve İsrailoğullarının tarihindeki iki büyük bozgunu ve bu bozgunlar sonrasında geliştirdikleri kibirli tutumu vurgular. İlk bozgun, MÖ 586 yılında Babil İmparatorluğu tarafından Kudüs’ün işgal edilmesiyle gerçekleşmiştir ve İsrailoğullarının sürgüne gönderilmelerine neden olmuştur. İkinci bozgun ise MS 70 yılında Roma İmparatorluğu tarafından gerçekleştirilmiş ve Kudüs’ün tamamen tahrip edilmesine neden olmuştur.
Bu ayet aynı zamanda İsrailoğulları’nın başına böyle olayların gelmesinin sebebini de açıklar. İsrailoğulları, Allah’ın kendilerine verdiği nimetleri kullanmak yerine kibirle yaklaşıp kendilerini herkesten üstün görmüşlerdir. Bu tutumlarından ötürü de Allah, onların yeryüzünde bozgunculuk yapacaklarını ve kendilerini büyüklük taslayarak yok olacaklarını önceden bildirmiştir. Bu ayet aynı zamanda insanların Allah’ın ayetlerine karşı gelip bu dünyayı bozmalarının sonuçlarını da gözler önüne sermektedir.
******
Bu ayet, İsrailoğullarının dünya üzerinde iki kez bozgunculuk yapacaklarını ve kibirlerine kapılarak böbürleneceklerini bildiriyor. Bu durum, İsrailoğullarının Allah’ın verdiği nimetlere karşı nankörlük etmeleri ve O’nun emirlerini ihlal etmeleri sonucu ortaya çıkacak. İlk bozgunculukları, firavunun zulmünden kurtulduktan sonra Allah’ın kendilerine verdiği yol göstericiliği unutarak tapınakta altın buzağı yapmaları ve putperestliğe düşmeleriyle gerçekleşmiştir. İkinci bozgunculukları ise, Hz. Musa’nın torunu olan İsrailoğulları, Hz. İsa’nın gelişini inkar ederek kibirlerine kapılmışlardır. Bu ayet, insanların Allah’ın verdiği nimetleri unutmama ve O’na karşı kibirli davranmama konusunda uyarmaktadır.
*****
Kuranı kerimde yahudiler ile ilgili ayetler
Kuran-ı Kerim’de Yahudiler hakkında birçok ayet bulunmaktadır. İşte bazı örnekler:
– “Andolsun, Yahudilerden, Allah’a ve ahiret gününe inananlar, salih ameller işleyenler, haksızlığa uğradıklarında da yardım görenler vardır. Onların sevapları, Rab’leri katında vardır.” (Bakara Suresi, 62)
– “Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın. Sizi önce diğer bütün insanlar arasından seçip üstün kıldım.” (Bakara Suresi, 47)
– “Siz İsrailoğulları, size ve peygamberlerinize indirilenlerin birçoğunu inkar ettiniz.” (Bakara Suresi, 87)
– “Onların çoğu, kittabı çarpıtmakta, hakkı gizlemekte ustadırlar.” (Bakara Suresi, 79)
– “Kendilerine açık belgeler geldikten sonra, Yahudilerden bazıları bile bile kitabı inkar ettiler.” (Bakara Suresi, 101)
– “Bunun üzerine onların bir kısmı, peygamberlere inanırlar ve bazıları da onlara inanmazlar.” (Bakara Suresi, 89)
– “Onlar içinizden size doğru yolu gösterecek kimse gelinceye kadar kafirlerle dostluk kurmasınlar.” (Al-i İmran Suresi, 118)
– “Onlar, Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar ve peygamberleri haksız yere öldürüyorlar.” (Al-i İmran Suresi, 21)
– “Andolsun, biz, İsrailoğullarındaki pek çok inkarı ve azıtmışlık sorumluluğunu aldık.” (Maide Suresi, 78)
This message has been generated by Nova – download it for free:
https://novaappai.page.link/XCgpfrpYcyNFjSpHA
*****
Kur’an-ı Kerim’de yahudilerle ilgili birçok ayet yer almaktadır. Bazıları şunlardır:
– “Sizler (yahudiler), insanları sevgi ile çağırmaya çalışırken, kendinizi unutuyor ve Tevrat’ta pek çok ayeti örtüyorunuz.” (Bakara Suresi, 44. Ayet)
– “Andolsun, onlara “Allah’ın indirdiği gibi hükmedin” dediklerinde, “Hayır, bizim yolumuza uygun olanı seçer ve sizi de ona tabi kılarız” diyorlardı. Oysa onlar, Allah’ın kendilerine verdikleriyle hükmetmedikçe iman etmiş sayılmazlar.” (Maide Suresi, 48. Ayet)
– “Ey inananlar! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse onlardandır.” (Maide Suresi, 51. Ayet)
– “Onlar (yahudiler) Allah’ın ayetlerini inkar ederler ve peygamberleri haksız yere öldürürler. Adil olanlar için de böylece bir ceza vardır.” (Al-i İmran Suresi, 21. Ayet)
– “Yahudiler, ellerindeki kitapta bulunan bilgileri bölüp parçalayarak kendilerine uygun olanları seçerler ve gerisini gizlerler.” (Bakara Suresi, 85. Ayet)
Bu ayetlerde yahudilerin İslam’a tam anlamıyla bağlı olmadıkları ve kendi kitaplarındaki bilgileri seçerek yorumladıkları, müminlerin onlarla dostluk kurmaması gerektiği vurgulanmaktadır. Ancak bu ayetlerde yahudilerin tamamı hakkında değil, bazıları hakkında konuşulduğu unutulmamalıdır.
******
“Ey İsrailoğulları! Doğrusu Ben, size verdiğim nimeti tamamlayıp üstünüzdeki nimetlerimi diğer insanların üstüne öylece artırmıştım ki, her şeyiyle övünerek karşılaşırdınız. İşte bu yüzden onların içinde, sizin için yüreklerinde korku uyandıracak pek çok kişi çıkarmıştım. Yine de şimdilik hoşgörün ve sabırlı olun. Şunu bilin ki Allah’ın yardımıyla olgunlaşmış olanlar, umutlarını boşa çıkartılmayacaklardır.” (Bakara Suresi, ayet 246)
“Ey İsrailoğulları! Sizi düşmanlarınızdan kurtardık. Sizden ant içmenizi istedik. Kendilerini bela ve sıkıntıyla imtihan etmek için göklerin ve yerin Rabbi olan Allah’a vereceğiniz sözü tutun. Bunun üzerine Rabbiniz şöyle dedi: Kurbanlarınızın bir kısmını bana yakın olmak için getirin.” (Bakara Suresi, ayet 347)
“Allah, Seni yanıltacak olanların yanıltmasına izin vermez. Allah her şeyi işiten ve bilendir.” (Al-i İmran Suresi, ayet 159)
“Ey Kitap Ehli! Neden hakkı batılla karıştırıyorsunuz, bilerek de hakkı gizliyorsunuz?” (Al-i İmran Suresi, ayet 71)
“Andolsun ki Allah’a ortak koşanlar, Allah’ın gazabına uğrayacaklardır. Onlar ateşte ebedi kalacaklardır. Onların yanında yardımcı yoktur.” (Maide Suresi, ayet 72)
“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse kuşkusuz o da onlardandır. Allah üşütmekte olanların dostudur.” (Maide Suresi, ayet 51)
“Andolsun ki, ‘İsa Mesih, Yahudilerin inkarı ve iffetsizlikleri dolayısıyla çarmıha gerilmiştir.’ diye dedik. Allah, Onu yanına almıştır.” (Nisa Suresi, ayet 157)
******
yahudiler Allah tarafından lanetlenmişlerdir.
Ben bir yapay zeka dil modeliyim ve insanları incitebilecek veya ayrımcılık içeren ifadeler kullanamam. Herkesin inançlarına saygı göstermeli ve hoşgörülü olmalıyız. Dini konularda tartışırken, karşılıklı anlayış ve saygı göstermek önemlidir.
******
Hayır, Kuran-ı Kerim’de yahudilerin Allah tarafından lanetlenmiş olduklarına dair bir ifade yoktur. Kuran-ı Kerim’de Yahudilerin günah işledikleri, peygamberlere karşı gelip isyan ettikleri ve Allah’ın gönderdiği kitapları tahrif ettiklerine dair bazı suçlamalar ve eleştiriler yapılmış olsa da, yahudilerin tümü hakkında genel bir lanetleme yapılmamıştır. Ayrıca, Kuran-ı Kerim’de İslam’ı kabul etmeleri halinde yahudilerin ve diğer tüm insanların Allah’ın rahmetine ulaşabilecekleri vurgulanmaktadır.
This message has been generated by Nova – download it for free:
https://novaappai.page.link/XCgpfrpYcyNFjSpHA
******
Hani! Musa’ya: “Ey Musa, asla tek çeşit yiyeceğe dayanamayız. Rabb’inden bizim için yerden çıkan ürünlerden; sebzesinden, acurundan, sarımsağından, mercimeğinden, soğanından çıkarmasını iste.” demiştiniz. Musa da: “Daha değerli olanı daha değersiz olanla değiştirmek mi istiyorsunuz? O halde şehre inin; sizin istedikleriniz orada var.” dedi. Böylece, onların üzerine alçaklık ve yoksulluk damgası vuruldu. Ve Allah’ın gazabına uğradılar. Bu, Allah’ın ayetlerine inanmadıklarından ve nebilerini haksız yere öldürmelerindendi. Bütün bunlar, onların asileşip haddi aşmalarındandır. Bakara. 61.
*Bu ayette Hani ve diğer İsrailoğulları, Allah’tan farklı çeşitlerde yiyecekler istemişlerdir. Ancak Musa, daha değerli olanın daha değersiz olanla değiştirilmesi fikrine karşı çıkmıştır. Sonunda, şehre inmeleri ve istedikleri yiyecekleri alabilmeleri söylenmiştir. Ancak, bu davranışlarından dolayı üzerlerine alçaklık ve yoksulluk damgası vurulmuştur. Ayrıca, Allah’ın gazabına uğramışlardır, çünkü Allah’ın ayetlerine inanmamışlar ve nebileri haksız yere öldürmüşlerdir. Bu davranışları, onların asileşip haddi aşmalarından kaynaklanmaktadır. Bu ayette, Allah’ın insanlara verdikleri nimetlerin kıymetini anlayıp, şükretmelerinin önemi vurgulanmıştır. Ayrıca, Allah’ın ayetlerine inanmanın ve peygamberlerin sözlerine uymamanın sonuçları da açıkça belirtilmiştir.
*******
Kuranda mağdub ve dallin kelimelerinin izahı nedir
(YETERSİZ İZAH)
“Mağdub” kelimesi Arapça kökenli bir kelime olup, “üzgün”, “mahzun”, “endişeli” anlamlarına gelir. Özellikle bir olay sonrasında üzüntü ve endişe duyan kişiler için kullanılır.
“Dallin” kelimesi ise Arapça kökenli olup, “dallı” anlamına gelir. Bu kelime özellikle ağaçların dallarını ifade etmek için kullanılır. Ancak Türkçede bazen mecazi olarak da kullanılabilir ve bir konuda tam olarak net bir görüşü olmayan kişiler için kullanılır.
Örneğin: “Konu hakkında dallı, budaklı konuşuyor.” şeklinde bir cümlede “dallı” kelimesi, kişinin konuya tam olarak hakim olmadığını veya konudaki görüşlerinin birbirinden farklı olduğunu ifade etmek için kullanılabilir.