Sessiz Feryatlar: Gazze’de Açlıktan Ölen Çocukların Ardındaki Hakikat

Sessiz Feryatlar: Gazze’de Açlıktan Ölen Çocukların Ardındaki Hakikat

Bir Sayıdan Fazlası

Bir haber düşer ekranlara: 14 bin çocuk, 24 saat içinde ölebilir.
Sadece bir cümle.
Ama her kelimesi, insanlığın vicdanına atılmış bir tokat gibi.
Bu sayı bir istatistik değil; her biri bir anne duası, bir baba hayali, bir masum gözyaşı…
Bu dünyada, gözümüzün önünde, bilinçli bir suskunlukla çocuklar açlıktan ölüyor.

Vicdanın Suskunluğu

En acı gerçek şu: Bu ölümler “kaza” değil.
Bir depremin, bir salgının ya da doğal bir felaketin sonucu değil.
Bile isteye, planlı bir kuşatmanın, gıda ambargosunun, suskun bakışların neticesi…
Ve bu sessizlik, bombalardan daha yıkıcı.
Zira mazlumu sadece düşmanı değil, susan dostları da öldürür.

Avrupa Yeni Mi Uyanıyor?

Avrupa’nın harekete geçmesi umut verici görünse de, “çok geç” kalınmış bir uyanış değil midir bu?
14 bin masum ruhun son 24 saati kalmışken yapılan diplomatik adımlar, zamana karşı yarışabilir mi?
Vicdanın uyanışı geciktiğinde, en güzel karar bile sadece bir yas tutmaktan öteye geçemez.

Bir Dünya Sınavda

Bu çağ, bir teknolojik çağ olduğu kadar bir vicdan imtihanıdır.
Milyar dolarlık silahlarla donanan devletler, bir bebeğin mamasını ulaştıramıyor.
Her şey var, ama merhamet eksik.
Bir çocuğun açlıktan ölmesi sadece Gazze’nin değil, tüm dünyanın iflasıdır.
Zira dünya; bir çocuğun açlıktan öldüğü yerde, ahlâken çökmüştür.

İmtihanın Adı: Sessizlik

Bugün Filistin’de çocuklar açlıktan ölüyor ama aslında ölen sadece onlar değil:
Adalet duygusu ölüyor.
Merhamet ölüyor.
İnsanlık ölüyor.
Ve susan her dudak, bu ölümlere bir onay mührü basıyor.
Unutmayalım: Bir zulme karşı susmak, zulmün parçası olmaktır.

Ve Biz…

Biz bu haberleri izlerken ne hissediyoruz?
Sadece “üzülmek” yeterli mi?
Üzülmek bir duygudur; ama harekete dönüşmeyen bir duygu, sadece vicdanı uyuşturan bir tesellidir.
Bugün, dualar kadar eylemler de kıymetlidir.
Yardım kampanyalarına destek, zulmü haykıran sözler, çocukları hatırlatan paylaşımlar…
Hepsi bir damla olabilir. Ama unutma, okyanus da damlalardan oluşur.

Özet:

Bu makale, Gazze’de 14 bin çocuğun açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı dramatik durumu ele alır. Bu trajedi, sadece bir insanlık krizi değil, aynı zamanda suskunluğun, duyarsızlığın ve adaletsizliğin bir yansımasıdır. Avrupa’nın gecikmiş tepkisi, mazlum çocukların hayatını kurtarmaya yetmeyebilir. Makale, vicdanları harekete geçirmeyi, merhameti eyleme dönüştürmeyi ve zulüm karşısında susmamayı vurgular. En büyük imtihanın, susmak ya da konuşmak arasında yapılan tercihte olduğu hatırlatılır.

 

 

Loading

No ResponsesMayıs 22nd, 2025