Aynası İştir Kişinin: Söz Değil, Eser Konuşur

Aynası İştir Kişinin: Söz Değil, Eser Konuşur

“Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.”
Ziya Paşa

Nice söz ustaları vardır ki, dillerinden bal damlar ama ellerinden hiçbir hayır damlamaz. Nice suskun insanlar vardır ki, dillerini değil, eserlerini konuşturur. Ziya Paşa’nın bu hikmet dolu beyti, işte bu ince farkı bir kılıç gibi keskin bir ifadeyle ortaya koyar: Kişinin aynası, lafı değil işidir. Zira insanın aklı, niyeti ve değeri; sözlerinden değil, geride bıraktığı izlerden, ortaya koyduğu eserlerden anlaşılır.

Söz Ucuz, Eser Kıymetlidir

Söz, havada uçar. Kalpte yer etmeyen, hayata geçmeyen sözler saman gibidir. Ama emekle ortaya çıkan bir eser; bir hizmet, bir fikir, bir hayır faaliyeti, bir kitap, bir dua, bir güzel ahlâk, bin sözden daha gür bir şekilde konuşur.

Bugün nice insanlar vardır ki dillerinde dâva, ama hayatlarında dâvadan eser yoktur. Kendini anlatmak için saatlerce konuşur, ama bir mazluma el uzatmaz. Oysa gerçek insan, “Ben kimim?” sorusuna kelimelerle değil, yaptığı işlerle cevap verendir.

İman Davası da Amelle İsbat İster

İslâm sadece bir inanç sistemi değil, aynı zamanda bir amel nizamıdır. Kur’ân, “İman edip salih amel işleyenler” derken, inancı amelle bir bütün halinde sunar. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olanıdır” buyurarak, insanı iş ve hizmetle değerlendirmiştir.

Yani bir müminin aynası da namazı, ahlâkı, yardımseverliği, ilmi, güzel ahlâkı, sadakati, tevazuu ve gayretidir. Sadece “Ben Müslümanım” demek yetmez; bu kimliğin hayatta bir tezahürü olmalıdır.

Eserler, Sessiz Şahitlerdir

Tarihte iz bırakanlara bakın: Bediüzzaman’ın eserleri, hâlâ kalpleri nurlandırıyor. İmam Gazali’nin kitapları, asırlar sonra bile insanlara istikamet veriyor. Mevlânâ’nın hikmetli sözleri, hâlâ gönülleri ısıtıyor. Onlar öldü, ama eserleri konuşuyor. Çünkü eser, hakikatin mühürlenmiş hâlidir.

Her insan bir eser sahibidir. Kimisi ilim bırakır, kimisi ifsat. Kimisi iyilik tohumu eker, kimisi fitne. İnsan, geride bıraktığıyla hatırlanır. Hangi duvarı ördü? Hangi kalbi onardı? Hangi yükü hafifletti? İşte esas değer, bu sorulara verilen cevaplardadır.

İddia Değil, İcraat Esastır

Günümüzde en büyük hastalıklardan biri de gösteriştir. Herkes iyi görünmek ister ama az kişi iyi olmak için çabalar. Ziya Paşa’nın beyti, işte bu yapay görünüşlerin iç yüzünü açığa vurur. Diyor ki: Laf değil, iş seni anlatır. Çünkü şahsiyet lafla değil, gayretle şekillenir.

İnsanın aklı da, samimiyeti de, değeri de işinde, eserinde ve hayat tarzındadır.

Özet:

Ziya Paşa’nın “Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz / Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde” beyti esas alınarak kaleme alınan bu makalede; insanın değeri ve kimliğinin sözlerle değil, ortaya koyduğu iş ve eserlerle anlaşılabileceği anlatılmıştır. Gerçek şahsiyet, lafla değil, amel, hizmet, eser ve ahlâkla kendini gösterir. Dâva adamı, konuşan değil çalışan; iddia eden değil isbat edendir. Çünkü söz uçar, eser kalır.

 

 

Loading

No ResponsesHaziran 16th, 2025