Sınırların Dili: Kur’ân’da ‘Yaklaşmayın’ Emri ve İlâhî Koruma Çemberi

Sınırların Dili: Kur’ân’da ‘Yaklaşmayın’ Emri ve İlâhî Koruma Çemberi

Kur’ân-ı Kerîm, sadece neyin haram olduğunu değil, o harama götüren yolları da yasaklayan bir kitaptır. İlginçtir ki, bazı günahlara doğrudan “yapmayın” denmez; bunun yerine “yaklaşmayın” denilir. Çünkü Kur’ân, insan fıtratını çok iyi bilir: Yasak sadece sona değil, başlangıca da engel olmazsa, insan sürüklenir, düşer, pişman olur ama geri dönemez hale gelir.

“Yaklaşmayın” demek, sadece haramdan kaçın demek değildir;
“onu düşündüren, hatırlatan, benzeştiren, ortam oluşturan, yol açan her şeyden uzak dur” demektir.
Bu, ilâhî rahmetin ve terbiyenin zirvesidir.

  1. Zina’ya Yaklaşmayın: Günahın Köküne İniş

> “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iş ve kötü bir yoldur.”
(İsrâ Sûresi, 32)

Burada zina haramdır, evet. Ama Kur’ân sadece onu yasaklamaz. “Yaklaşmayın” diyerek, onu doğuran bütün yolları da keser:

Göz zinası (bakış),

Kulak zinası (dinlemek),

Mahremiyetsiz ortamlar,

Müzik, kıyafet, ortam vs.

Bunların hepsi zinaya çıkan yollardır. Kur’ân o yolları bile yasaklayarak bizi günahın eşiğine dahi getirmemek ister. Bu, önleyici takvadır.

  1. Yetim Malına Yaklaşmayın: Hakkın Güvencesi

> “Yetimin malına, erginlik çağına ulaşıncaya kadar, en güzel niyet dışında, yaklaşmayın.”
(En’âm Sûresi, 152; İsrâ Sûresi, 34)

Yetim malı yemeyin denmiyor. Yaklaşmayın! Çünkü kalp, nefis ve şeytan; zayıf ve korumasız olanların hakkına daha kolay yönelir. Kur’ân bu noktada merhameti hukuka dönüştürür.

Yetimin malına el uzatmak değil,

Yanına yaklaşmak bile sakıncalıdır,
çünkü gölge çalmanın da bir yolu olur.

  1. Çirkin Günahlara (Fuhşa) Yaklaşmayın: Açığı da Gizlisi de

> “Açık olsun, gizli olsun, bütün fuhşiyatlara yaklaşmayın.”
(En’âm Sûresi, 151)

Fuhşiyat; iffetsizlik, hayasızlık, çirkinlik demektir. Kur’ân, açık olanını da gizli olanını da yasaklar. Bugün ekranlarda, dizilerde, müzikte, reklamlarda gizli/açık her türlü iffet düşmanı unsur normalleştiriliyor. Kur’ân’ın “yaklaşmayın” dediği şey, bugün pazarlanıyor, giydiriliyor, övülüyor.

Ama Allah diyor ki:
“Yaklaşma! O çirkinliğin büyüsü seni sarar ve ruhunu çürütür.”

  1. Bozgunculuğa ve Haksızlığa Yaklaşmayın

> “Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.”
(Bakara, 60)

> “Ölçü ve tartıda hile yapmayın… insanların mallarını haksızlıkla eksiltmeyin.”
(Şuarâ, 181–183)

Kur’ân, sadece bombayla değil, terazide yapılan hileyle de “fesat” üretildiğini söyler. Hile, yalan, adaletsizlik, bozgunun sinsi şeklidir. Allah, dürüstlükle insan onurunu korumayı, adaletle yeryüzünü imar etmeyi emreder.

  1. Anne Babaya Öfke ile Yaklaşmayın

> “Rabbin, yalnızca Kendisine ibadet etmenizi ve anne-babanıza iyi davranmanızı emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, onlara ‘öf!’ bile deme…”
(İsrâ Sûresi, 23)

Kur’ân burada sadece “hakaret etmeyin” demiyor. Öf! yani en küçük bir yüz buruşturmaya dahi yaklaşmayın. Çünkü merhamet, sadece el öpmek değil, gönül yormamaktır. Bu ifade, duygu terbiyesinin zirvesidir.

  1. Namazsızlığa Yaklaşmayın

> “Sarhoşken ne söylediğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın…”
(Nisâ Sûresi, 43)

Bu ayet, içkinin tedrici olarak haram kılınma sürecinde indirilmiştir. Ama buradaki ifade, namazın ne denli temiz ve şuurlu bir ortamda eda edilmesi gerektiğini gösterir. Namaz, hakikatle buluşmaktır. Sarhoşluk, gaflet, dünyevî sarhoşluk bile olsa, o bilinçle yaklaşılamaz.

“Yaklaşmayın” Emri: İlâhî Sigorta

Kur’ân’ın “yaklaşmayın” dediği her şeyin arkasında, koruma maksadı vardır.
Bu emirler yasaklayıcı değil; koruyucudur.
Allah, insanı bir şehvet patlamasında mahvolmaktan, bir gaflet anında yüz karası olmaktan, bir zaaf anında telafisi olmayan pişmanlıktan korumak ister.

Bu emirler insanı çevreleyen manevi çitlerdir. Çitin arkasında cehennem çukurları olabilir, ama çitin içi huzur, şeref ve emniyettir.

Sonuç: Sınır, Hürriyetin Düşmanı Değil, Teminatıdır

Modern çağ, “sınır tanımamak” ile övünüyor. Ama sınır tanımayan toplumlar, mahremiyetini, ailesini, gençliğini ve vicdanını kaybetti. Kur’ân’ın “yaklaşmayın” dediği şeyler, aslında insanın kendisine yaklaşmamasını emreden koruyucu uyarılardır.

Çünkü insanın düşmanı, çoğu zaman kendisi ve zaaflarıdır.
Ve Kur’ân, bizi kendimizden bile korur.

Özet:

Bu makalede Kur’ân-ı Kerîm’de geçen “yaklaşmayın” ifadeleri ele alındı:

  1. Zina, sadece yasaklanmaz; ona götüren yollar da kapatılır.
  2. Yetim malı, dokunulmazdır; yanına bile yaklaşılmaz.
  3. Fuhşiyat (iffetsizlik), açık-gizli her haliyle men edilir.
  4. Bozgunculuk, hile, adaletsizlik gibi sosyal günahlara giden yollar da yasaktır.
  5. Anne-babaya öf bile demek, duygusal incitmeyi bile yasaklar.
  6. Namaz, bilinç ve temizlikle eda edilmelidir; gafletle bile yaklaşılmaz.

Sonuç: “Yaklaşmayın” emri, sadece yasaktan değil; felaketten uzak tutan bir rahmet emridir. Kur’ân, sınırlarla insanı kısıtlamaz; ona yön, koruma ve izzet kazandırır.

 

Loading

No ResponsesHaziran 29th, 2025