HIZ VE HAZ
HIZ VE HAZ
Hız ve haz asrı olan asrımızda birçok şey görülmez ve görülmezden gelinerek mubah sayılmaktadır.
Her şey denenmeye çalışılarak ölçü kaçırılmaktadır.
Hakikatten uzaklaşan insanoğlu, hayalleri peşine koşuyor.
Ahiret inancının yerini meta-verse alıyor.
Hakiki cennetin yeri sanal ve alternatif dünyalar ile doldurulmaya çalışılıyor.
Cennete gitmek için çabalamayan insanoğlu, cenneti buraya getirmek için çok ve boş çabalar içine giriyor.
Sonsuzluğu sonluda arıyor.
Gerçek uyuşturucu sanal aleme taşınmaktadır.
Şimdiye kadar makro alemde gezen insanoğlu, maalesef kendisini ve kendisinin içinde bulunan mikro alemi unuttu.
Tam bir gaflet ve dalalet.
‘Men arefe nefsehu, fegad arefe rabbehu.’
Nefsini bilen, Rabbini bilir.
Nefsini bilen ancak Rabbini bilir.
Nefsini bilenler Rabbisini de bildi.
Rabbi bilmenin yolu, nefsi bilmeden geçti.
Küçük alem.
Büyük alemin kendisinde sırlanıp saklandığı insan.
Sen neymişsin be abi.
Ben neymişim be yahu.
Kur’an Fatiha’da, Fatiha Besmelede, Besmele Ba-nın altındaki noktada.
Alem noktada
Ben noktayım.
Her şey bir nokta ile başladı ve bir noktada bitti.
Maddi manevi alemler insanın derununda memzuc…
Madde mana insanda..
İnsan ruhta..
Ruhta, O’ndan.
Minallah..
İlallah.
O’ndan yine O’na.
Heme ost değil, heme ezost.
Her şey O değil, her şey O’ndan…
İnna lillah ve İnna ileyhi raciun.
İnsanlar uykudadırlar, ölünce uyanırlar.
Ölümle uyanacağız.
“Ey uykuda iken kendilerini ayık zannedenler! Umûr-u diniyede müsamaha veya teşebbühle medenîlere yanaşmayın. Çünkü, aramızdaki dere pek derindir; doldurup hatt-ı muvasalayı temin edemezsiniz. Ya siz de onlara iltihak edersiniz veya dalâlete düşer, boğulursunuz.”
MEHMET ÖZÇELİK
6-8-2022