Bâkî’ye Âşık Olanın Kendisinin de Bâkî Olması Gerekir

Bâkî’ye Âşık Olanın Kendisinin de Bâkî Olması Gerekir

“Evet, ebedînin sadık dostu, ebedî olacak. Ve bâkinin âyine-i zîşuuru, bâki olmak lâzım gelir.”
Şualar

İnsanoğlu, yaratılış itibariyle ebediyeti arzulayan bir varlıktır. Geçici olanla tatmin olmaz, kalıcı olanın peşine düşer. Fakat bu ebediyet arzusu, eğer doğru yöne yönlendirilmezse, insanı sonsuzluğu dünyada aramaya götürür ki bu, karanlık bir hayaldir. Gerçek ebediyet, ancak Bâkî olan Allah’a dost olmakla mümkündür.

Bediüzzaman’ın şu cümlesi, bu hakikatin özüdür:

> “Evet, ebedînin sadık dostu, ebedî olacak. Ve Bâkî’nin âyine-i zîşuuru, bâki olmak lâzım gelir.”

Bu ifadede iki büyük hakikat gizlidir:

  1. Ebedî’nin Dostu da Ebedî Olmalıdır

Ebedî olan yalnızca Allah’tır. O’nun dostluğu da ebedîdir. Kim Allah’a dost olursa, fâniliğin gölgesinden sıyrılır, ebediyete adım atar. O dostluk bir keyfiyet değil, bir hakikattir. Tıpkı karanlıktan çıkıp ışığa yürümek gibi. Çünkü Allah, Bâkî’dir. O’na yönelen, O’nda fani olur, O’nunla ebedi olur.

Dünya dostlukları fânidir. Menfaatle başlar, sıkıntıyla biter. Ama Allah’a dost olmak, insanı zamanın yıpratıcılığından kurtarır, kalbe istikamet verir. Çünkü bu dostlukta vefa sonsuzdur, sadakat ezelîdir.

  1. Bâkî’nin Aynası Olan İnsan da Bâki Kalmalıdır

İnsan, Allah’ın isimlerine ayna olan bir varlıktır. Özellikle şuur sahibi olması, onu diğer tüm mahlûkattan ayırır. O hâlde bu ayna kırılmamalı, kararmamalıdır. Zira Allah’ın esmâsına mazhar olan bir varlık, bâkî olan bir gayeye hizmet etmekle, kendi varlığını da anlamlandırır.

Eğer insan bu misyonunu unutup dünyaya ve fânî lezzetlere dalarsa, o zaman kendisine verilen en büyük kıymeti inkâr etmiş olur. Bâkî’ye değil, fânîye yönelen bir bakış; sonunda yokluğa çarpar. Ama insan, kendini Bâkî’ye yöneltirse, o zaman kendi nefsine bile şahitlik edecek bir değer kazanır.

Bu dünyada kalıcı bir iz bırakmak isteyen insanın yolu, ebedî olanla dost olmak ve ona aynalık yapmaktan geçer. Çünkü fânî olan hiçbir şey, insana sonsuzluk hissi veremez.

> Fânî olan, fânîyi sevdiğiyle yok olur.
Bâkî olanı seven ise sevdiğiyle bâkî kalır.

Özet:

İnsan, ebediyet arzusunu sadece Allah’a dost olarak gerçekleştirebilir. Bâkî olan Allah’a ayna olan insan, ancak bu dostlukla bâkîleşir. Fânî dünya dostlukları gelip geçicidir. Gerçek kalıcılık, Allah’a yönelmekle ve O’nun esmâsına ayna olmakla mümkündür. Bu dostluk, insanı fânilikten ebedî kurtuluşa taşır.

 

 

Loading

No ResponsesHaziran 14th, 2025