Kudüs’ten Ümmete, Ümmetten İnsanlığa: Kurtuluşun Anahtarı İttihad-ı İslam’dır

Kudüs’ten Ümmete, Ümmetten İnsanlığa: Kurtuluşun Anahtarı İttihad-ı İslam’dır

Kudüs’ün kurtuluşu, ümmetin kurtuluşu hatta insanlığın kurtuluşu Farz-ı Ayn olan İttihad-ı İslam iledir.

Kudüs; sadece bir şehir değil, ümmetin kalbidir. O kalp kan ağlarken, ümmetin huzur bulması, insanlığın selamete ermesi mümkün değildir. Kudüs, tarihte defalarca kurtarılmıştır ama her seferinde birlik ruhu ile, iman heyecanı ile, ittihad sırrı ile olmuştur. Bu yüzden bugün de Kudüs’ün kurtuluşu, ümmetin kurtuluşu hatta insanlığın kurtuluşu, Farz-ı Ayn olan İttihad-ı İslam iledir.

Farz-ı Ayn Ne Demektir?

Farz-ı Ayn; her Müslümanın bireysel olarak sorumlu olduğu vazifedir. Namaz, oruç gibi… Bu ifade ile İttihad-ı İslam’ın sadece alimlerin, liderlerin veya birkaç idealistin değil; her ferdin boynuna borç olduğunu ilan etmiş oluruz. Artık birlik bir lüks değil, bir zarurettir. Zira parçalanmış bir ümmetin ne Kudüs’ü olur, ne izzeti, ne de geleceği…

Ümmet Parçalanırsa Kudüs Esir Kalır

Tarih bize defalarca gösterdi: Haçlılar, Moğollar, emperyalistler… Kudüs ne zaman sahipsiz kaldıysa, arkasında dağınık bir ümmet vardı. Ne zaman ki Müslümanlar aynı kıblede, aynı hedefte, aynı safta toplandı; Selahaddin çıktı, Kudüs şereflendi.
Bugünse ümmet, sınırlarla değil, zihinlerle bölünmüş halde. Mezhebi, meşrebi, milliyeti, siyasi görüşü, dili ve çıkarı ile bölünen bir yapıdan ne Kudüs çıkar, ne kurtuluş…

İttihad: Hem Kudüs’ün Anahtarı, Hem İnsanlığın Umudu

İslam birliği sadece Müslümanların değil, bütün insanlığın aradığı adalet, denge ve merhamet düzenidir. Çünkü Kur’an’ın medeniyeti; adalet üzerine kurulur, sömürüye değil paylaşmaya dayanır. İttihad-ı İslam gerçekleştiğinde:

Kudüs işgalden kurtulur.

Ümmet zillet yerine izzete kavuşur.

Mazlum coğrafyalar nefes alır.

Zulüm sistemleri çöker, insanlık nefret yerine şefkat görür.

Yani İttihad-ı İslam, sadece Müslümanların değil, insanlığın da kurtuluş kapısıdır.

Ne Yapmalı? Nereden Başlamalı?

Kalpler birleşmeden, şehirler birleşmez.

Niyetler arınmadan, hedefler berraklaşmaz.

Her fert, önce kendi içindeki ayrılığı, kini, taassubu temizlemeli.

Sonra cemaatler, yapılar, milletler tevhidi hedefe yönelmeli.

Şu nidaya kulak vermeli:

> “Ey ehli hakikat! Şu zamanda en büyük farz, ittihad-ı İslam’dır.”

Son Söz: Kudüs Aynadır

Kudüs, ümmetin aynasıdır. O ağlıyorsa biz perişanız, o zincirliyse biz esiriz. Ama o azad olursa, bilin ki birliğimiz başlamıştır. Kudüs’ün minarelerinden “özgürlük” yankılandığında, ümmetin kalbi yeniden atmaya başlar. O gün, sadece Filistinli çocuklar değil, bütün insanlık tebessüm eder.

Özet

Kudüs’ün kurtuluşu, sadece bir şehir meselesi değil; ümmetin diriliş ve insanlığın selamet meselesidir. Bu da Farz-ı Ayn olan İttihad-ı İslam ile mümkündür. Müslümanların birliği; Kudüs’ü özgürleştirir, ümmeti izzete kavuşturur, insanlığı adalete taşır. Her birey, bu birliğe niyet, dua ve gayretle omuz vermeli; çünkü artık İttihad-ı İslam bir seçenek değil, zarurettir.

 

 

Loading

No ResponsesMayıs 21st, 2025