Zekâtın Ölümü, İnsanlığın Çöküşüdür: İhtilalin ve Fesadın Kaynağı
Zekâtın Ölümü, İnsanlığın Çöküşüdür: İhtilalin ve Fesadın Kaynağı
“Hayat-ı ihtilal; mevt-i zekât, hayat-ı ribadan çıkmış
Bi’l-cümle ihtilalat, bütün herc ü fesadat hem asıl hem madeni; rezail ve seyyiat, bütün fâsid hasletler,
Muharrik ve menbaı iki kelimedir tek yahut iki kelâmdır. Birincisi şudur ki: “Ben tok olsam, başkalar
Acından ölse neme lâzım!” İkincisi: “Rahatım için zahmet çek; sen çalış, ben yiyeyim. Benden yemek, senden emekler!”
Birinci kelimede olan semm-i kātili hem kökünü kesecek, şâfî deva olacak tek bir devası vardır.
O da zekât-ı şer’î ki bir rükn-ü İslâm’dır. İkinci kelimede, zakkum-şecer münderic. Onun ırkını kesecek, ribanın hurmetidir.
Beşer salah isterse, hayatını severse zekâtı vaz’etmeli, ribayı kaldırmalı.”
Sözler.lemaat
Tarih boyunca beşeriyetin yaşadığı en büyük krizler; savaşlar, devrimler, toplumsal çöküşler ve ahlaki ifsatlar… Bunların hepsi görünürde farklı sebeplerle açıklansa da Bediüzzaman Said Nursî, meseleyi derinlemesine ele alır ve şöyle der:
> “Hayat-ı ihtilal; mevt-i zekât, hayat-ı ribadan çıkmış.”
(İhtilal hayatı, zekâtın ölümü ve faizin dirilişinden doğmuştur.)
Bu cümle, sadece bir sosyal tespit değil; aynı zamanda bir hikmet manifestosu, bir ahlakî muhasebe çağrısıdır.
Toplumu Çürüten İki Zehirli Düşünce
Bediüzzaman’a göre her türlü anarşinin, fesadın ve rezaletin kaynağı olan iki temel zihniyet vardır:
- “Ben tok olduktan sonra başkası açlıktan ölse bana ne?”
- “Sen çalış, ben yiyeyim; benden yemek, senden emek.”
Bu iki cümle, modern hayatın özünü oluşturan bencillik ve sömürü zihniyetinin özetidir. Birincisi merhameti, ikincisi ise adaleti öldürür. Bu cümleler; sınıf çatışmalarının, gelir adaletsizliğinin, sosyal kinlerin ve toplumsal çöküşlerin tohumudur.
Birinci Zehrin Panzehiri: Zekât
İlk cümledeki vicdansızlığa karşı, Kur’ân’ın koyduğu reçete açıktır:
> “Zekât-ı şer’i”
Zekât, yalnızca malın arınması değil, kalbin de şifa bulmasıdır. Tok olanın, aç olana karşı mesuliyetini hatırlatır. Sadece bir mali ibadet değil; toplumsal denge ve adaletin ilahî sigortasıdır.
Zekât ölürse, toplumun damarları kurur. Yardım duygusu biter, merhamet kaybolur, fakir zengine düşman olur, zengin ise fakire tepeden bakar. Bu da ihtilali doğurur.
İkinci Zehrin Panzehiri: Faizin Haramlığı
İkinci cümledeki sömürü düzeninin temeli ise faizdir.
> “Sen çalış, ben yiyeyim” anlayışı, tam da bugünkü faizli ekonomik sistemin ruhudur.
Faiz, birinin emeğini hiç emek vermeden sömürmektir. İslam’ın bu düzene cevabı nettir:
“Ribanın hurmeti.”
Yani faizin haram kılınması…
Zekâtla mal aşağıya doğru akar; faizle ise yukarıda birikir. Birinde şefkat vardır, diğerinde sömürü. Birinde infak vardır, diğerinde istismar.
Zekât Öldü, Faiz Dirildi: Beşeriyet Krizde
Bugün beşeriyet büyük bir kriz yaşıyor. Gelir uçurumları, küresel borçlar, sınıf çatışmaları, kitlesel göçler, devrimler, iç savaşlar… Bunların hepsi, zekâtın terk edilip faize sarılmanın neticeleridir.
> “Hayat-ı ihtilal; mevt-i zekât, hayat-ı ribadan çıkmış.”
Zekâtın hayat sahnesinden çekilmesiyle, ihtilal toplumu sarıyor. Faiz dirilince, zulüm ve sömürü yeniden hortluyor. Beşer, Kur’ân’ın teklif ettiği adalet sistemini reddedince, kendi eliyle uçuruma yürüyor.
Çözüm: Zekâta Dönüş, Ribadan Dönüş
Eğer beşeriyet kendini kurtarmak istiyorsa; zekâtı tekrar hayata geçirmeli, ribayı terk etmeli.
> “Beşer salah isterse, hayatını severse zekâtı vaz’etmeli, ribayı kaldırmalı.”
Bu, sadece bir İslami hüküm değil; aynı zamanda insanlığın kurtuluş reçetesidir. Zekât, toplumu ayağa kaldırır; faiz ise çökertir. Bu yol ayrımında insanlık, ya ilahî adaleti tercih edecek ya da kendi kazdığı çukurda boğulacaktır.
Özet:
Bu makalede Bediüzzaman’ın ifadesiyle “ihtilal hayatı”, “zekâtın ölümü” ve “faizin dirilişi”nin beşeriyet üzerindeki yıkıcı etkileri ele alındı. Toplumları çürüten iki temel zihniyet; bencillik ve sömürüdür. Bu iki illetin panzehiri ise zekât ve ribanın haram kılınmasıdır. Zekât, toplumsal adaleti ve merhameti inşa ederken; faiz sömürü ve anarşi doğurur. Kurtuluş, zekâta dönüş ve ribadan vazgeçişle mümkündür.